Tüpbebek yönteminin güvenli olup olmadığını zaman gösterecek

Güncelleme Tarihi:

Tüpbebek yönteminin güvenli olup olmadığını zaman gösterecek
Oluşturulma Tarihi: Aralık 27, 2004 00:00

Tüp bebek yöntemiyle (IVF) ve ICSI ile doÄŸan çocuklar, normal yollarla doÄŸanlar kadar saÄŸlıklılar mı? New Scientist dergisi bu soruya ÅŸu yanıtı veriyor: Bu tedavilerin beraberinde getirdiÄŸi çoklu doÄŸumlar veya saÄŸlık riskleri dışında, "evet" diyebiliriz.Bugüne kadar konu üzerinde yapılmış en geniÅŸ çaplı araÅŸtırmaya göre, bir çocuÄŸun geliÅŸimi, büyümesi, psikososyal yetenekleri, önemli sakatlıklar ve büyüme sorunları gibi çocuÄŸun genel saÄŸlığı ile üreme teknolojileri arasında bir baÄŸlantı bulunmuyor. AraÅŸtırmayı hazırlayanlardan Baylor Tıp Okulu’ndan Joe Simpson, "8 yaşına geldiklerinde, yaşıtlarından hiçbir farkları olmuyor" diyor.Öte yandan doÄŸumda bazı sorunlar çıkabiliyor. IVF veya ICSI yöntemiyle tek doÄŸan çocuklar, erken ve normal ağırlığının altında doÄŸuyor ve doÄŸumdan hemen sonra ölüyorlar. Makaleyi hazırlayan kurul, bu yöntemlerin, ender görülen belirli genetik bozukluklara neden olduÄŸuna iliÅŸkin yeterince kanıt bulunmadığını belirtiyor. Dahası, bugüne kadar hiçbir inceleme, 14 yaÅŸ üzeri çocukları kapsamadığından, uzun ömürlü etkilerin kesinliÄŸi bilinemez.2444 araÅŸtırmaWashington’daki Johns Hopkins Ãœniversitesi'nden Kathy Hudson önderliÄŸinde kurulan ve doÄŸum uzmanlarından oluÅŸan kurul, 2444 araÅŸtırmayı gözden geçirdi. Ortaya çıkan sonuçlar, çok da kötü bir resim çizmese de kurul, IVF ve ICSI ile doÄŸan tek çocukların, erken doÄŸma tehlikesinin 2 kat daha fazla olduÄŸunu ve doÄŸumdan sonra bir hafta içinde öldüklerini saptadı. Bu çocukların, normalin altında kiloya sahip olma olasılıklarıysa diÄŸerlerinden üç kat fazlaydı. Kurula göre, bunun nedeni bebeklerin ikizleriyle aynı rahmi paylaÅŸması olabilir.Kilonun düşük olmasının ilerde hem fiziki hem de akıl saÄŸlığıyla baÄŸlantısı olduÄŸu söylense de yetiÅŸkin çocuklarda herhangi bir farklılık gözlemlenmedi. Kurul, kasım ayında sundukları ilk sonuçlarda, bu zıtlığı açıklayamadılar. Bu zıtlığa iliÅŸkin bir iddiaya göre, IVF yöntemiyle doÄŸan çocukların aileleri daha zengin ve eÄŸitimliydi ve ortaya çıkan olası bozukluklara çareler bulabilirlerdi. Ancak ilginç olan, kurulun sonuçlarına göre, IVF ikizlerinin normal doÄŸanlardan daha saÄŸlıklı olmalarıydı.Henüz kanıt yokKurul ayrıca diÄŸer pek çok konuda da kesin yargılara varmaya yeterli kanıt olmadığı sonucuna vardı. Sözgelimi, spermin doÄŸrudan yumurtaya enjekte edildiÄŸi ICSI yöntemiyle ilgili pek çok kuÅŸku bulunuyordu. IVF’den bile gözde bir yöntem haline gelen ICSI’ın peniste hipospadyas adlı bir bozukluÄŸa neden olduÄŸu öne sürülse de, kurul bununla ilgili bir kanıt bulamadı. Ayrıca, Beckwith-Wiedermann sendromu denilen ender görülen genetik hastalıkların IVF ve ICSI çocuklarında daha sık olduÄŸu iddia ediliyor. Bu bozukluklar, anne ve babadan gelen genlerin doÄŸru ÅŸekilde çalıştırılıp çalıştırılmamasına baÄŸlı olarak ortaya çıkıyor. Beckwith-Wiedermann sendromu, 15 bin çocuktan sadece birini etkiliyor. SöylendiÄŸi gibi IVF ve ICSI’nın ardından daha sık görülse bile, hálá oran çok küçük. Kurula göre, herhangi bir baÄŸlantı sadece önerilebilir, kesin deÄŸildir. Cornell Ãœniversitesi'nden Gianpiero Palermo baÅŸkanlığındaki bir araÅŸtırma ise, yardımlı doÄŸumun, genetik kalıtımı etkilediÄŸini kaydediyor. Palermo’nun ekibi, normal, IVF, ICSI ve suni döllenmeyle hamile kalınan bebeklerin plasentasından örnekler alarak gen aktarımını inceledi. AraÅŸtırmacılar, gen ekspresyonunun düzeninin, IVF ve yapay döllenmede kimi zaman farklılıklar gösterdiÄŸini gözlemledi. "Tam olmasa bile Beckwith-Wiedermann gibi gözüken bir düzen buluyorsunuz" diyor Palermo. ICSI’de ise, tüm genlerin ekspresyon deÄŸerleri anormal ÅŸekilde düşüktü. Ancak bu çalışma oldukça küçük çaplıydı ve bebeklerin saÄŸlıklarını incelememiÅŸti.Güvenli yöntemÖte yandan, yardımlı doÄŸumla dünyaya gelen çocuklarda gen bozuklukları diÄŸerlerinden daha yüksek olsa bile, bunun nedeni yöntemler olmayabilir. SaÄŸlığa olası etkileri, anne ve babanın kısırlık sorunlarıyla baÄŸlantılı olabilir. Bu yöntemlerdeki güvenlik sorunlarını çözmek, yeni teknikler çıktıkça daha da zorlaÅŸacaktır. Yeni bir yöntem olan "implantasyon öncesi genetik tanı"da (PGD), 8 hücreli embriyondan 1 ya da 2 hücre alınıyor ve sistik fibroz gibi ciddi genetik hastalıklar taşıyıp taşımadığı kontrol ediliyor. Tartışılan bir baÅŸka konu da, her geçen gün daha çok kliniÄŸin hamilelik oranının arttırmak adına PGD taraması önermesi. Palermo, gelecekte genetik anormalliklerin de tarama yoluyla bulunabileceÄŸini öne sürüyor. Tüm bu geliÅŸmelerse, ABD Biyoetik Konseyi’ni kaygılandırıyor. Konsey BaÅŸkanı Leon Kass, New Scientist’e (sayı 2471) yaptığı açıklamada "Yardımlı doÄŸum tekniklerinin çocukların saÄŸlığı üzerindeki etkileri hálá kesin bilinmiyor. Bu çok ÅŸaşırtıcı. Bir ya da iki hücreyi alıp, çocuÄŸu ileriki 10 yıl içinde incelemeden yönteme güvenli derken çok dikkat ederdim" diyor. Bu arada Ä°sveç’in kromozoma baÄŸlı anormallikleri araÅŸtırmak için yapılan taramaları yasakladığını da hatırlatalım.En iyisi tek embriyonIVF yönteminin güvenliÄŸi konusunda hálá sorular bulunsa da tek bir ÅŸey kesin; yöntemi daha güvenli hale getirmenin en etkin yolu, çoklu doÄŸumların sayısını azaltmak. Ebeveynler, ikiz veya üçüz sahibi olma fikrine bayılsalar da, hem anne hem de baba için riskler çok daha fazla oluyor. Bazı araÅŸtırmacılar, PGD yönteminin çoklu doÄŸumları azaltmaya yarayacağına inanıyor. San Francisco’daki Reprogenetics LLC’den Maria Oter, kromozoma baÄŸlı hastalıkların PGD ile taranmasının 35 yaÅŸ üstü hastalarda rutin olması gerektiÄŸini söylüyor. Öte yandan PGD ucuz bir yöntem deÄŸil ve herkes hamilelik oranını arttırdığına inanmıyor. Ä°sveç ise, çoklu doÄŸumların PGD olmadan da azaldığını savunuyor. Ocak 2003’te saÄŸlık bakanlığı, tek bir embriyon transferinin standart olmasını kararlaÅŸtırdı. Malmö’deki özel Cura IVF KliniÄŸi’nden Pia Saldeen, yasağın gelmesinden sonra, klinikteki çoklu doÄŸumların yüzde 22’den yüzde 6’ya düştüğünü vurguluyor. Önemli bir baÅŸka sonuçsa, hamile kalma oranının, yüzde 30’larda sabit kalmasıydı. "Hamilelik oranının düşeceÄŸi korkusu gerçeÄŸi dönüşmedi. Bence tekli transferler her yerde standart olmalı. Bazı hastalar için 2 transfere gerek yok" diyor Saldeen. Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!