Güncelleme Tarihi:
- Evdeki ekonomist ‘Para, para, para / Varlığı dert, yokluğu yara’ der. Ne dersiniz?
- Evdeki ekonomist her zaman haklıdır! Para, bir yönüyle ‘yoğunlaştırılmış enerji’den ibarettir ve tıpkı nükleer enerji gibi yıkıcı ve yapıcı özellikleri bir arada taşır.
- Parayla saadet olmaz mı yani?
- Yapılan araştırmalar, belirli bir düzeydeki finansal gücün mutluluk için önemli olduğunu gösteriyor. Ancak çok para da otomatik olarak saadet getirmiyor. Aksine daha komplike problem ve arayışlara yol açıyor. Bu arada, tüm fakirlerin masum ve mutlu; tüm zenginlerin de kötü kalpli, bencil ve mutsuz olduğunu hafızalarımıza işleyen Yeşilçam senaryolarının bilimsel temelden yoksun olduğunu artık hepimiz biliyoruz.
- Parayı kim kazanırsa kazansın harcayan evdeki kadın mıdır?
- Tüm dünya ve piyasalar içinde satın alma kararlarının büyük kısmını kadınlar verir. Kaynakların harcanması konusundaki öncelikli rol her zaman kadınlarda.
- “Adamın cebi para gördü mü eve bereket yerine felaket gelir” derler… O da alkol gibi bütün kötülüklerin anası mı?
- Toplumun ortak hafızasından süzülen atasözü ve özdeyişler hiç şüphesiz bir yaşanmışlığı temsil eder. Ancak zenginlik ve parayla ilgili söylenmiş sözler herhalde kendi meşrebinde geçerli bir insanlık birikimine işaret eder.
- Var eden de kadın, tüketen de kadın… Bu ne yaman çelişki?
- Kendisinden bir başka varlığı var edebilmek sadece kadınlara mahsus. Kadına rağmen hiçbir şey olamayacağı için, var eden de tüketen de kadın olmalıdır.
- ‘Kullan at’ ürünler daha çok kadın mı erkek için mi?
- Tükenmek; tüm canlıların kaçamayacağı mutlak son. İşin garibi bu yolculukta, ancak tüketerek var oluyoruz. Ve aslında tükettiğimiz; bertaraf ettiğimiz her materyal bize şu gizli mesajı fısıldıyor: “Tükettim, ama tükenmedim, ayaktayım!” İşte, son dönemlerin önemli kategorisini oluşturan kullan-at ürünler, insanlara bu tatmini sağlıyor ve bu açıdan kadın ya da erkek fark etmiyor.
NAKİT KRALDIR
- Bir erkek eş mi seçsin yoksa eve bir ekonomist mi?
- Eğer bir ideal kadın tarifi varsa, bu da kadının doğuştan ekonomist olmasıdır. Akıllı erkekler, daima kendilerinden daha ileri ve akıllı kadınlarla hayatlarını birleştirmek ve zenginleştirmek isterler. Aksini savunan erkekler; uzun soluklu düşünebilme gibi en temel insan /ekonomist niteliklerinden yoksunlardır.
- Para kazanan kadın mı daha özgür yoksa harcayan mı?
- Ekonomik özgürlüğü ele almak; gelişigüzel ve bencilce para harcamak demek değildir. Tam tersine ekonomik özgürlük ancak kuvvetli bir mali disiplin, finansal bilgi ve beceri sahibi olabilmek ve bütçe yapabilmektir. Ortak yaşam esprisine inanmayan kadın ve erkekler özgürlüklerini kaybetmeye mahkumdurlar.
- Kredi kartlarının fendi nakit parayı yendi mi?
“Nakit, kraldır!” ve kralın hükümranlığı önümüzdeki günlerde de sürecek.
- ‘Ayağını yorganına göre uzat’ demiş atalarımız… Biz mi uzadık, yorgan mı kısaldı?
- Yaşadığımız çağın sloganı- Descartes’tan ilham ile- “Tüketiyorum, öyleyse varım!” Her zamanki gibi, ihtiyaçlar sınırsız ama kaynaklar kısıtlı. Mesele, neyi ne kadar süreyle ve ne şartlarda istediğiniz. İşin sırrı; yarınlarınızı ipotek altına almadan bunu becerebilmek.
EKONOMİ BAKANIYLA EV KADINI ARASINDAKİ BENZERLİKLER
- Evde enerjiyi, doğalgazı, elektriği, suyu, trafikte benzini hesaplar. Patatesin kabuğunu soyarken bile tasarruflu soyar. Enerjide dışa bağımlılığı azaltmaya çalışır, denk bütçe vazgeçilmez bir ekonomik paremetre olarak kabul görür.
- Evdeki eskiyi yeniler, değerlendirir. Atık değerleme ve dönüştürme sistemleri yaygınlık kazanır.
- İndirimli alışveriş yapar, kampanyaları takip eder, kurlardaki ve temel meta fiyatlarındaki muhtemel gelişmeleri projekte eder; spot alım ve planlama yapar.
- Bazı kadın yoktan var eder, bazı kadın varı yok eder. Oyun planı varmış ve stratejilere göre hareket ediyormuş gibi eşinden alığı mutfak parasını gizli gizli artırır. Faiz dışı fazla gibi ekonomik tedbir paket ve unsurlarına önem verir.
- Sanayici, yatırım sermayesini, hükümet GSMH’yi artırmak ister. Aynı şekilde ev kadını da başlangıç birikimi yapar: Çeyiz!