Güncelleme Tarihi:
“Külekbaş Ali, Uzunşase Osman, Ayı Mehmet, Dozer Cemil, Fil Hüseyin, Telefon Ahmet, İngiliz Yaşar, Topluiğne Osman, Sülük İsmail, Pırasabıyık Ali, Tahtabacak Muzaffer, Kuş Meryem, Tank İsmail, Portatif Haluk, Anten Ahmet, Tencerebaşlı kel Sami, Kulak Ali, Pembe Fadime, Bıyıklı Asiye, Çolak İdris, Parmaksız Nazım, Tersbacak Zehra, Tekkanat İsmail, Kambur Ahmet, Kör Cemil, Bisiklet Yusuf, Ford Osman, Patapat Süleyman, Pilli Erol, Pire Yılmaz, Zilli Osman, Güveç İbrahim, Lapacı Fadime, Lelipop Servet, Makarna Mehmet, Cıkcık Sabire, Annaymisun (anlıyor musun?) Nihat, Şabayim (şey yapayım) Gülizar, Sidikçi Ahmet, Netcuk (ne edeceğiz?) Hasan, Briyantin Enver, Foter Osman, Kasap Murat, Kont Fahri, Prens Muttalip, Berbat Niyazi, Panço Mehmet, Süslü Osman, Ringo Kazım, Gargara Asiye, Geveze Halil, Lavlav Mustafa, İmam Kenan, Gavur Yusuf, Rus Mehmet, Akrep Celal, Bulaşık Ahmet, Çete Salih, Kanser Osman, Muzuk Veysel, Aksi Nihat...
Gudukli Ahmet, Piç Yakup, Çamur Şevket, İblis Metin, Köstebek Niyazi, Pislik Zeki, Çatal Ayşe, Maraz Ali, Yanuk Nihat, Cameş Ali, Avanta Kemal, Kelebek Ercan, Ballıbakla Kemal, Jandarma Fadime, Müftü Remziye, Çorbacı Ahmet, Kainat Mehmet, Pamukdede Kadir, Azrail Ali, Buzak Hasan, Hostes Ali, İğneci Ahmet, Lokmanhekim Ahmet, Mobil Osman, Muamele Zeki, Sellektör Sinan, Sıfırcı Behiye, Düttürü İsmail, Kıvırzıvır İbrahim, Gama Hasan, Guduk Reyhan, Karga Kenan, Kılıç Yusuf, Tabanca Temel”
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyat Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Mevhibe Coşar, kişi adlarının, filoloji, dil bilimi, kültür, tarih ve halk bilimi çalışmaları açısından önem taşıdığını belirterek, “Kişi adlarının bir türü olarak lakaplar, öz adlar gibi üzerinde dikkatle durulmaya değer” dedi.
Kişilerin öz adlarının dinin, kanunların ve törelerin yetkili kıldığı kişiler tarafından ve üzerinde düşünülerek verilen adlar olduğunu ifade eden Coşar, “Lakaplar ise çoğunlukla kişiden kaynaklanan nedenlerle verilir. Lakaplar kişiyi kendi adından ayrı olarak tanıtan, sonradan konan ve onun belirgin bir özelliğini gösteren adlardır” diye konuştu.
TRABZON'DA LAKAP KULLANMA ÇOK YAYGIN
Coşar, lakapların veriliş sebeplerine bakıldığında, lakap alana ait kişilik özelliklerinin asıl kaynak olduğunun görüldüğüne dikkati çekerek, şöyle devam etti:
“Kişinin tutum ve davranışları, karakter özellikleri, mizacı, fiziki görünüşü, yaşama biçimi, özel zevkleri ve yeteneklerini karşılayan veya çağrıştıran türlü isim ve sıfatlar, ona lakap olabilmektedir. Aynı zamanda, kişinin doğrudan karakter özelliklerinin yanı sıra mesleğine, başından geçen bir olaya, memleketine ve ailesine ait dikkat çeken özellikleri gösteren kelimeler de lakap olarak verilebilmektedir.”
Mevhibe Coşar, Trabzon'da kullanılan lakapların, insanların hayatla, birbiriyle sıkı ilişkilerinin olduğunu, gözlem ve değerlendirme gücünün zenginliğini, lakap verirken seçtikleri kelimelerin niteliği ve benzetmelerde yöneldikleri noktalar itibariyle de mizahi yaklaşımı öne çıkardıklarını gösterdiğini söyledi.
Halkın sevdiği ya da sevmediği insanlara lakap verirken eğlenmeyi, espriyi öne çıkardığına işaret eden Coşar, şöyle devam etti:
“Olumsuz özellikleri zaman zaman kinaye ile dile getirmeleri, küfürbaz birine (hoca), dini duyguları zayıf birine (imam), pasaklı özensiz birine (çiçek), lakabı vermeleri bu sebepledir. Trabzon'da lakap kullanma çok yaygındır.”