Güncelleme Tarihi:
Bugün dünya çapında hayranları olmasının, Türkiye’de müzik severlerin onu bambaşka yerlere koymasının temeli aslında Murat Ertel’in çocukluğuna dayanıyor. Sanatın her türüyle tanıştığı babaevinde hayata ve sanata çok yönlü bakmayı öğrendi. Babası ressam Mengü Ertel, aile dostlarıysa Türk sanat ve edebiyatına yön vermiş mühim kişilerdi.
“Babam Mengü Ertel, dayılarımsa İlhan ve Turan Selçuk. Onların tüm arkadaş ve dostları evimizdeydi. Zülfü Livaneli, Aşık İhsani, Ruhi Su, Erol Evgin, Esin Afşar, Mehmet Güleryüz’le çocukken evimizde tanışmıştım” diyen Ertel’i en çok etkileyen Aşık İhsani olmuş. Uzun saçlı, sakallıydı ve en önemlisi saz çalıyordu.
Murat Ertel; “Aşık İhsani, ben bugün nasıl giyiniyorsam öyle giyinirdi. Fakat Ruhi Su’nun da hakkını yememek lazım. Su, bizim eve gelip yeni plağını dinletirdi. Babam da onu makaralı teybe kaydeder ve ilham alıp plak kapağını çizerdi. Tüm halk ozanlarını Su’nun kendi sesinden dinleyerek öğrendim” diyor.
Ertel Ailesi daha sonra iki kez taşındı. Bir sonraki komşusu daha sonra Kurtalan Ekspres’te yer alacak Ahmet Güvenç’ti. Güvenç’in evine Erkin Koray gibi zamanın ünlü isimleri girip çıkardı. Ertel, o yaşta kimin kim olduğunu bilmese de daha sonra sevdiği tüm sanatçıların o evden geçtiğini anladı.
“Bir sonraki evdeyse karşı komşumuz Ümit Besen ve Selami Şahin’di. Yani bugün müziğimin temelindeki her tür, aslında ben çocukken aklıma yerleşmişti. Daha sonra koleje başladığımda rock ve blues’la tanışsam da lise sondayken bir ABD seyahatimde bu türleri asla oraların yerlisi kadar sevemeyeceğimi düşündüm ve doğu kültürüne kaydım.”
Guitar Player Dergisi için Murat Ertel’le röportaj yapan müzik yazarı Anil Prasad, yazısını ‘Baba Zula’nın Murat Ertel’i Türk Geleneğini Yeniden İcat Etmekte’ başlığıyla yayınladı.
“Çocukluğumdan beri takip ettiğim bir dergiye çıkmak gurur vericiydi. Bildiğim kadarıyla benden önce dergide Erkan Oğur hakkında da bir yazı yayınlandı” diyen Ertel’e göre yabancıların Baba Zula’nın müziğiyle ilgilenme sebebi, grubun hem Anadolu kültüründen hem de batının Avangard ve Dadaist ekollerinden beslenmesi.
KAZA GEÇİRİNCE SAZA DÖNDÜ
Murat Ertel hayatının her döneminde klavye, cüra, gitar, davul, perküsyon ve saz gibi birden fazla enstrümana hakimdi. Fakat 10 yıl önce bir inşaatta kaza geçirdi. Artık en ufak ağırlıkları bile kaldıramıyor, hep yaptığı gibi gitar ve sazı omzuna takıp dolaşamıyordu. “Bir seçim yapmam gerekiyordu. Ben de sazımı tercih ettim. Eve kapanıp gitarla çalabileceğim her şeyi sazda çalmayı öğrendim. Sonra da kendime bir saz yaptırmak istedim. Santana’nın ‘Bir enstrümanın tonu leğen kemiğinden gelir’ lafından yola çıkarak kendi elektro sazımı caz kasa gitarlar gibi yaptırttım. Gitarın olanaklarını sazda kullanmak için gitar sintisayzırı taktım. İki ayrı akort edilmiş bir saz çalıyorum.