Gülden AYDIN
Oluşturulma Tarihi: Haziran 08, 2008 00:00
Antalya’da Türk’le evli 10 bin 800 Rus kadın yaşıyor. Bu evliliklerden doğan yeni neslin ilk temsilcileri 6 yaşına geldi. Hem Rus hem Türk hem akıllı hem güzel 4 bin çocuk...
Antalya’ya gittiğinizde, onların varlığı hemen fark ediliyor. Sayıları bu yıl 2.5 milyonu bulacağı tahmin edilen Rus turistlerden bahsetmiyoruz. Onlar daha çok tatil köylerindeler. Rus turistlerin dışında, şehir merkezinde yaşayan, çalışan, yerleşik 15 bin Rus var. Bunların yüzde 80’i kadın. Artık Antalya’nın yerlisi olmuşlar. Türklerle haşır neşir bir hayat sürüyorlar. 07 plakalı otomobilleriyle trafikte sık sık rastlıyorsunuz. Parklarda, bisiklet yolunda, marketlerde karşınıza sarı kafalı, ince uzun yapılı çocuklar çıkıyor. Rusça-Türkçe karışık konuşuyorlar. Onlar, Antalya’daki yeni neslin temsilcileri. Sayıları 4 bin. Babaları Türk, anneleri Rus. Yaşları en fazla 6. Bu genç melez nesli Antalyalılar da çok seviyor, hem akıllı hem güzel buluyorlar. Artık okul çağına geldiler. Türkçe’yi zaten biliyorlar ama ana dillerinde nasıl eğitim alacaklar? Bunun için geçerli diploma alabilecekleri resmi okulların açılması da gündemde.
Resmi rakamlara göre Antalya’da 13 bin Rus yaşıyor. Gerçek rakamın ise 15 bini bulduğu söyleniyor. Şehirde 310 Rus sermayeli şirket faaliyet gösteriyor, 225 şirkette de Ruslar yönetici veya ortak. Antalya ve civarında ev sahibi Rusların sayısı da 800’ü buluyor.
Yaşamak ve çalışmak için Antalya’yı seçen Rusların birkaç ortak özelliği var: Gençler, girişimciler ve üniversite bitirmişler. Onlar, ülkelerinde çaresiz kalıp kendilerini buraya atmış göçmenler değil. Ne olursa olsun bir iş olsun da karnımı doyurayım niyetiyle gelmemişler.
Antalya’ya Rus turist akını, onlara turizmde yeni bir iş alanı açıyor. Şehrin iklimi, güzelliği ve Rusya’ya ulaşımın kolay olması da cabası. Rusya Federasyonu Antalya Başkonsolosu Mircalol Husanov’a göre hepsi de "nitelikli ve eğitimli, Antalya’ya sosyal ve kültürel katkıda bulunabilecek kişiler."
RUS MAHALLELERİ YOK ANTALYALILARLA İÇİÇELER
Türkiye’ye yerleşen İngilizler veya Almanlara göre de farklılar. Birarada oldukları gettolarda yaşamıyorlar. Antalya’da Rus apartmanı ya da Rus mahallesi yok. Antalyalılarla iç içeler, herkes az çok Türkçe konuşuyor. Derdini anlatmakla kalmıyor, mesleğini yapabilmek için Türkçe öğreniyor.
Bu kaynaşmanın nedeni karma evlilikler. Zaten Antalya’daki Rusların çoğu kadın. Onların da büyük bölümü Türklerle evli. Antalya Yabancılar Arası Kültür ve Dayanışma Derneği’ne göre şehirde Türklerle evli 10 bin 800 Rus kadın var. Rus kadınlar, doktor, mühendis ya da ekonomist bile olsalar, hizmet sektöründe, en çok da turizmde çalışıyor.
İki yıl öncesine kadar Türk ve Rus evliliklerindeki en dikkat çekici özellik, iki tarafın da tanıştıktan sonra eski eşinden boşanıp evlenmesiydi. Son iki yıldır, iki taraf da ilk evliliğini yapıyor. Doğal olarak evlenme yaşı düşüyor. Rus-Türk eşlerin boşanma oranı da, Başkonsolos Husanov’un söylediğine göre Rusya ve Türkiye ortalamasının çok altında.
ÖNCÜ NESİL OKUL ÇAĞINA ULAŞTI
Bu karma evlilikler artık önemli bir aşamaya geldi: Doğan ilk çocuklar okul çağına ulaştı. İlk öncüler, şu anda 5-6 yaşında. Onlar hem Türk, hem Rus. Her iki dili de konuşuyorlar. Ama eğitim aşamasına gelince işler zorlaşıyor. Aileler, çocuklarının her iki ülkede de geçerli bir eğitim almasını istiyor.
Antalya’daki Rus kadınların kurduğu Yabancılar Arası Kültür ve Dayanışma Derneği, bu çocuklar için dil kursları düzenliyor. Rus Viktor Bikkenev’in kurduğu özel bir okul da var. Ama başkonsolosa göre, bu okulun diploması Rusya’da geçerli değil. Şu anda Levent Aydın Anadolu Lisesi’nin ilköğretim bölümünde bir hazırlık bölümü, Vali Hüsnü Tuğlu İlköğretim Okulu’nda da bir ana sınıfı oluşturulmuş. Önümüzdeki öğretim yılında, 40 çocuğa, Antalya’da yaşayan pedagoji diplomalı Ruslar öğretmenlik yapacak, 1, 2, 3. sınıflara ders verecekler.
İleride okul ihtiyacı daha da artacak. Antalya’daki çocukların diplomalarının Rusya’da geçerli olması için geçici bir çözüm bulunmuş. Yaptıkları ödevler, Ankara’daki Rus Büyükelçiliği’ne bağlı okula gönderilip notları onaylanacak. Böylece çocuk mezuniyetten sonra Rusya’ya giderse, okula kabulde sorunla karşılaşmayacak. Başkonsolosluk, ileride Antalya’da ilköğretim okulu ve lise açmayı, buraya Moskova’dan öğretmen getirmeyi planlıyor. Böylece melez çocukların her iki ülkede de üniversite eğitimi görme şansları olacak.
VAFTİZ İÇİN YILDA İKİ KEZ PAPAZ GELİYOR
Antalyalı Rusların bir kilisesi yok. Başkonsolos, "Hassas bir konu olduğunu biliyoruz. Ama Türkiye, dinlerin barış içinde bir arada yaşadığı bir ülke. Bu nedenle Antalya’da Rus Ortodoks Kilisesi’nin açılacağını umut ediyoruz" diyor. Şimdilik Paskalya gibi dini törenler evlerde yapılıyor. Çocukların vaftizi için yılda iki kez İstanbul’daki Rus Kilisesi’nden din adamı geliyor, evlerde vaftiz yapılıyor. Husanov projeleri anlatıyor, "İstanbul Sarıyer’de 20 hektarlık arazimizdeki tarihi kilise restore ediliyor. Orada sürekli bir din adamımız olacak. Hem İstanbul hem Antalya’da görev yapacak. Ama Antalya’daki vatandaşlarımız İstanbul’dan çok fazla. Bir arsa satın almayı, Rusya’ya ve Antalya’ya yakışan bir kilise yapmayı düşünüyoruz. Uluslararası turizme açık bu şehir, inşallah kiliseyi yadırgamaz."
On yıl önce Rus kadınlara kötü gözle bakılıyordu şimdi hava çok değişti
St. Petersburglu İrina Okay, ekonomist. Antalya’da tatildeyken tanışıp aşık olduğu Necat Okay’la 2001’de evlendi. "Güneş ve deniz şehri" dediği Antalya’ya severek, isteyerek yerleşti. İrina, burada yaşayan karma evlilik yapmış ilk Rus kadınlardan biri. Türkçe’yi gazetelerden ve televizyondan öğrendi. 2006’da şehirde Yabancılar Arası Kültür ve Dayanışma Derneği’ni kurdu.
Yedi yıllık tecrübesini aktarıyor: "Antalya, geldiğim günden bu yana çok değişti. Şimdi daha kültürlü ve modern. Rusya’da herkes rahat hareket eder, daha serbest giyinir. Kocam yardım etmeseydi, evliliğimiz biterdi. Biz 10 yıl önce gelenler, daha şanssızdık. Kötü gözle bakılıyordu bize. Herkese anlattık, biz farklıyız, bizde kültür var, eğitim var, dedik. Zamanla Türk ailelerin bize bakışı tamamen tersine döndü. Şimdi çok iyi milletsiniz diyorlar."
İrina’nın turizmci kocası Necat Okay, kendisini klasik bir Türk erkeği gibi tanımlamıyor. "Daha Batı yanlısıyım" diyor: "Ama ne yaparsam yapayım, özüm Türk. Belli bakış açımı her zaman değiştiremiyorum." Rusların kısıtlamaya gelemediğini, özgürlüklerine düşkün olduklarını söylüyor Necat Okay. "Aile yapımızdaki bazı kısıtlamalar onlara uymuyor. Ama ben bunları göze alarak evlendim, çok da mutlu oldum. İrina da mutlu oldu, bir kere bile ülkeme gideceğim, demedi."
Ancak Rus kadınlar, diğer Batılı kadınlardan da farklı. Kendi ülkelerinde yaşadıkları kısıtlamalar, ekonomik yokluklar ve siyasi çalkantılar nedeniyle, sahip olduklarının değerini çok iyi biliyorlar. Necat Okay’a göre Rus kadınlar mutluluğu evlilikte yakalamışsa, o evliliği ne olursa olsun korumak için uğraşıyor.
Dr. Diana Taşdemir (34) Petrol mühendisi eşi Alper’le Moskova’da tanıştı. Beş yıllık evli. Onun da en büyük sorunu kızının eğitimi: "Eva’nın (4.5) gittiği bale ve ritmik jimnastik okulu olmasa, burada hiç durmaz, Moskova’ya dönerdim."
Arina Yılmaz (36) Sibirya, Yekaterinburg’lu. Üniversitede kalite kontrol eğitimi gördü. Yedi yıldır Antalya’da. Kesme çiçek ihracatçısı eşi Ethem’le Rusya’da tanıştı. Ethem döndükten üç ay sonra Arina Antalya’ya geldi. Timur adında 4.5 yaşında bir oğlu var. "Mutlu olduğumu söyleyebilirim. Birbirimizin tercihlerine tolerans gösteriyoruz" diyor.
Elena Durmuş (35) Moskova Devlet Üniversitesi’nde ekonomi eğitimi gördü. Müteahhit eşi Hakkı ile 8 yıl önce Antalya’da tanıştı. Oğulları Armağan’ın (7.5) eğitimi, en büyük sorunu: "Antalya’da sadece Rusça değil, birçok yabancı dilde eğitim veren okullar olmalı. Ama yok. Burada neden yabancı dil olarak sadece İngilizce öğretiliyor?"
Natalya Çelik Moskova’da kuaförlük yapıyordu. 11 yıl önce turist olarak geldiğinde şimdiki eşi Hasan ile tanıştı. Üç buçuk yıllık evli. Timur Paşa (8) ve Asya (2) adında iki çocukları var. Çok özlediği Moskova’ya şimdi yılda bir gidiyor.
Suzan Uz (26) Kiralık otomobil ofisi sahibi. Altı yıllık evli. Üç oğlu var: Timur (6), Deniz (2), Derya (7).
Okay’ın kurduğu ve başkanlığını yürüttüğü Yabancılar Arası Kültür ve Dayanışma Derneği’nin 1000 üyesi var. Antalya’da evlenecek olan ya da ev almak isteyen Ruslara yardımcı oluyorlar. Dernek, Ruslara Türk kültürünü, Türklere Rus kültürünü tanıtıyor. (Tel: 242 324 5235 - okayirina@yandex.ru).
UKRAYNALI KARDEŞLERİN RUS LOKANTASI
Antalya’da tek bir Rus lokantası var. Scorpio Restaurant&Bar. Lada Ryazanova, işletme eğitimi gördü, dokuz yıl önce turist rehberliği yapmak için Antalya’ya geldi. Bir Türk’le evlendi, üç yıl sonra boşandı. Baktı ki 15 bin Rus’un yaşadığı kentte tek Rus restoranı yok, kolları sıvadı. Rus mutfağının yemeklerini aşçılık eğitimi gören kardeşi Valeri yapıyor.
Janna Müslüman oldu
Dahiliye uzmanı Moskovalı Dr. Janna, Konyaaltı’ndaki Savoy Otel’in işletmecisi Ata Doğancı ile evli. Otelin güzellik bölümünü çalıştırıyor. Janna 1996’da Antalya’ya turist olarak geldiğinde tanışmışlar. 2004’te ikisi de eşlerinden boşandıktan sonra Moskova’da evlenmişler. Janna, yakında Türkiye vatandaşlığına geçecek. Janna, Rusça Kuran alıp okuduktan sonra Müslüman olmuş. 30 yıl yaşadığı Avrupa’da, karma evlilik yapmış pek çok arkadaşı varmış, çoğu mutlu değilmiş: "Tanışmamızla evlenmemiz arasında geçen yılları, farklılıkların doğurduğu zorlukları nasıl aşacağımızı araştırmakla geçirdik. Çok kıskancım, ama o bütün şartlarıma uydu. Ben de onun kurallarını kabul ettim ve evlendik."
NEDEN RUS ERKEKLERİYLE TÜRK KADINLARI EVLENMİYOR
Belki Rus erkekleri ve Türk kadınları daha çekingendir. Rus erkekleri Türk kadınına ilgi duymuyor, diye bir sonuç çıkabilir ama sanmıyorum. Çünkü Rusya’da Doğulu kadınlar daha çok ilgi görüyor, insana kendi coğrafyasında bulamadığı özellikler çekici geldiği için. Gerçi, Rus erkeğiyle evlenen birkaç Türk kadını da var. Biri geçenlerde bizden vize aldı. Baktım, çok güzel Rusça konuşuyor, soyadı Rus. Kafkasyalı sandım ama Türk’tü, bir Rus erkekle evlenmiş. Bir şey daha var; iş için Moskova’ya en çok Türk erkekleri, Antalya’ya da Rus kadınları geliyor. Bunun tersi olsaydı, belki Rus erkeğiyle evlenen Türk kadınlarını konuşuyor olacaktık.
Rus erkeklerinin kaba olduğu, kadınlara kötü davrandığı, bu nedenle Rus kadınların Türk erkeklerle evlendiği iddiası bence yanlış. Kabalık açısından Rus erkeklerinin diğer milletlerin erkeklerinden farkı yok. Hatta fazla yumuşak kaldıklarını söyleyebilirim. Çünkü baskın olan Rus kadınları. Türk kocaların aile içinde şiddet uyguladığına dair bazen şikayet geliyor. Ama bu da Türklere özgü değil, maalesef dünyanın sorunu. Bizde yok, diyecek bir ülke yok.
Antalya’da mutlu olan aileler de var boşanan aileler de. Rus kadının inisiyatifiyle olan boşanmalar daha fazla. Ama Rusya’daki boşanma oranıyla buradaki Rus-Türk boşanmalarını kıyaslarsak, buradaki boşanmalar daha az. İnsanlar, mutlu olduğu yerde yaşamak ister. Güvenlik, ekonomi ve ırkçılık sorunu olmadığı sürece, Ruslar kendilerini rahat hissettikçe, buraya gelen çok olacak.
Nadya oğluna soruyor: Babuşkaya gidelim mi? Deniz cevap veriyor: Da!
Nadya - Adil Kürşat Ayhan çifti, Konyaaltı’ndaki Lidana Otel’in işletmecileri. Oğulları Deniz Yiğit 3 yaşında. Altı yıllık evliler. Nadya, Sibirya’nın Krasnoyarsk şehrinden. Alanya’da tanışmışlar. Torununu özleyen Sibirya’daki anneanneye ancak turizm sezonu kapandıktan sonra gidebiliyorlar. Onlar da yazın Sibirya’dan Antalya’ya geliyor. Nadya, oğlu Deniz’e soruyor: Babuşkaya (büyükanneye) gidelim mi? Deniz’in cevabı: Da (evet)!
Nadya, "Tam olarak Türkleşmedim" diyor. Kocası hemen "Öyle olsaydı bu mutluluğumuz sürmezdi zaten" diye araya gidiyor. Aşık mısınız, sorusuna Nadya kahkahalarla cevap veriyor. "Hem de nasıl." Nadya, sehpaya üç kez vuruyor (Ruslarla Türklerin ortak alışkanlığı.) "İlk geldiğimde bir Türk’le evlenmek aklımdan bile geçmiyordu. Ama öyle bir aşktı ki vazgeçmem imkansızdı."