Güncelleme Tarihi:
Antoine Rolin ve Gregoire d’Oultremont; biri beş diğeri de dört yıldır İstanbul’da yaşayan iki Belçikalı. Çocukluk çağlarından beri en yakın iki arkadaş ikisi de yabancı ülkelerde yatırım danışmanlığı yapan şirketlerde çalışmaya başlamışlar. Bu süreçte yolu ilk Türkiye’ye düşen Antoine olmuş. Gregoire henüz başka ülkelerde takılırken Antoine’ın Türkiye ile kendi ifadesiyle ‘aşk ve nefret’ ilişkisi başlamış bile. Daha sonra Gregoire’ı da gelmeye ikna etmiş. İstanbul’da kendi şirketlerini kurmuşlar. İstanbul’un sosyal yaşamına hızlı bir giriş yapan ikili bugün şehirdeki kültür-sanat olaylarını, partileri, trendleri yakınında takip eden kemik genç kitlenin kadrolu elemanları.
Belçika’daki aile ve arkadaşlarının ya da başka milletlerden tanıdıkların Türkiye ile ilgili soruları da her yabancının karşılaştığı türden olmuş: “Deveye biniyorlar mı”; “Kebaptan başka yiyecek var mı...” Turcopedia fikri de işte tam bu noktada çıkmış. Antoine ve Gregoire, Türkiye’yi kendileri gibi yabancılara içerden farklı bir gözlükle anlatmayı hedefleyen bir web platformu kurmak için kolları sıvamış. Tam o sırada şimdi Turcopedia’nın üçüncü ortağı Tolga Tuna ile tanışmışlar. Türkiye hakkında dışarıdaki olumsuz kanaatleri Fransız eşiyle ilk tanıştıklarında bizzat damardan yaşayan Tuna, ülkesinin doğru tanıtımına katkı sağlayacağını düşündüğü Turcopedia projesi için bu Belçikalılara katılmış.
LOGOSU HİNDİ SLOGANI TÜRK GRİBİ
Turcopedia iki aydan beri yayında. Facebook ve Twitter’da da sayfaları var. Facebook takipçileri 6 bin kişinin üzerinde. Takipçilerin yarısı Türkiye’den, diğer yarısı ağırlıklı olarak ABD ve Kuzey Avrupa’dan. Sitenin logosu şişman bir hindiden esinlenerek hazırlanmış. Sitenin kurucuları İngilizce’de Türkiye ile aynı anlama gelen hindiyi görsel olarak kullanmanın hoş bir espri olduğunı düşünüyor. Sloganlarıysa ‘Türk gribi’. Gregoire d’Oultremont “Türkiye bir kere kanınıza girdi mi enfeksiyon gibidir. Grip gibi yayılır ama iyi tarafı, kanınızda kaldıkça size ilham verir” diyor.
Bunları yazdılar
Tenten’in Boğaz macerası
* ‘Tenten’ filmi vizyonda ama bundan 50 yıl önceki ‘Tenten İstanbul’da’ filmini hiç duymuş muydunuz? Turcopedia ekibi Türkiye ve Yunanistan’da geçen bu filmin izini buldu. Filmde Tenten ve Kaptan Hadok İstanbul Boğazı’nda seyrediyor, Sultanahmet’te maceraya koşuyor.
Johnny Hallyday Türkçe plağı
* Fransa’nın en ünlü rock yıldızı 1960’larda Türkiye’den geçti, geçmekle kalmadı bir de iki şarkılık bir 45’lik plak çıkardı. Hem de Türkçe seslendirdiği iki şarkıyla. ‘Altın Yüzük’ ve ‘Yeşil Gözlerin İçin’ adlı şarkıların bestecisi Sezen Cumhur Önal’dı. Bu plağın bir kopyası 2003’te açık artırmada tam 15 bin Euro’ya satıldı.
Müslüman dünyanın tek karnavalı
İstanbullu Rumların eski geleneği Bakla Horan karnavalı 2011’de tekrar faaliyete geçti. Kurtuluş semtindeki Rumlar ve Türkler maskelerini takıp kendilerini sokağa attı.
Courtney Love’ın klibi
Rock şarkıcısı Courtney Love geçen yaz ‘Samantha’ şarkısının klibi için İstanbul’daydı. Hurda otomobillerin ve virane binaların ortasındaki klibi Pablo Ganguli ve Türk yönetmen Alphan Eseli çekti.
Yabancınınki adeta bebek gözüdür
ANTOINE ROLIN
Birçok Türk bize, “Nasıl oluyor da Türkiye hakkında bizden daha fazla niş bilgiye sahipsiniz?” diye soruyor. Yabancı olduğunuzda doğal olarak o ülkede yaşayanlar-dan farklı görüyorsunuz her şeyi. Bir anlamda bizimkiler her şeyi yeni keşfetmeye başlayan bir bebeğin gözleri. O gözlerden gördüğümüz Türkiye’ye ayna tutuyoruz.
TAVSİYELER
* Avrasya Maratonu: İki kıta arasında koşulan tek maraton. Maraton uzarsa 8 km’lik halk koşusu sizi bekliyor.
* Anadolu’nun Kayıp Şarkıları: Nezih Ünen’in kaybolmanın eşiğine gelmiş Anadolu müziğini anlattığı belgesel.
* Likya Yolu: Akdeniz kıyısındaki 509 kilometrelik antik yürüyüş yolu.
* Tales From The Expat Harem: İstanbul’da yaşayan Anastasia Ashman’ın feminist seyahat antolojisi.
* Cağaloğlu Hamamı: 1741’de açılan ve yakın dönemde yenilenen dünyanın en iyi hamamı.