Pınar YILMAZERLER
Oluşturulma Tarihi: Aralık 12, 2005 00:00
Genç şarkıcı Zeynep Dizdar, sekiz yıllık aradan sonra ‘İlle de Sen’ albümüyle müzik dünyasına dönüş yaptı. Yıllardır, sanatçı Ümit Sayın’la birlikte olan Dizdar, ‘Ümit’in şarkıları benim sesime çok uyuyor. Beni çok iyi tanıdığı için bana uygun şarkılar yapıyor’ diyor.
İkinci albüm için neden bu kadar uzun süre ara verdin? Aradan sekiz yıl geçti. Yeni bir firmaya geçtim ve bu hiç kolay olmuyor. Hiç istemesem de beklemek zorunda kaldım. Halbuki ben çok tez canlı bir insanım.
- İstediğin firmayı bulman neden bu kadar zamanını aldı?
Prensiplerim vardı. Müzik yapıyoruz ve bu iş kalite işi. Bir şirket; ‘Hayır bu aranjörle değil, diğeriyle çalışacaksın’ dediğinde bana asla uymaz!
- Her şey mutlaka senin istediğin gibi mi olmalı?
Sırf kendi fikirlerim doğrultusunda iş yapmak için anlaşmadım tabii ki. Ama yeni şirketimle böyle bir problemim olmadı. Sanatçı fikirlerine o kadar saygı duyuyorlar ki, hep ortak bir yerde buluşuyoruz.
- Bu sekiz yıl boyunca insanlara özenip; ‘Keşke bu kişinin yerinde olup, şarkı söyleyebilseydim’ dediğin oldu mu?
Güzel işler olduğu gibi, hoşuma gitmeyen şeyler de gördüm. Bu piyasa bozulmaya başladı. Çok kaliteli albümler var, ama satmıyor. Korsan aldı başını gidiyor! Bu işin içinde olmayıp, bu işi hiç bilmeyip albüm yapanlara da içerliyorum tabii ki! Eğitimden bahsetmiyorum. Ben de alaylıyım. Bir de elbette gündemde olmadığınız ve işinizi ortaya koyamadığınız için onun da vermiş olduğu kırgınlıklarla beraber eleştirileriniz biraz daha fazla oluyor. .
AJDA PEKKAN GİBİ KALICI OLMAK İSTİYORUM
- Sekiz yıldan sonra ‘Acaba tutar mı, tutmaz mı’ korkusu yaşadın mı?
Büyük endişeler yaşadım. Ama o kadar güzel karşılandım ki çok mutluyum.
- Slow şarkıları mı yoksa hareketli olanları mı yakıştırıyorsun kendine?
Temposu çok yüksek bir albüm yaptık. Bu da benim hoşuma gidiyor. Ne kadar slow şarkıları bana yakıştırsalar da tempolu, dans etmeyi seven bir yapım var. Deliler gibi hiç durmadan sahnede dans edebilirim.
- Bundan sonraki albümde de bu kadar uzun süre ara vermeyi düşünüyor musun?
Valla iki seneden fazla beklemem! İki yılı geçerse de çok fazla olur. Peş peşe albüm yaptıktan sonra belki biraz uzaklaşabilirim. En fazla üç yıl. İnsanın hakikaten kendini çekmesi lazım. Bazen çok iyi seslerden bile yorulabiliyorum. Çünkü biraz özlenmek gerekiyor. Bırakın da yaptığınız albüm bir, iki yıl dinlensin. Fabrika değil ki bu!
- Ümit Sayın’la hem iş, hem de aşk yaşantın da berabersin. Mesela beste yapmak konusunda bu seni tembelliğe itiyor mu?
Mutlaka kendi şarkını kendin yapacaksın diye bir şey yok. Ama o potansiyel varsa tıkır tıkır dökülmeye başlıyor. Bu arada Ümit’le çalışmak benim için çok çok önemli. Ümit’in şarkıları benim sesime çok uyuyor. Beni çok iyi tanıdığı için bana uygun şarkılar yapıyor. Öyle de bir avantajım var!
- Albümünü, piyasadaki diğer albümlerle kıyasladığında ne düşünüyorsun?
Güzel iş yaptım diye düşünüyorum. Bu kadar sene sonra bunu demeye hakkım var diye düşünüyorum. Sadece şarkının sevilip, şarkıcının sevilmemesi mümkün değil. Sizin şarkınız sevilip çalınıyorsa sizi de seviyorlardır muhakkak. İşime güveniyorum.
- Gelecek için hedefin ne?
Hep iyi şeyler yapmak hedefim. ‘Kalıcı’ olmak sözünü kullanmayı pek sevmiyorum ama yıllar sonra bile Ajda Pekkan gibi sağlam durabilmek isterim!
AJANDA 13 ARALIK
’27 N.U.M.A.R.A’ için; gülerken düşündüren, düşündürürken kaşındıran ve bu üç eylemi aynı anda yapabilecek izleyicileri göstermek isteyen bir oyun deniliyor.
Beşiktaş Kültür Merkezi’ndeki oyun bakalım gerçekten bu kadar komik mi? İzle ve kararını kendin ver!
14 ARALIK
Funda Arar, Mısırlı Ahmet’le birlikte sahne alıyor. Nerede mi? Rixos Otel’de...
16 ARALIK
Yaşar, romantik şarkıların bestecisi ve şarkıcısı! Anatolia Gösteri Merkezi’ndeki bu konser hayatta kaçmaz!
Tuvalette mahsur kaldım! Ankara’da bir bar programına çıktım. Barın sanatçı tuvaleti yoktu. Ben de ilk bulduğum tuvalete girdim. Uzun saçlı birini görünce yanlış tuvalete girdiğimi anladım. Hemen yanındaki tuvalete girdim. Bir süre sonra tuvalete birçok kızın doluştuğunu ve hakkımda dedikodu yaptıklarını duydum. Biri giriyor, biri çıkıyor! Dolayısıyla ben tuvaletten çıkamıyorum. Çünkü dedikodumu yaptıkları için onlarla yüz yüze gelmek istemiyorum. Bir süre içeride mahsur kaldıktan sonra güvenlikçileri cep telefonumla arayarak tuvaleti boşaltmalarını istedim. Çıktığımda ne göreyim; girdiğim tuvalet bayanlar tuvaletiymiş. Gördüğüm uzun saçlı da rockçı bir adammış! Tuvalettekiler kapının önüne doluşmuş, ne olduğunu anlamaya çalışıyorlardı. Kimseye belli etmeyeyim derken, herkese reklam oldum! BAY AŞK UZMANIBeni takım arkadaşımla aldattı!ÇARESİZ: Erkek arkadaşımla çok mutluyduk. Bir gün maçım vardı ve o da gelmişti. Onu takım arkadaşlarımla tanıştırdım. Arkadaşlarımdan birinin telefon numarasını aldı. Zaman içinde mesajlaşmaya başladılar ve bana mesajları göstermiyordu. Çok bozuldum. Sonra tartıştık. O da takım arkadaşımla görüşmeme kararı aldı. Çok üzüldüm. Benim ona güvenmediğimi düşünüyordu. Ben de güvendiğimi anlasın diye bir maçımda ikisini barıştırdım. O günden sonra her şey mahvoldu. Yeniden mesajlaşmaya başladılar. Dayanamadım, ayrıldık. Benden sonra hemen o kıza arkadaşlık teklif etmiş. Aramızda geçen onca şeyi nasıl unuttu?
BAY AŞK UZMANI: Bu çocuğun aranızda geçenleri unuttuğu gibi, takım arkadaşının yaptığı da büyük ayıp. Nasıl bir arkadaşlık bu böyle? Bana gelen mektuplarda çoğunlukla ‘Lütfen bana onu unut deme’ diyorlar. Hadi gel de şimdi ‘Bu çocuğu unut’ deme. Sonu olmayan ve acı veren ilişkilere ‘dur’ demek gerekiyor. Bu da öyle bir ilişki. Seni gözünün önünde aldatmaktan çekinmeyen biriyle mutlu bir ilişki umuyorsan, bu boş bir hayal. Üzgünüm...