Teröre karşı kırmızı barış güvercini
Güncelleme Tarihi:
Simla YERLİKAYA
Oluşturulma Tarihi: Ekim 20, 2007 00:00
Sibel Horada (27), HSBC’nin düzenlediği "Barış ve Dostluk" temalı heykel yarışmasını kanatlarını açmış güvercin şeklindeki heykeli ile kazandı. Fakat heykelin özelliği sadece bir açıdan bakıldığında barış güvercini şeklinde görülmesi. Başka açılardan baktıkça, heykeldeki güvercin formu da bozuluyor ve iç içe geçmiş bir takım şekillere, kaosa dönüşüyor, yani dünyanın her zamanki haline.
Bu tasarımda, Sibel Horada’nın "Neden dünyada kalıcı barışı sağlayamıyoruz?" sorusuna verdiği cevap var: "Barış aslında dünyanın doğal hali değil. Ve barış yapmak, savaşmaktan daha zor. Burada barış imgesini görebilmek için seyircinin heykel etrafında yürümesi, bedensel bir çaba sarf etmesi gerekiyor. Gerçek hayatta barışı oluşturmak için de böyle bir çaba gerekiyor; başka açılardan bakabilmeyi öğrenmek."
150 ESER ARASINDAN
Barış heykelinin hikayesi, dört yıl önceye, İstanbul’da beş gün arayla önce iki sinagoga, sonra da Levent’teki HSBC binasıyla Galatasaray’daki İngiliz Başkonsolosluğu’na yapılan terör saldırılarıyla başlıyor. O zamanki genel müdürlük binasının önünde patlayan bomba nedeniyle çalışanları arasında da üç kişiyi kaybeden HSBC, tüm hayatını yitirenleri anmak için Barış ve Dostluk konulu bir heykel yarışması düzenledi. 35 yaş altındaki heykeltıraşlar için düzenlenen yarışmaya, Türkiye’nin farklı yerlerinden 150’den fazla eser katıldı. Yarışmada birinciliği Sibel Horada aldı.
Sibel Horada, Robert Kolej mezunu. Çocukken en sevdiği oyun hamurlara şekil vermek. 12 yaşında İrfan Korkmazlar’ın atölyesine girerek bu alana ilk adımını atıyor. Liseden sonra ABD’de Brown Üniversitesi’nde görsel sanatlar eğitimi görüyor. Robert Kolej mezunu birinin heykeltıraş olmaya karar vermesi, eş dost arasında şaşkınlık yaratıyor. "Vah, vah! Nereden nereye!" gibi tepkiler bile alıyor. Ama bunları şimdi neşeyle anlatıyor ve HSBC’den aldığı ödülün durumu bayağı değiştirdiğini söylüyor: "Bu tepkilerle başa çıkmak hiç kolay olmadı. Bir noktada fark ettim ki, yaşamam, yemek yemem, ev tutmam lazım. Önce tasarımcı olarak çalıştım. Ama istediğim başka bir şey varken, başka bir şey yapacağım diye kendimi zorlamamın sonuç vermediğini gördüm, heykele geri döndüm."
Sibel Horada’nın şimdi İstanbul’da bir atölyesi var. Türkiye’de bir heykeltıraş olarak yaşamanın başlarda çok zor olduğunu ama düzlüğe çıktıktan sonra her şeyin güzelleştiğini söylüyor.
HSBC’nin yarışmasında birinciliği alan ve kendisine 50 bin YTL ödül getiren heykelin fikri 5 yıldır aklındaymış. "Üç boyutta bozulan bir heykel yapmak istiyordum, hatta tavandan misinalar sarkıtarak deneme yapardım. Bu heykeli tasarlarken, 3D programlar kullandım. Tek bakışta algılanacak, alışılmış bir barış anıtı yapmak istemedim. etrafında dolaştıkça ortaya koyduğum o barış imgesi bozulsun istedim. Niye barış sağlanamıyor? Belki aslında asıl yapmamız gereken, pozisyonumuzu, yani nerede durduğumuzu, nereden baktığımızı sorgulamak. Bu yüzden bu heykelde barışı görebilmek için seyircinin başka bir yere gitmesi, bir çaba sarf etmesi gerekiyor."
Heykelin yapım aşamasına daha yeni geçiliyor. Yüksekliği 6 metreye yakın olacak, rengi ise kırmızı. Bu renk hem seçilen malzeme hem de mekan ile alakalı. Bir de Sibel Horada’ya göre, kırmızı bir çizgi her zaman kendini belli eder. Heykel kasım ayında HSBC’nin Esentepe’deki binalarının girişine yerleştirilecek ve devamlı orada kalacak.
150 ESER ARASINDAN
Barış heykelinin hikayesi, dört yıl önceye, İstanbul’da beş gün arayla önce iki sinagoga, sonra da Levent’teki HSBC binasıyla Galatasaray’daki İngiliz Başkonsolosluğu’na yapılan terör saldırılarıyla başlıyor. O zamanki genel müdürlük binasının önünde patlayan bomba nedeniyle çalışanları arasında da üç kişiyi kaybeden HSBC, tüm hayatını yitirenleri anmak için Barış ve Dostluk konulu bir heykel yarışması düzenledi. 35 yaş altındaki heykeltıraşlar için düzenlenen yarışmaya, Türkiye’nin farklı yerlerinden 150’den fazla eser katıldı. Yarışmada birinciliği Sibel Horada aldı.
Sibel Horada, Robert Kolej mezunu. Çocukken en sevdiği oyun hamurlara şekil vermek. 12 yaşında İrfan Korkmazlar’ın atölyesine girerek bu alana ilk adımını atıyor. Liseden sonra ABD’de Brown Üniversitesi’nde görsel sanatlar eğitimi görüyor. Robert Kolej mezunu birinin heykeltıraş olmaya karar vermesi, eş dost arasında şaşkınlık yaratıyor. "Vah, vah! Nereden nereye!" gibi tepkiler bile alıyor. Ama bunları şimdi neşeyle anlatıyor ve HSBC’den aldığı ödülün durumu bayağı değiştirdiğini söylüyor: "Bu tepkilerle başa çıkmak hiç kolay olmadı. Bir noktada fark ettim ki, yaşamam, yemek yemem, ev tutmam lazım. Önce tasarımcı olarak çalıştım. Ama istediğim başka bir şey varken, başka bir şey yapacağım diye kendimi zorlamamın sonuç vermediğini gördüm, heykele geri döndüm."
Sibel Horada’nın şimdi İstanbul’da bir atölyesi var. Türkiye’de bir heykeltıraş olarak yaşamanın başlarda çok zor olduğunu ama düzlüğe çıktıktan sonra her şeyin güzelleştiğini söylüyor.
HSBC’nin yarışmasında birinciliği alan ve kendisine 50 bin YTL ödül getiren heykelin fikri 5 yıldır aklındaymış. "Üç boyutta bozulan bir heykel yapmak istiyordum, hatta tavandan misinalar sarkıtarak deneme yapardım. Bu heykeli tasarlarken, 3D programlar kullandım. Tek bakışta algılanacak, alışılmış bir barış anıtı yapmak istemedim. etrafında dolaştıkça ortaya koyduğum o barış imgesi bozulsun istedim. Niye barış sağlanamıyor? Belki aslında asıl yapmamız gereken, pozisyonumuzu, yani nerede durduğumuzu, nereden baktığımızı sorgulamak. Bu yüzden bu heykelde barışı görebilmek için seyircinin başka bir yere gitmesi, bir çaba sarf etmesi gerekiyor."
Heykelin yapım aşamasına daha yeni geçiliyor. Yüksekliği 6 metreye yakın olacak, rengi ise kırmızı. Bu renk hem seçilen malzeme hem de mekan ile alakalı. Bir de Sibel Horada’ya göre, kırmızı bir çizgi her zaman kendini belli eder. Heykel kasım ayında HSBC’nin Esentepe’deki binalarının girişine yerleştirilecek ve devamlı orada kalacak.