Teoman’la düet yapmak istiyorum

Seçkin Piriler fotoğrafları

İki yıldır, Duman grubunun solisti Kaan Tangöze ile birlikte olan Seçkin Piriler, bu ilişkiyi bozmaya kimsenin gücünün yetmeyeceğini söyledi. Seçkin Piriler, "Kaan benim sevgilim. Ama iki yıldır birlikte kimseye röportaj ya da özel fotoğraf vermedik. Reklamdan ve gözlerden uzak, mutlu bir aşk yaşıyorum. Kimsenin bunu bozmasına ve yıpratmasına izin vermiyoruz" dedi.
Mankenliğin yanı sıra oyunculuk ve sunuculuk yapan Seçkin Piriler, Kelebek’e iş ve aşk hayatına dair samimi

açıklamalarda bulundu. Yıllar önce "Kırmızı Pabuçlar" adını taşıyan bir albüm yaptığını hatırlatan Piriler, "Şarkıcılık konusunda hevesim kursağımda kaldı. Müzikle er geç yolum tekrar kesişecek. Beğendiğim bir sanatçı olan Teoman’la düet yapmak istiyorum" dedi.

Meslek hayatınıza kısa sürede birçok şey sığdırdınız...

- Evet, Beymen’in defile kadrosundaydım. Ayrıca, Marks&Spencer, Vakko, Dice Kayek, Dona Karan gibi markaların defilelerinde görev alıyordum. Okan Bayülgen ile Hazır Kart reklamında, Relax sakız reklamında, gazete reklamlarında kamera karşısına geçtim. İlk canlı yayın tecrübem "Klip 95" adlı program oldu. Ayrıca "Cinecinema" programını da sunmaya başlayınca bir anda ulusal kanallarda dört tane programım oldu. Birçok markanın kataloglardaki yüzü oldum. Kenan Doğulu’nun "Kime Ne", Rafet El Roman’ın "Bugün Anladım" ve Rober Hatemo’nun "Tanrım" şarkılarının kliblerinde rol aldım. O dönemde Number One TV’de hafta içi her gün müzik programı yapmaya başlamıştım. Son olarak "Çılgın Dersane" ve "Hababam Sınıfı" sinema filmlerinde oynadım.

Birçok mankenin podyumu bırakıp başka alanlara yöneldiğine tanık oluyoruz. Podyumda yaprak dökümü mü yaşanıyor?

- Bazı mankenler podyumdan kopup yeni oluşumlar içine girmeye başladılar. Ebru Şallı, Demet Şener, Doğa Bekleriz evlendi. Çağla Şıkel, Nefise Karatay, Didem Taslan televizyonu seçti. Asuman Krause ve Ebru Destan tercihlerini şarkıcılıktan yana kullandılar. Sanki mankenlikten kaçış var. Ama benim yaşım genç. İşimi de çok seviyorum. Bırakmayı düşünmedim. Evlensem dahi işimi bırakacağımı sanmıyorum.

Yeni televizyon projenizde partneriniz Okan Karacan. İkili olma fikri zor bir tercih değil mi?

- Okan Karacan ile uzun yıllardır tanışıyoruz. Geçen yıl gişe rekorlarına imza atan "Çılgın Dersane" filmi için 45 gün boyunca aynı setteydik. İstanbul’a gelince ortak menajerimiz Emre Akova’nın projesi için kolları sıvadık. İkili

olarak iyi anlaşıyoruz. İnsanlar aynı şeylerden bıktılar. Kendime bir çıkış yolu, bir alternatif arıyordum. Hangi kanalı açsam aynı kişileri görüyordum ve bu diğer insanlar gibi beni de rahatsız ediyordu. Ekranda ne kadar görünürseniz, polemik yaratırsanız o kadar çok para kazanırsınız diye bir şey yok. Önemli olan doğru zamanda, doğru yerde olmak. Yaratmadığın ve üretmediğin zaman kaybolmaya mahkumsun. Yeni projemizde aldığımız paranın hakkını sonuna kadar vereceğiz.

GÖZLERDEN UZAK, MUTLU BİR AŞK YAŞIYORUZ

 Teoman’la düet yapmak istediğiniz doğru mu?

- Yıllar önce "Kırmızı Pabuçlar" diye bir albüm çalışmam olmuştu. Hevesim kursağımda kalmıştı. Müzikle inanılmaz ilgiliyim. Bütün gün şarkı söylerim. Şarkı söylemeyi çok seviyorum. Teoman da beğendiğim bir şarkıcı. Kaan’ın (Tangöze) da arkadaşı. Bir yıl öncenin konusu ama yeni gündeme geldi. Sıcak bir gelişme. Müzikle er veya geç yolum tekrar kesişecek. Buna inanıyorum.

Yaşlaşık iki yıldır Duman grubunun solisti Kaan Tangöze ile birliktesiniz. Duman konserlerine gidip arkadaşlarınızla medyaya poz vermeniz zaman zaman eleştiriliyor. Bu konuda neler söyleyeceksiniz?

- Şöhretler dünyasında eleştiri olmazsa olmaz zaten. Kaan benim sevgilim. Ama ben Duman konserlerine Kaan’la birlikte olmadan önce de gidiyor, aynı fotoğrafları çektiriyordum. Bu tür eleştirileri kabul etmiyorum. Çünkü küçük yaştan beri bu sektörün içindeyim ve medyanın suçlamalarına alışığım. Dert etmiyorum. Gülüp geçiyorum. İki yılda Kaan’la birlikte kimseye röportaj, özel fotoğraf veya açıklama yapmadık. Reklamdan ve gözlerden uzak, mutlu bir aşk yaşıyorum. Kimsenin bunu bozmasına ve yıpratmasına izin vermiyoruz.

Hayat bana istediğim her şeyi verdi

Hayattan beklentileriniz neler?

 Hayat bana istediğim her şeyi verdi. Çok fazla üzülmedim. Çok keyifli, eğlenceli ve pozitif bakan bir insanım. Devamlı

gülümserim. Konuşmayı çok severim. Sadık bir sevgili, iyi bir çocuk, ticari ahlakı olan, kendi halinde Seçkin’im. Kimseyi üzmek istemem. Güzel, çok güzel günler beni bekliyor. Çünkü bunu fazlasıyla hak ediyorum.

10 Numara geliyor

Sunucu Okan Karacan ile birlikte "10 Numara" adında yeni bir televizyon projeniz var. Biraz bahseder misiniz?

- Evet, çıkış noktamız 1980’li yıllara damgasını vuran, televizyonun tek kanallı olduğu, kabarelerle insanların eğlendiği Mehmet Ali Erbil-Çiğdem Tunç şovu. Programın içinde espriler, fıkralar, atışmalar, konuklara takılmalar, şarkı, türkü, dans var. Yani kısacası şov... İçinde yok yok. Bunu günümüze uyarladık. Kendi özelliklerimizi de göz önünde bulundurarak süresi, esprileri bizim kontrolümüzde olan kimi zaman 2 buçuk saat, kimi zaman 30 dakika süren tiyatro gösterisi, stand-up tadında bir içerik oluşturduk. Sahnede belli bir hikaye yok. Doğaçlama gelişiyor her şey. Adını da "10 Numara" koyduk. Program için şu anda birçok TV kanalıyla görüşüyoruz. Yeni bir ikili olmamıza rağmen gördüğümüz ilgiden mutluyuz.