Türk şarapçılarının en heyecanlı hafta sonu

Güncelleme Tarihi:

Türk şarapçılarının en heyecanlı hafta sonu
Oluşturulma Tarihi: Eylül 23, 2006 00:00

Yedi yıldır yapılamayan Ulusal Şarap Yarışması, İstanbul’da Büyükada’da bugün sonuçlanıyor. Türk şarap üretcilerinin heyecanla bekledikleri yarışmada 25 yerli firmaya ait yaklaşık 100 şarap yarışıyor. Sonuçlar bugün açıklancak.

BÜYÜKADA’daki 98 yıllık tarihi Hotel Splendid Palace, dört gün sürecek İstanbul Ulusal Şarap Yarışması’na ev sahipliği yapıyor. Başkanlığını Dr. Altay Yavuzeser’in yaptığı jüride Uluslararası Şarap Organizasyonu Jürisi’nin üyeleri bulunuyor. Sonuçları bugün "Lüfer" gemisinde düzenlenecek törende açıklanacak olan yarışmaya 25 üretici firma yaklaşık 100 şarapla katılıyor.Yarışmaya Doluca ve Kavaklıdere firmalarının katılmaması dikkat çekti.

KALİTELİ ÜZÜMLER

Uzun yıllar Tekel’in Mikrobiyoloji Laboratuvarı Şefi olarak çalışan ve Almanya’da şarap üzerine doktorasını tamamlayan Dr. Altay Yavuzeser, Ürgüp’te 12 yıl üst üste uluslararası şarap yarışması düzenledi ve başkanlık yaptı. Gelecek yıl uluslararası olacak şarap yarışmasıyla dünyanın gözünün Türkiye’ye çevrileceğini anlatan Yavuzeser, Türkiye’de şarap tüketimine bağlı olarak üretimin de kalitenin de arttığını söyledi. Türk şarap üreticilerinin artık uluslararası arenaya çıkmak için tüm kapıları zorladığını anlatan Yavuzeser, kaliteli şarap üretiminin birinci şartının kaliteli üzüm üretmek olduğunu söyledi ve Türk şarap üreticilerinin de artık dünyaca ünlü şaraplık üzüm tarımı yaptığını belirtti.

ULUSLARARASI TAKVİM

TÜMAPED Başkanı Vasfi Pakman, Tekel’in özelleştirilmesiyle 7 yıldır yapılamayan yarışmaya Tüm Mutfak ve Ağırlama Profesyonelleri Meslek Eğitim Derneği (TÜMAPED), Tütün Tütün Mamülleri ve Alkollü İçkiler Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (TAPDK) desteğiyle yeniden başlattığını söyledi. İstanbul Ulusal Şarap Yarışması’nda, bir ilke imza atarak şarapları "Uluslararası Bağcılık ve Şarapçılık Ofisi" (OIV) jürisine deguste ettirdiklerini belirten Vasfi Pakman, "2007’de Türkiye yeniden OIV’nin uluslararası şarap yarışmaları takvimine girecek. Türk şaraplarına yeni ihracat imkanları doğacak. Türk bağcılarına da Avrupalı ortaklar gelecek" dedi.

Kavaklıdere ve Doluca katIılmadı

BÜYÜKADA’daki İstanbul Ulusal Şarap Yarışması’nda Türkiye’nin en iyi şarapları, dünyaca ünlü yabancı uzmanlarca bugün belirleniyor. Doluca ve Kavaklıdere yer almadığı yarışmaya 25 üretici firma, yaklaşık 100 şarapla katılıyor. İstanbul Ulusal Şarap Yarışması’na katılan üretici firmalar şunlar:

Pamukkale, Turasan, Aral, Baküs, Talay, Erdoğan, Kalecik, Yazgan, Cankara, Bortacina, Küp, Corvus, Sercen, Yunatçılar, Diren, Kocabağ, Gülor, Şatokalecik, Kutman, Mey( Kayra), İzmen, Sezer, Büyülübağ, Belen, Sevilen.

DÜNYACA ÜNLÜ JÜRİ

İtalya’dan OIV Genel Sekreteri Federico Castellucci, Fransa’dan Avrupa Önologlar Birliği Başkanı Beatrice De Ros, İspanya’dan Fernando Gurucharri, Portekiz’den Bento De Carvalho, Romanya’dan Valerie Cotea, Macaristan’dan Peter Sarkain, Çek Cumhuriyeti’nden Lubos Barta, Slovakya’dan Fedor Malik, Almanya’dan Ralf Anselman, Türkiye’den Altay Yavuzeser.

TÜRK ŞARAPLARI DÜNYA İÇİN ŞANS

Dünya Şarap Degustatörleri Birliği Genel Sekreter Federico Castellucci, şarapta yeni lezzetler arayan dünya için, Türk şarapçılığı ve Türkiye’ye özgü üzüm cinslerinin büyük bir şans olduğunu söyledi. OIV jüri üyelerinin gönüllü olarak bu şansı dünyaya sunmak için geldiklerini belirten Castellucci, şöyle dedi: "Dünya üzerindeki şarabın kalbi Anadolu’dur. Bu bölge çok değişik hava şartlarına sahip olması nedeniyle çok farklı ve özgün lezzetlerin ortaya çıkmasını sağlıyor. Orta Anadolu’daki bu servet değerlendirilemiyor. Buradaki değerlerin tanıtılması sonrası birçok Avrupalı bağ yatırımcısı ortak üretim yapmak için Türkiye’ye gelecektir."

Eski şarap iyidir yanlış bir kanı

Dünya Şarap Degustatörleri Birliği Türkiye Temsilcisi ve İstanbul Ulusal Şarap Yarışması Jüri Başkanı Önolog Dr. Altay Yavuzeser, "Şarap eskidikçe daha iyi olur" sözünün yanlış bir kanı olduğunu söyledi. Dr. Yavuzeser, "İstediğiniz kadar iyi şartlarda koruyun fark etmez. Şarap aynı insan gibidir. Doğar, gelişir ve ölür" dedi. Dr. Altay Yavuzeser, şarap seçerken dikkat edilmesi gerekenleri şöyle sıraladı:

"İlk önce şarap şişesini açmadan yan tutup rengine bakılır. Beyaz şaraplarda fazla koyulaşma olmamalı. Berrak olacak. Hafif mavimsilik olacak. Kırmızı genç şaraplar parlak kırmızıdır. Eskidikçe parlalık kaybolur, koyulaşmaya başlar. Çok eski şaraplarda ise kiremit kırmızı renge dönüşür. Gözle baktıktan sonra kadehe koyup hafif çalkaladıktan sonra koklarız. Mantar ve küf gibi yabancı bir koku olmamalı. Tadarken ilk önce ağzınızda çalkalayın, sakız gibi çiğneyin. Çok az da yutun. Onun buharı burundaki o hassas noktaya ulaşınca şarap kaliteli mi değil mi anlarsınız. Şarapta bulunan şeker, asit, panem ve alkol uyum içinde yaşamalı. Bunlardan hiç biri ben efeyim demeyecek, sırıtmayacak."
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!