Güncelleme Tarihi:
Ayşe Hatun’la kafalarımız uyuştu
Ege Çubukçu’yu ilk kez AyÅŸe Hatun Önal’la birlikte yorumladıkları "Hey DJ" ÅŸarkısıyla tanıdık. Gerçekte de bir zamanlar radyoda DJ’lik yapan Çubukçu, ÅŸarkıcılık hikayesini Kelebek okurlarıyla paylaÅŸtı.Â
- Müzik hayatına "merhaba" demen nasıl gerçekleşti?
Müzikle ilgilenmeye amatör olarak lisede başladım. Okullardaki tiyatro oyunlarına müzikler hazırlıyordum. Sonra da radyoda DJ’lik yapmaya başladım. Anlayacağınız müziğe ilgim ve sevgim her zaman vardı. Ancak "Şarkıcı olacağım" gibi bir hayalim yoktu. Buna rağmen keyif için parça hazırlıyordum. Ama dediğim gibi sadece keyif için! Sonra yapımcı Özkan Ulusoy’la tanıştım.
- O kısmı çabuk geçmeyelim. Nasıl tanıştın Özkan Ulusoy’la?
Eski kız arkadaşım, Özkan Ulusoy’un kız arkadaşını tanıyordu. Ona benden bahsetmiş. Hatta ona benim hazırladığım bir CD’yi vermiş. Özkan Ulusoy da evde benim CD’yi dinleyince olaylar gelişti. Beni dinledi ve denemek istedi. İlk olarak Eskişehir Hayal Kahvesi’nde bir konser verdik. Sonra da Türkiye genelinde konserlerin devamı geldi.
- Peki albüm çıkmış mıydı o zaman?
Hayır, albüm çıkmadan 350’ye yakın konser verdik. Zaten bu bir denemeydi. Konserler sırasında her şey iyi gidince ve istediğimiz elektriği yakalayınca albüm çıkarmaya karar verdik. Böylece "Bir Gün" ortaya çıktı.
- Herhangi bir müzik eğitimin var mıydı?
Ben üniversitede sinema televizyon bölümünü yarıda bıraktım. İzmir doğumluyum. İzmir Kabataş Lisesi’ni bitirdikten sonra Kıbrıs Yakın Doğu Üniversitesi Sinema Televizyon Bölümü’ne girdim. Fakat Kıbrıs’ta yaşayamadım. Alışamadım bir türlü oraya. Zaten ilk yılın sonunda da okulu bıraktım.
- Ayşe Hatun Önal’la nasıl bir araya geldin?
Albümümü Erdem Kınay’la hazırladık. Bu arada Erdem, Ayşe Hatun’un, "Kırıcan mı Belimi?" parçasının düzenlemelerini de yaptığı için önceden tanıyordu onu. Tanıştık. Kafalarımız da uyuşunca "Hey DJ"i yorumladık birlikte.
- Son klibin "Bir Gün"le daha çok tanındığını düşünüyor musun?
Her yeni klip elbette ki daha çok tanınmamı sağlıyor. "Bir Gün" yaşanarak yazılmış bir şarkı. Yaşamadan yazamıyorum. Geçirdiğim bir eğlence gecesini, yaşadığım bir aşk hikayesini mutlaka ve acilen kağıda dökmem gerekiyor. Ondan sonra da düzenlemesi yapılıyor ve ortaya şarkı çıkıyor. Ama benim şarkılarımda politik mesaj yok!
- Türkiye’de yapılan R&B müziği nasıl değerlendiriyorsun?
Bugüne dek yapılan çalışmaların tutmadığını düşünüyorum. Hala 50 Cent’in albümü, aynı müziği yapan bir Türk’ten daha çok satıyor. Ama Amerika’dan çıkmış bir şeyi alıp Türkleştirmeye de karşıyım. Ben de kaliteli R&B yapabilirim!
- Senin diğerlerinden farkın ne olacak peki?
Sesime ve güçlü sound’uma güveniyorum.
- ABD’nin müziğini Türkçeleştirmeye karşısın ama klibin tıpkı onların kliplerine benziyor.
Siyahlar da yaşadıklarını anlatıyorlar kliplerinde. 50 Cent zamanında yaşadıklarını zaten anlatmış şarkılarında. Şimdi zengin ve hayatının bu şeklini anlatıyor. Kliplerinde de buna yer veriyor.
- Sen o kadar lüks içinde mi yaşıyorsun?
Ben de lüksü severim. Ama kaliteli lüksü severim. Tabii ki her şeyin para olmadığını biliyorum. Üstelik ben param olmadan da Dom Perignon içebiliyordum.
- Nasıl oluyor bu?
Tamamen sosyallikle alakalı bir şey. Tanıdığın insanlar sayesinde her türlü şeyi yaşama imkanın oluyor.
BAY AÅžK UZMANI
Doktoruma aşık oldum!
BEREN: Ben 17 yaşındayım. Birinden hoşlanıyorum. Ama bu kişi doktor. Anladığım kadarıyla o da benden hoşlanıyor. Tam olarak anlamak için ne yapmalıyım? Artık dayanamıyorum çünkü.
BAY AÅžK UZMANI: Doktorun yaşı senden çok büyüktür. Ãœstelik sana yakın davranışlarını yanlış anlamış olabilirsin. Yaşıtın biriyle ilgilenmeyi dene. Böylece ortak konunuz daha fazla olur; dersler, müzik, dans...Â
AJANDA
6 MART
Eğer piyano ezgilerini dinlemeyi seviyorsan, bu resital tam sana göre! CRR Konser Salonu’ndaki İdil Biret Piyano Resitali kaçmaz!
9 MART
Bülent Ortaçgil şarkılarını bilmeyen var mı? Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’ndeki konsere gitmeyi unutma!
10 MART
Hande Yener, son albümünden şarkılarını Türker İnanoğlu Maslak Show Center’da seslendirecek.
Transparan krizi
UTANDIRAN ANLAR
Normalde önemli modacıların defilelerinde transparan giyerim. Ama bir keresinde bir jean firmasının defilesinde transparan giydim. Çok kaliteli bir defile olduğu için transparan teklifini kabul etmiştim. Fakat o defile sırasında birden bire çok utandığımı hissettim. Yani ilk defa böyle bir şey olmuştu. Sonra baktım ki, olur olmaz her şeyde transparan giyiliyor. Hiçbir özelliği kalmadı. Tüm bunlardan sıkıldım. Ancak o gün utandığım kadar utandığımı hiç hatırlamıyorum.