Türk entelektüelleri iki otel arasında kamplaştı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Şubat 03, 2008 00:00
Özellikle Nurettin Sözen’in İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu 1989-1994 döneminde çokça gündeme gelmişti Taksim Toplantıları. Hatta Sözen’in belediye başkanı adayı olmasının bu toplantılarda kararlaştırıldığı yazılıp çizilmişti. Gerçi orada konuşulanları basında yazmak, atıfta bulunmak yasaktı ama onlar da daha sonra şeffaflaşmıştı.
Amacı neydi bu toplantıların?
"Taksim Toplantıları, 1977’den beri üniversite öğretim üyeleri, basın, sendika ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, sanatçılar, işadamları ve diğer aydınların bir araya gelerek oluşturdukları demokratik bir forumdur. Taksim Toplantıları’nda aynı uygar anlayışta buluşabileceklerini düşünen ve "demokrasi" konusunda düşünce birliğine sahip değişik politik görüşte, farklı meslek sahibi aydınlar bir araya gelerek uygun bir tartışma ortamı oluşturmuşlardır."
Toplantılar eski etkinliğinde olmasa da halen devam ediyor.
Şimdi durup dururken neden Taksim Toplantıları’ndan söz ettiğimi soracaksınız. Hemen açıklayayım.
Efendim bir anlamda bu Taksim Toplantıları’nın alternatifi oluşturulmuş ve ilk toplantısı geçen hafta Taksim’e dört yüz metre mesafede, Elmadağ’daki Divan Oteli’nde yapılmış.
Ayda bir yapılacak toplantıların her birinin sponsorluğunu da farklı farklı işadamları üstleneceklermiş.
Gelelim Divan Toplantıları’nın Taksim Toplantıları’ndan farkına ve kimlerin katıldığına: Yaklaşık 30 kişilik bir kadro oluşturulmuş bu toplantılar için. Geçen hafta yapılan ilk toplantıya başta Hilmi Yavuz olmak üzere yazar Beşir Ayvazoğlu, gazeteci Emre Aköz, akademisyen Arus Yumul, gazeteci Gürkan Zengin ve Hürriyet Gazetesi Yayın Danışmanı Doğan Hızlan ile Gösteri Dergisi Yazı İşleri Müdürü Hami Çağdaş da katılmış.
AMAÇ MESELELERİN ARKASINDA YATAN GERÇEK NEDENLERİ İRDELEMEK
Toplantının fikir önderi Hilmi Yavuz yaptıkları bu toplantı dizisiyle siyaset ve ekonominin arasına sıkışıp kalmış ülke gündemini dar hendesesinden kurtarmaya çalışacaklarını söylüyormuş.
Türkiye’nin asıl meselelerinin daha derinde olduğunu ve bu toplantılara katılanların entelektüel birikimiyle bunları tartışacağını belirtiyorlarmış.
Divancılar’ın kadrosunun tamamına baktığınızda hükümete yakın duran Zaman, Yeni Şafak ve Sabah gazetelerinin kadrolarındaki isimler ağırlıkta.
Yani zamanın gözde entelektüel buluşma ortamı Taksim Toplantıları sosyal demokrat bir kadroya hakimken, Divan Toplantıları’na katılanların liberal kanadın temsilcilerinden olduğunu söyleyebiliriz.
Taksim Toplantıları genel olarak The Marmara Oteli’nde yapılır. Bu yeni grup da Divan Oteli’nde toplanıyor.
Türk entelektüelleri iki otel arasında kamplaşmış durumda anlayacağınız.
Çağdaş Sanat Fuarı’nda yol ayrımı
Contemporary İstanbul Uluslararası Çağdaş Sanat Fuarı’nın ikincisi geçen yılın sonunda İstanbul Lütfü Kırdar Spor ve Sergi Sarayı’nda gerçekleştirilmişti.
28 Kasım-2 Aralık tarihleri arasındaki fuarda dünyadan ve Türkiye’den 75 galeri, 309 sanatçının eserleri sergilenmişti.
Bu fuarın amacı İstanbul’u çağdaş sanatın alınıp satıldığı önemli bir merkez haline getirmekti. Bu amaçla ciddi adımlar da atılmıştı ama duyduğuma göre bu başarının ardındaki iki isim yollarını ayırma kararı almışlar.
Contemporary İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Ali Güreli ve Fuar Direktörü ressam Orhan Taner artık birlikte çalışmayacakmış.
Sanat çevresinde şimdi bu ayrılığın nedenleri konuşuluyor.
Cevap ve düzeltme
Gazetenizin 30.01.2008 tarihli Pazar ekinde, "Gaste İsmine Talip Var" başlıklı haberde, müvekkilimiz Cüneyt Zapsu’nun gazete sahibi olmak için İsveçli bir işadamı ile ortaklık kurduğu belirtilmiştir. Haberiniz gerçekleri yansıtmamaktadır. Müvekkilimiz Cüneyt Zapsu’nun çıkartacağı ifade edilen gazete ile ilgili herhangi bir çalışma ve/veya ortaklığı yoktur.
Hasan Cüneyt Zapsu Vekili Av. Aydın Coşar.
"Taksim Toplantıları, 1977’den beri üniversite öğretim üyeleri, basın, sendika ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, sanatçılar, işadamları ve diğer aydınların bir araya gelerek oluşturdukları demokratik bir forumdur. Taksim Toplantıları’nda aynı uygar anlayışta buluşabileceklerini düşünen ve "demokrasi" konusunda düşünce birliğine sahip değişik politik görüşte, farklı meslek sahibi aydınlar bir araya gelerek uygun bir tartışma ortamı oluşturmuşlardır."
Toplantılar eski etkinliğinde olmasa da halen devam ediyor.
Şimdi durup dururken neden Taksim Toplantıları’ndan söz ettiğimi soracaksınız. Hemen açıklayayım.
Efendim bir anlamda bu Taksim Toplantıları’nın alternatifi oluşturulmuş ve ilk toplantısı geçen hafta Taksim’e dört yüz metre mesafede, Elmadağ’daki Divan Oteli’nde yapılmış.
Ayda bir yapılacak toplantıların her birinin sponsorluğunu da farklı farklı işadamları üstleneceklermiş.
Gelelim Divan Toplantıları’nın Taksim Toplantıları’ndan farkına ve kimlerin katıldığına: Yaklaşık 30 kişilik bir kadro oluşturulmuş bu toplantılar için. Geçen hafta yapılan ilk toplantıya başta Hilmi Yavuz olmak üzere yazar Beşir Ayvazoğlu, gazeteci Emre Aköz, akademisyen Arus Yumul, gazeteci Gürkan Zengin ve Hürriyet Gazetesi Yayın Danışmanı Doğan Hızlan ile Gösteri Dergisi Yazı İşleri Müdürü Hami Çağdaş da katılmış.
AMAÇ MESELELERİN ARKASINDA YATAN GERÇEK NEDENLERİ İRDELEMEK
Toplantının fikir önderi Hilmi Yavuz yaptıkları bu toplantı dizisiyle siyaset ve ekonominin arasına sıkışıp kalmış ülke gündemini dar hendesesinden kurtarmaya çalışacaklarını söylüyormuş.
Türkiye’nin asıl meselelerinin daha derinde olduğunu ve bu toplantılara katılanların entelektüel birikimiyle bunları tartışacağını belirtiyorlarmış.
Divancılar’ın kadrosunun tamamına baktığınızda hükümete yakın duran Zaman, Yeni Şafak ve Sabah gazetelerinin kadrolarındaki isimler ağırlıkta.
Yani zamanın gözde entelektüel buluşma ortamı Taksim Toplantıları sosyal demokrat bir kadroya hakimken, Divan Toplantıları’na katılanların liberal kanadın temsilcilerinden olduğunu söyleyebiliriz.
Taksim Toplantıları genel olarak The Marmara Oteli’nde yapılır. Bu yeni grup da Divan Oteli’nde toplanıyor.
Türk entelektüelleri iki otel arasında kamplaşmış durumda anlayacağınız.
Çağdaş Sanat Fuarı’nda yol ayrımı
Contemporary İstanbul Uluslararası Çağdaş Sanat Fuarı’nın ikincisi geçen yılın sonunda İstanbul Lütfü Kırdar Spor ve Sergi Sarayı’nda gerçekleştirilmişti.
28 Kasım-2 Aralık tarihleri arasındaki fuarda dünyadan ve Türkiye’den 75 galeri, 309 sanatçının eserleri sergilenmişti.
Bu fuarın amacı İstanbul’u çağdaş sanatın alınıp satıldığı önemli bir merkez haline getirmekti. Bu amaçla ciddi adımlar da atılmıştı ama duyduğuma göre bu başarının ardındaki iki isim yollarını ayırma kararı almışlar.
Contemporary İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Ali Güreli ve Fuar Direktörü ressam Orhan Taner artık birlikte çalışmayacakmış.
Sanat çevresinde şimdi bu ayrılığın nedenleri konuşuluyor.
Cevap ve düzeltme
Gazetenizin 30.01.2008 tarihli Pazar ekinde, "Gaste İsmine Talip Var" başlıklı haberde, müvekkilimiz Cüneyt Zapsu’nun gazete sahibi olmak için İsveçli bir işadamı ile ortaklık kurduğu belirtilmiştir. Haberiniz gerçekleri yansıtmamaktadır. Müvekkilimiz Cüneyt Zapsu’nun çıkartacağı ifade edilen gazete ile ilgili herhangi bir çalışma ve/veya ortaklığı yoktur.
Hasan Cüneyt Zapsu Vekili Av. Aydın Coşar.