Güncelleme Tarihi:
Tiyatro tutkunuzu biliyoruz. Oyunname bir kaynak kitap gibi. Siz de bunu mu hedeflemiştiniz?
- Çok doğru. İzlediğim oyunlardan, Avrupa tiyatrosundaki değişimi anlamaya çalışan; değişimin ortaya çıkardığı farkı yansıtan bir kaynak kitap gerekliydi sanki. Bu boşluğu doldurmak için yola çıktım. Bu yolculuğun sonunda ‘Oyunname’ çıktı ortaya.Kitap kendini yazdı diyebilirim. Bazen derler ya kalem yazar; bunda da sanki tiyatronun perdesi kalemin ucuna dolandı.
Kaç oyun izlediniz?
- Kırk yıllık bir tiyatro seyircisiyim. Türkiye’de ve çeşitli ülkelerde yılda en az 40 oyun seyrederim. Bugüne dek yaklaşık 2 bine yakın oyun izledim. Festivallerde, bir haftada 20 oyun izlediğim oldu. Tiyatroda geçirdiğim o büyülü akşamın zihnimde canlı kalması için, her oyundan sonra kendime bir mektup yazdım. Bir anlamda bir ‘Oyunname’ gönderdim. Kitabın ismi de buradan çıktı.
Ne kadar zamanda yazdınız?
- Yedi yıllık bir çabayla yazdım bu kitabı. Bazı oyunları birkaç kez izledim. Sadece izlemekle kalmadım, büyük bir kısmının metinlerini de okudum; oyunların ele aldığı konular üstüne araştırmalar ve denemeler okudum.
Kaçını kitabınıza yansıttınız?
- Doğrusunu söylemek gerekirse, ‘Oyunname’yi yazmaktan çok, oyunlar arasından seçim yapmak beni zorladı. Bir yöntem izlemeye karar verdim. Çeşitli başlıklarla yazılarımı bölümlere ayırdım. Eric Emmanuel Schmitt, Florian Zeller, Woody Allen, John Malkovich, Harold Pinter gibi çağdaş dramaturgların oyunları bölümü, popüler şarkıcılardan tiyatro sahnesine reverans bölümü, beyaz-perdeden tiyatro perdesine uzanan rüya bölümü ve festival rüzgârları bölümü gibi. Oyunname’ye böylece 189 oyunu sığdırabildim.
Kitapta Türk tiyatrosundan örnekler yok. Keşke olsaydı dediğiniz oyunlar var mıydı?
- Türk tiyatrosuyla ilgili örneklere yer vermeme sebebini önsözümde açıkladım. Ama seyrettiğim ve yazdığım oyunları, tiyatrocuların takip edip o oyunlarla ilgilenmesi, sözünü ettiğim oyunların büyük bir kısmının tiyatroların repertuvarına girmesi beni çok mutlu etti. Çünkü herkes yurtdışında oyunları izleyemiyor, ama kitapta sözünü ettiklerimi merak edip bunların metinlerini arayıp bulmaları, internette araştırma yapmaları ve Oyunname’nin yolu aydınlatan bir el feneri olması beni sevindirecektir. Bu kadar değil, ikinci kitabımı da müzikaller üzerine yazacağım.