Türkçe muhabbet geliyor
Güncelleme Tarihi:
Deniz İNCEOĞLU
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 11, 2008 00:00
Muhabbet (24), 2003’te Almanya’da farklı bir müzik tarzı yarattı: RnBesk. Arabesk ve R&B ezgilerinin Almanca şarkı sözleriyle bütünleştiği bu tarz, kısa sürede hem Türk hem de Alman gençlerin gözdesi oldu. Şarkılarını internette bedava yayınladı. 2005’te çıkardığı ilk albümle Almanya, İsviçre ve Avusturya’daki çok satanlar listelerinde uzun süre ilk 10’da yer aldı.
Almanca bilmeyen hayranları, onun şarkılarını dinleyebilmek için yazın Almanca kurslarına gitti ve sürekli Türkçe albüm talep etti. Onlara yanıt vermek için Muhabbet bu ay sonunda ilk Türkçe albümünü yayınlıyor. DMC’den yayınlanacak albümde dikkati en çok Türk Milli Takımı için hazırladığı şarkı çekiyor. Haziran ayında düzenlenecek 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası’nda taraftarı daha da coşturacak şarkının vokallerinde milli takım futbolcuları da var.
Asıl adı Murat Erşen. Eskişehirli dedeleri 1960’lı yıllarda Almanya’ya göç etti. Babası Selami ve annesi Nurşen Türkiye’de tanışıp Köln’de evlendi. Önce ağabeyi Levent (26) ardından Murat (24), kendisinden sonra da olarak Arzu (19) dünyaya geldi. Yaşadıkları Bocklemünd semti, Almanların "yangın bölgesi" diye isim taktığı, işsizliğin yoğun olduğu bir göçmen mahallesiydi. Her ne kadar Erşen Ailesi çocuklarını kültürlü, spora düşkün ve eğitimli birer genç olarak yetiştirse de, her biri sokağa çıktığında sorun yaşıyordu. "Okulumda bir Arap ve Çinli’den başka yabancı kökenli öğrenci yoktu. Almanlarla çok iyi dostluk kuruyorduk. Ama sokakta her yer gurbetçiydi. Bu yüzden çok arada kaldık. Özellikle polisle başımız derde giriyordu. Karışmamaya çalışsanız da, kavganın ortasında kalmanız an meselesiydi."
Muhabbet, belki böyle bir ortamda yaşadığından 11 yaşında şarkı sözü yazmaya başladı. Önceleri Türkçe yazdı ama kendini yeterli görmeyince Almanca’ya geçti. Evde yaşadığı huzuru ve sokakta yaşadığı karmaşayı şarkılarına yansıttı. Bir de kendisine bir isim taktı: Muhabbet. İki yıl sonra babaları bilgisayar alınca iki kardeşin hayatı değişti. Hemen internetten müzik programları indirdiler, beat, drum ve synthesizer kullanıp kasetler doldurdular. Ağabeyiyle birbirlerine amatörce prodüktörlük yaptılar: "Ağabeyim beni sürekli uyarıyordu. Sözleri gazete okur gibi okuyorsun. Biraz daha hareketli olman lazım, diye. Ama tarzım buydu." Tarzı yavaş yavaş gelişti. Tupac Shakur, Biggie (Notorious B.I.G) ve D’Angelo gibi müzisyenleri dinliyordu. Türkiye’den gelen pop ve arabeskler de favorisiydi: "Çiftetelli çaldığında kalkıp oynuyorum. Ama kalbimin attığı müzik RnB ve Hip Hop."
İkinci amatör stüdyolarını semt gençlerini topluma kazandırmayı hedefleyen lokal evin desteğiyle kurdular. Muhabbet hem okula gidiyor, hem de bir temizlik firmasında çalışıyordu. Kendilerine bir ev tuttular ve tamamını stüdyo haline getirdiler. Hazırladıkları kasetleri, fikir almak için semtteki tanıdıklarına dağıttılar. Onların olumlu tepkisiyle karşılaşınca 40 şarkıyı internete yüklediler. "Die Egal-Farketmez" ve "Ein liebes Liedchen-Aşk Şarkıcığı" ilk duyulan şarkıları oldu. Ama "Sie liegt in mein Armen - Kollarımda Yatıyor, sadece Almanya’da değil", diğer ülkelerde de Muhabbet fanları yarattı. Ama bu popülerlikten Muhabbet’in pek haberi yoktu. İnternetteki fan sitelerini ya da bloglarını çevresindekilerden öğrendi. "Annemler Aydın’a yerleşmişti. Onların yanına giderken otobüste, takside ya da mağazalarda hep bu şarkıların çaldığını duyunca çok şaşırdım. Hatta CD’sini satanı bile gördüm."
SAHTE MUHABBETLER
Bu kadar popüler olunca teklifler gelmeye başladı. Önceliği İstanbul Unkapanı’na verdi ama teklifi yapan kişinin düzenbaz olduğunu anlayınca geri döndü. Bu sırada ünü Türkiye ve Almanya’yı aşıp İsviçre, Danimarka, Avusturya ve Finlandiya’ya kadar yayıldı. Plakçılardan ağzı yanınca kendi turnesini düzenledi. Disko ve barları arayıp sahne almak istediğini söyledi: "Herkes şüpheci davranıyordu. Çünkü benden önce ’Ben Muhabbet’im, sizin orada sahneye çıkmak istiyorum’ diyenler vardı. İnsanlar da inanıyor tabii, çünkü o zaman hiçbir yerde fotoğrafımız yoktu, kimse bizi tanımıyordu. Kimisi gidince mutlaka şarkı söyletiyordu. Paramızı da salonu doldurabilirsek alıyorduk."
Son konseri verdiği Berlin’de hayatı değişti. DJ Hakan onu Plak Müzik’in sahibi Ünal Yüksel’le tanıştırdı. Ondan ilk duyduğu cümle, "Kardeşim, seni iki yıldan beri arıyorum" olunca çok şaşırdı. Çünkü Yüksel, onu aramıştı fakat Muhabbet sahtekarlardan sanıp geri çevirmişti. Anlaştılar ve 2005 Kasım’da ilk albüm RnBesk çıktı. Çıkış şarkısı da ismini fanlarının değiştirdiği "Sie Liegt in mein Armen-Kollarımda Yatıyor"du. Şarkı, Almanya’da top 10’a girdi ve 20 hafta listede kaldı. İsviçre’de ilk 40’a, Avusturya’da da ilk 20’ye...
RnBESK’TE KÜFÜR ETMEK YOK
Pozitif bir insanım. Tarzım da diğer Hip Hop ve RnB’cilerden farklı. Küfür etmeyi ya da insanları aşağılamayı sevmiyorum. Aşk şarkılarımda insanları kesip öldürmek asla olamaz.
ZENGİN, ÜNLÜ VE GÜZEL OLMAK İSTEDİM
Muhabbet ismini ilk söz yazdığım sıralar, 11 yaşında koydum. Sözlüklere, kitapçıklara baktım ve bunun karakterimi çok iyi yansıttığını düşündüm. Kelimenin sözlük anlamına baktığımda "zengin, ünlü ve güzel" yazıyordu Arapça’da. Ben de 11 yaşındaydım ve böyle olmak istiyordum.
TÜRKÇE ALBÜMÜNDE HADİ BAKALIM, DİYOR
Muhabbet, hayranlarının isteklerine daha fazla dayanamadı ve Türkçe albüm hazırlığına girişti. Aslında üçüncü Almanca albümü hazır. Onu da Türkiye’deki turneler bittikten sonra çıkaracak. İlk Türkçe albüm diğerleri gibi RnBesk ama Milli Takım için hazırladığı şarkı dışında bir pop parça daha olacak. Sezen Aksu’nun dillerden düşmeyen şarkılarından "Hadi Bakalım"ı söyleyecek. Hem de kalabalık bir caz orkestrasıyla. Diğer şarkılar Muhabbet’in çıkardığı ilk albümün altyapısı üzerine yazılmış sözlerden oluşuyor. Tüm şarkıların sözlerini kendi yazmadı. Çünkü Türkçesi’ne çok güvenmiyor "Cümlelerin sonundaki uyumları her zaman tutturamıyorum" diyor.
MİLLİ MAÇTAN ÖNCE EZBERLEYİN
Çocukluğundan beri futbol oynayan Muhabbet’in stüdyosunda da toplar eksik değil. Stat anonsçusu Taner Güven’le tanışınca futbol konusunda farklı yol aldı. Haziran’daki Euro 2008 finallerinde taraftarları coşturacak bir şarkı hazırladı. Şimdiye kadar yapılmış tüm şarkıları inceledi, federasyondan futbolcularla klip çekmek ve stüdyoya girmek için izin aldı. Üç dakika süren şarkıya Milli Takım oyuncularından Altıntop kardeşler, GS’li Servet, FB’li Gökhan ve Yıldıray da vokal yapacak.
Ooo milli takım oley oley / Kırmızı beyaz, kırmızı beyaz gol /Hep beraber aşarız o yolları kırmızı beyaza doladık oraları /Bir yürekte bin yürekte /seninleyiz biz /Her nefeste senin yanında /gönlümüzdesin her adımda /en kötü günümüz böyle ola /Muhabbetinle coş oralarda /Ooo milli takım oley oley /Kırmızı beyaz kırmızı beyaz gol
RnBESK TARZ HALİNE GELDİ
Hip hop ve RnB tarzında davul ritmleri öne çıkar. Türk ve Arap Müziği’nde ise en çok ney, keman, çello, kanun ve bağlama gibi enstrümanları seviyorum. Bu iki tarzı şarkılarımda birleştiriyorum. Daha çok RnB tarzında söyleyip aralarda Türk Müziği’nin farklı makamlarına geçiyorum. Bu şekilde 2005’te çıkardığım ilk albümüm Rnbesk’le hedef kitlem aslında Türk gençleriydi. Ama Almanlar da çok tuttu. Ve kulüplerde, mağazalarda, otobüste ve metroda sürekli bu dinlenir oldu. RnBesk artık bir albüm olarak değil, bir tarz olarak konuşuluyor.
Asıl adı Murat Erşen. Eskişehirli dedeleri 1960’lı yıllarda Almanya’ya göç etti. Babası Selami ve annesi Nurşen Türkiye’de tanışıp Köln’de evlendi. Önce ağabeyi Levent (26) ardından Murat (24), kendisinden sonra da olarak Arzu (19) dünyaya geldi. Yaşadıkları Bocklemünd semti, Almanların "yangın bölgesi" diye isim taktığı, işsizliğin yoğun olduğu bir göçmen mahallesiydi. Her ne kadar Erşen Ailesi çocuklarını kültürlü, spora düşkün ve eğitimli birer genç olarak yetiştirse de, her biri sokağa çıktığında sorun yaşıyordu. "Okulumda bir Arap ve Çinli’den başka yabancı kökenli öğrenci yoktu. Almanlarla çok iyi dostluk kuruyorduk. Ama sokakta her yer gurbetçiydi. Bu yüzden çok arada kaldık. Özellikle polisle başımız derde giriyordu. Karışmamaya çalışsanız da, kavganın ortasında kalmanız an meselesiydi."
Muhabbet, belki böyle bir ortamda yaşadığından 11 yaşında şarkı sözü yazmaya başladı. Önceleri Türkçe yazdı ama kendini yeterli görmeyince Almanca’ya geçti. Evde yaşadığı huzuru ve sokakta yaşadığı karmaşayı şarkılarına yansıttı. Bir de kendisine bir isim taktı: Muhabbet. İki yıl sonra babaları bilgisayar alınca iki kardeşin hayatı değişti. Hemen internetten müzik programları indirdiler, beat, drum ve synthesizer kullanıp kasetler doldurdular. Ağabeyiyle birbirlerine amatörce prodüktörlük yaptılar: "Ağabeyim beni sürekli uyarıyordu. Sözleri gazete okur gibi okuyorsun. Biraz daha hareketli olman lazım, diye. Ama tarzım buydu." Tarzı yavaş yavaş gelişti. Tupac Shakur, Biggie (Notorious B.I.G) ve D’Angelo gibi müzisyenleri dinliyordu. Türkiye’den gelen pop ve arabeskler de favorisiydi: "Çiftetelli çaldığında kalkıp oynuyorum. Ama kalbimin attığı müzik RnB ve Hip Hop."
İkinci amatör stüdyolarını semt gençlerini topluma kazandırmayı hedefleyen lokal evin desteğiyle kurdular. Muhabbet hem okula gidiyor, hem de bir temizlik firmasında çalışıyordu. Kendilerine bir ev tuttular ve tamamını stüdyo haline getirdiler. Hazırladıkları kasetleri, fikir almak için semtteki tanıdıklarına dağıttılar. Onların olumlu tepkisiyle karşılaşınca 40 şarkıyı internete yüklediler. "Die Egal-Farketmez" ve "Ein liebes Liedchen-Aşk Şarkıcığı" ilk duyulan şarkıları oldu. Ama "Sie liegt in mein Armen - Kollarımda Yatıyor, sadece Almanya’da değil", diğer ülkelerde de Muhabbet fanları yarattı. Ama bu popülerlikten Muhabbet’in pek haberi yoktu. İnternetteki fan sitelerini ya da bloglarını çevresindekilerden öğrendi. "Annemler Aydın’a yerleşmişti. Onların yanına giderken otobüste, takside ya da mağazalarda hep bu şarkıların çaldığını duyunca çok şaşırdım. Hatta CD’sini satanı bile gördüm."
SAHTE MUHABBETLER
Bu kadar popüler olunca teklifler gelmeye başladı. Önceliği İstanbul Unkapanı’na verdi ama teklifi yapan kişinin düzenbaz olduğunu anlayınca geri döndü. Bu sırada ünü Türkiye ve Almanya’yı aşıp İsviçre, Danimarka, Avusturya ve Finlandiya’ya kadar yayıldı. Plakçılardan ağzı yanınca kendi turnesini düzenledi. Disko ve barları arayıp sahne almak istediğini söyledi: "Herkes şüpheci davranıyordu. Çünkü benden önce ’Ben Muhabbet’im, sizin orada sahneye çıkmak istiyorum’ diyenler vardı. İnsanlar da inanıyor tabii, çünkü o zaman hiçbir yerde fotoğrafımız yoktu, kimse bizi tanımıyordu. Kimisi gidince mutlaka şarkı söyletiyordu. Paramızı da salonu doldurabilirsek alıyorduk."
Son konseri verdiği Berlin’de hayatı değişti. DJ Hakan onu Plak Müzik’in sahibi Ünal Yüksel’le tanıştırdı. Ondan ilk duyduğu cümle, "Kardeşim, seni iki yıldan beri arıyorum" olunca çok şaşırdı. Çünkü Yüksel, onu aramıştı fakat Muhabbet sahtekarlardan sanıp geri çevirmişti. Anlaştılar ve 2005 Kasım’da ilk albüm RnBesk çıktı. Çıkış şarkısı da ismini fanlarının değiştirdiği "Sie Liegt in mein Armen-Kollarımda Yatıyor"du. Şarkı, Almanya’da top 10’a girdi ve 20 hafta listede kaldı. İsviçre’de ilk 40’a, Avusturya’da da ilk 20’ye...
RnBESK’TE KÜFÜR ETMEK YOK
Pozitif bir insanım. Tarzım da diğer Hip Hop ve RnB’cilerden farklı. Küfür etmeyi ya da insanları aşağılamayı sevmiyorum. Aşk şarkılarımda insanları kesip öldürmek asla olamaz.
ZENGİN, ÜNLÜ VE GÜZEL OLMAK İSTEDİM
Muhabbet ismini ilk söz yazdığım sıralar, 11 yaşında koydum. Sözlüklere, kitapçıklara baktım ve bunun karakterimi çok iyi yansıttığını düşündüm. Kelimenin sözlük anlamına baktığımda "zengin, ünlü ve güzel" yazıyordu Arapça’da. Ben de 11 yaşındaydım ve böyle olmak istiyordum.
TÜRKÇE ALBÜMÜNDE HADİ BAKALIM, DİYOR
Muhabbet, hayranlarının isteklerine daha fazla dayanamadı ve Türkçe albüm hazırlığına girişti. Aslında üçüncü Almanca albümü hazır. Onu da Türkiye’deki turneler bittikten sonra çıkaracak. İlk Türkçe albüm diğerleri gibi RnBesk ama Milli Takım için hazırladığı şarkı dışında bir pop parça daha olacak. Sezen Aksu’nun dillerden düşmeyen şarkılarından "Hadi Bakalım"ı söyleyecek. Hem de kalabalık bir caz orkestrasıyla. Diğer şarkılar Muhabbet’in çıkardığı ilk albümün altyapısı üzerine yazılmış sözlerden oluşuyor. Tüm şarkıların sözlerini kendi yazmadı. Çünkü Türkçesi’ne çok güvenmiyor "Cümlelerin sonundaki uyumları her zaman tutturamıyorum" diyor.
MİLLİ MAÇTAN ÖNCE EZBERLEYİN
Çocukluğundan beri futbol oynayan Muhabbet’in stüdyosunda da toplar eksik değil. Stat anonsçusu Taner Güven’le tanışınca futbol konusunda farklı yol aldı. Haziran’daki Euro 2008 finallerinde taraftarları coşturacak bir şarkı hazırladı. Şimdiye kadar yapılmış tüm şarkıları inceledi, federasyondan futbolcularla klip çekmek ve stüdyoya girmek için izin aldı. Üç dakika süren şarkıya Milli Takım oyuncularından Altıntop kardeşler, GS’li Servet, FB’li Gökhan ve Yıldıray da vokal yapacak.
Ooo milli takım oley oley / Kırmızı beyaz, kırmızı beyaz gol /Hep beraber aşarız o yolları kırmızı beyaza doladık oraları /Bir yürekte bin yürekte /seninleyiz biz /Her nefeste senin yanında /gönlümüzdesin her adımda /en kötü günümüz böyle ola /Muhabbetinle coş oralarda /Ooo milli takım oley oley /Kırmızı beyaz kırmızı beyaz gol
RnBESK TARZ HALİNE GELDİ
Hip hop ve RnB tarzında davul ritmleri öne çıkar. Türk ve Arap Müziği’nde ise en çok ney, keman, çello, kanun ve bağlama gibi enstrümanları seviyorum. Bu iki tarzı şarkılarımda birleştiriyorum. Daha çok RnB tarzında söyleyip aralarda Türk Müziği’nin farklı makamlarına geçiyorum. Bu şekilde 2005’te çıkardığım ilk albümüm Rnbesk’le hedef kitlem aslında Türk gençleriydi. Ama Almanlar da çok tuttu. Ve kulüplerde, mağazalarda, otobüste ve metroda sürekli bu dinlenir oldu. RnBesk artık bir albüm olarak değil, bir tarz olarak konuşuluyor.