Tesettürlü kadınlar beni örnek almasın

Güncelleme Tarihi:

Tesettürlü kadınlar beni örnek almasın
Oluşturulma Tarihi: Nisan 01, 2011 01:00

Almanya doğumlu Özlem Ay, söz ve besteleri kendisine ait şarkılardan bir albüm hazırladı. “İtibar” adlı bu albümle müzik dünyasına adım atan ve “türbanlı popçu” diye anılan genç şarkıcı, türban önyargısını kıracağını ama tesettürlü kadınların kendisini örnek almamasını söylüyor.

Haberin Devamı

Albüm çıkarmak istediğinizde, ailenizden herhangi bir tepki gördünüz mü?   

- Aslında ben biraz utangacım, ailem “Sende kabiliyet var, yapabilirsin” diyerek beni destekledi. Zaten onların desteği olmasa, bırakın albüm çıkarmayı şarkı bile söyleyemezdim. Biz dört kardeşiz; iki erkek, iki kız. Benim ailem öyle bir aile ki, biz büyürken kardeşler arasında hiçbir ayrım yapmadılar. Erkeklerin yapabileceği şeyi ben de yapabiliyordum mesela, bu açıdan hiç kısıtlanmadım.

Tesettüre girdiğinizde kaç yaşındaydınız? 

- Tesettürlü değilim, türbanlıyım. 11 yaşındayken türban takmaya başladım. Tesettürlü bayan daha farklıdır. Ben hiçbir zaman “Tesettürlüyüm” demem zaten. Sadece başımı bağlıyorum, o da kendi inancıma göre.

Aileniz mi istedi başınızı örtmenizi?  

- Hayır, bu konuda ailemin bir baskısı olmadı, ben kendi isteğimle başımı örttüm. Annem de kapalı ama kız kardeşim açık. Beşinci sınıfa başlarken, arkadaşlarımla “Şimdi kapandık kapandık, sonra kapanamayız” dedik, öyle kapandık.

Aileniz nasıl karşıladı bu kararınızı?

- İlk başta korktular. Çünkü Almanya’da yaşıyorduk ve kapalılar orada zorluk çekiyordu, hor görülüyorlardı. Staj yeri bile bulamıyorlardı. Sonradan farklılaştı ama, şimdi öyle bir baskı yok.

ALKOLLÜ YERDE SAHNEYE ÇIKMAM

“Türbanlılara olan önyargıyı kırmak istiyorum” demişsiniz. Size karşı nasıl bir önyargı var ve siz bunu nasıl kıracaksınız?

- İlk bakışta insanlar başörtüyü kullandığımı düşünüyor. Başı örtülü hanımları kirletmek istediğimi söyleyenler oluyor. Polemik yaratmak istediğimi de düşünenler olabilir ama olay öyle değil. Ben küçüklüğümden beri kapalıyım ve kapalı olanların da bir şeyler yapabileceğini göstermek istiyorum. Kapalı birini gördüklerinde “Aman o eve gitsin, temizlik yapsın. Ne işi olur müzikle?” diyorlar. Ben müziği çok seviyorum, 15 yaşında sahneye çıkmaya başladım, 10 senedir şarkı söylüyorum. Bir insan bir iş yapıyorsa, en iyisini yapmaya çalışmalı. Ben de öyle yaptım ve müziğimi sevenlerin çok olduğunu gördüm. Onlara en güzel şeyi sunmak için de bu albümü yapmaya karar verdim.

Sahneye çıktığınızda nasıl tepkiler alıyorsunuz?

- Almanya’da hiç kötü tepki almadım. Hatta beni gördükten sonra benim tarzımda başını bağlamaya başlayanlar bile oldu orada.

Bar, gece kulübü gibi yerlerde mi sahneye çıkıyorsunuz?

- Alkollü yerlerde sahneye çıkmıyorum. Alkollü ortamlarda bulunmayı sevmiyorum. Ailemde de alkol kullanan yok. Öyle bir yerde sahne alırsam nasıl tepki alacağımı da bilmiyorum...

DİN KONULARI BENİ AŞAR

Albümü hazırlama sürecinde başınızı açmanızı isteyen oldu mu? Ya da klip çekeceğinizde sizden farklı giyinmenizi istediler mi?

- Hiçbir şey olmadı. Ona ben de şaşırdım zaten. Beni görenler “Güzelmiş. Ayrı bir tarz, farklı bir görünüm. Niye olmasın?” diyor. Bugüne kadar hep güzel tepkiler aldım. Korkum, bundan sonra kötü tepkiler almak. Alacağımı da biliyorum aslında... Ama ben buyum ve kendimi olduğum gibi göstermek istiyorum. Ben kendimi böyle rahat hissediyorum. Eleştiri gelecek diye açılmam.

Muhafazakâr kesimden eleştiriler geliyor mu?

- O kesimden zaten eleştiri geliyordu...

Başı kapalı olanlardan makyaj, parfüm gibi dikkat çekici her şeyden uzak durmaları beklenir. Siz makyaj yapıyorsunuz ama...

- Bunlar günahsa, açıklar için de günahtır. Ama kapalı kızlarda daha çok göze batıyor tabii... Benim sesim de zaten haram sayılıyor ama ben dini tartışmıyorum. Tartışmak da istemem. Din konuları beni aşar. Ben manevi değerlerimden dolayı başımı kapattım, açılmayı da hiç düşünmedim. Açık kadınlara da karşı değilim ama dediğim gibi ben böyle mutluyum. Bizler de bu dünyada yaşıyoruz ve bu dünyaya bir yerden ayak basmak zorundayız. Hem bu dünyayı hem de öbür dünyayı düşünüyorum kendimce diyebilirim.

ERKEK DANSÇILAR YÖNETMENİN HEDİYESİ

Kapalı kadınlara örnek olacağınızı, onlara cesaret vereceğinizi düşünüyor musunuz?

- Tesettürlü kadınlar benim görüntümü örnek almasın.

Neden?

- Çünkü onlar tesettürlü, dini tam yaşayan insanlar.

E siz dini yarım mı yaşıyorsunuz?

- Ben kendimce yaşıyorum. Ben bu kadar sunabiliyorum... Tabii ki isterim beni örnek almalarını. Beni müzik anlamında örnek alsınlar, kendilerini kısıtlamasınlar, bunları isterim.

İlk klibinizi çektiniz. Klipte iki erkek dansçı var ama geri plandalar. Böyle olmasını siz mi istediniz?

- Görüntüm öyle olmasa da ben biraz uçuk kaçığımdır. Bende araba hastalığı vardır mesela. Hep çekeceğim klibin arabalarla ilgili olmasını isterdim. İlk klibim “Selam Ver”de bunu yaptım. Açıkçası dansçı olmayacaktı. Dansçılar yönetmenin hediyesi oldu diyebilirim. Klibe bir renk getirmesi açısından dansçıların olmasını uygun gördü.

İSMAİL YK’YI ÖRNEK ALIYORUM

“Türbanlı popçu” diye çıkış yaptınız ama albümünüzde poptan farklı müzik türleri de var değil mi?

- Pop da var, arabesk de.

Peki, nasıl tanımlıyorsunuz yaptığınız müziği?

- Her tarzda müzik yapıyorum, illa bir türde olsun gibi bir takıntım yok. Zaten albümü dinleyenler tarzımı anlayacaktır. Pop ve arabeskin dışında fantezi ve hip hop da var albümümde.

Tarzınızı, yurtdışında yaşayan diğer Türk şarkıcılara benzetiyor musunuz? Mesela İsmail YK ile sizin müziğiniz benziyor mu?

- Evet, benzetiyorum. İsmail YK ile tarzımız da benziyor. Sevdiğim sanatçılardan birisi kendisi. Aranjelerini, bestelerini örnek aldığım isimlerden.

Başka kimler var örnek aldığınız?

- Zara var. Duruşunu ve sesini çok seviyorum.

Yabancı müzisyenlerden kimleri dinlersiniz?

- Dinlediğim yabancı şarkıcı yok. Beyonce ve Justin Timberlake’in şarkılarını dinlerim ama çok da takip etmem yabancıları.

Haberin Devamı

GURBETÇİ YAKIŞTIRMASI ESKİLERDE KALDI

Size uygun görülen “Türbanlı popçu” ifadesine “gurbetçi” sıfatı da eklenir mi sizce?

- Ben kendimi gurbetçi olarak görmüyorum. Çünkü Almanya’da doğup büyümüş olmama rağmen Almanca değil, Türkçe şarkılar yazıyorum. Türkiye’ye her sene geliyorum. “Gurbetçi” yakıştırması artık eskilerde kaldı gibi geliyor bana. Bir de dışlanmış gibi oluyor öyle söylenince. Ben kendimi dışlanmış gibi hissetmiyorum.

Almanca şarkılardan oluşan bir albüm yapmak istemez misiniz?

- Hiç düşünmedim. Türkçe’yi seviyorum çünkü.

Haberin Devamı

HABERLERİ PEK TAKİP ETMİYORUM

“Türban açılımı” hakkında ne düşünüyorsunuz?

- Ben politikayla fazla ilgilenmiyorum. Haberleri de pek takip etmiyorum. Politik konulara fazla girmek istemiyorum.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!