Güncelleme Tarihi:
◊ “Sevda Mecburi İstikamet”, 6 Ocak’ta vizyona giriyor. Duygusal bir film geliyor. Öncelikle sizden dinleyelim filmin hikâyesini...
- Selçuk Yöntem: İzleyici bu filmi seyrettiği zaman beklediğiyle değil, gördüğüyle bir anlam kazandıracak kendisine, hissiyatına. Çünkü bu film, esasında anlatılmaz bir film niteliğinde bana göre. Çağan Irmak çok güzel bir senaryo yazmış. O yüzden bu konuda benim söyleyeceğim tek şey; bu film, izledikten sonra değerlendirilebilecek bir film.
- Selin Şekerci: Yıllar sonra aynı yolda yürümek zorunda olup tekrar bir araya gelen baba ve kızın hikâyesini izleyeceğiz. O yol zorlu, virajlı, bazen ağaçlı, güneşli ve çok çetin. Bu yolculukta birbirlerini baştan tanımalarına, aralarındaki bağ kurma çabasına şahit olacağız.
◊ Selçuk Bey, canlandırdığınız Selim Erensoylu karakteri de bir oyuncu. Selim’le nasıl bir bağ kurdunuz?
- Selçuk Yöntem: Esasında Selim Erensoylu bütün aktörlerin hayatına birer nokta atışı yapan bir karakter. Çünkü her aktörün kendi yaşamında, geçmişinden geldiği güne kadar olan değerler vardır. Bazıları çok mutlu sonla, bazıları çok hüzünlü, bazıları hem hüzünlü hem mutlu sonla biten değerler bunlar. Ama Çağan bunu başlangıç, gelişim, doruk noktası ve bitiş olarak iyi değerlendirmiş. O yüzden her aktörün hayatında Selim Erensoylu’nun yaşadığından bir tat var diyebiliriz.
◊ Selin Hanım siz de bize Suna’yı anlatır mısınız?
- Selin Şekerci: Suna, adı gibi bir kuş. Öyle kendine has bir kız ki... Spektrumu onu farklı yapmış olsa da diğer çocuklardan, benim gördüğüm o bir hediye. Suna kuşu gibi diğerlerinden farklı. Hem zarif hem aykırı. Anlatmak istemem Suna’yı, izlemesini isterim izleyicinin. Şöyle geldi bu karakter; Çağan Hoca’nın bu projeye ne kadar uzun zamandır kafa patlattığını ve istediğini biliyordum zaten. Ama bu süreçte ben başka bir işle anlaşmıştım. Benimmiş ki Suna, diğer iş iptal oldu ve Çağan Irmak beni arayıp “Hadi gel, burada bir hayır var, bu yolda beraber yürüyelim” dedi. Çok korktum. Az zamanım vardı ama herkes bana öyle bir destek oldu ki şimdi buradayız.
GÜNLER GEÇTİKÇE HEM BİZ BABA-KIZ OLDUK HEM DE SUNA İLE SELİM
◊ Beraber sahneleriniz nasıl geçti?
- Selçuk Yöntem: Ben bir kız babası olarak kızımla bugüne kadar çok güzel değerlerle, çok güzel gelişmelerle bir birliktelik kurdum. Ama Selim Erensoylu’nun kızıyla ilişkisinin farklı bir boyutu var. Kızıyla ilişkisindeki bazı yaşamsal nedenlerin üzerine gidip, onun hüznünü yaşayan bir karakter Selim Erensoylu.
- Selin Şekerci: Beraber sahnelerimiz mükemmeldi, mükemmel. Aslında çok da yabancı değiliz böyle bir ilişkiye gerçekten. Farklılıkları onları başka bir yere sürüklemiyor. Harlı baba-kız sancıları da görüyoruz ama deyim yerindeyse baştan tanışmak gibi bir şey birbirleriyle. Yorumlama kısmı organik gelişti. Önce biz tanıştık gerçekten Selçuk Abi’yle. Günler geçtikçe de hem biz baba-kız olduk, hem Suna ile Selim.
◊ Sizin babanızla ilişkiniz nasıldı?
- Selçuk Yöntem: Benim babamla ilişkim çok güzeldi, bunu defalarca da söyledim. Beni ilk defa baleye, operaya, tiyatroya babam götürmüştür ve senfonik müzik plaklarını bana ilk defa o dinlettirmiştir. Onun için babamın hayatımdaki yeri çok önemli. Çünkü okulu bırakıp konservatuvara girme sürecimde bana çok önemli bir destek vermiştir. Konservatuvarı bitirene kadar da bana yardım etmiştir. Eğer ben bugün kendime göre belli bir yere gelmişsem sanatımda ve mesleğimde, bunun yüzde 80’ini babama borçluyum. Çünkü sanatın o peri tozunu babam hissettirmiştir bana. Ben de onun için elimden geleni yaptım kendi mesleğimde.
- Selin Şekerci: Ben babamla çok vakit geçirmedim. Çok bildiğim bir yer değil. Ama üvey babamla müthiş bir ilişkim var ve daha çok arkadaş gibiyizdir.
◊ Sizin kendi hayatınızda “geç keşfettim” dediğiniz bir şey var mı?
- Selçuk Yöntem: Bence herkesin hayatında geç keşfettikleri vardır ama pişmanlıklar hiçbir zaman tartışılması gereken konu değildir.
YAŞADIĞIMIZ HER GÜN YILIN YENİ BİR GÜNÜ
■ 2023 dilekleriniz neler?
- Selçuk Yöntem: Yeni yıl bir ritüel, kabul ediyorum ama bence yaşadığımız her günü yılın ‘yeni bir günü’ olarak değerlendirmeliyiz. Ona göre de coşku dolu, paylaşımlı ve sevgi dolu olmalıyız.
- Selin Şekerci: 2022 bazen aşırı zorlayan ama yine de haksızlık edemeyeceğim bir yıl oldu. Dersler aldım çokça. 2023’ten sağlık istiyorum en önce herkes için. Kendim için de keyifle yorulacağım, ürettikçe tatminden öleceğim şeyler yapmak.
KALPLERE DOKUNSUN
◊ Son olarak seyircilere söylemek istediğiniz bir şey var mı?
- Selçuk Yöntem: Ben seyircime bir şey söyleyemem, seyircime bir şey sunarım. Seyircim o sunduğum şeye ya “iyi” der ya “kötü” der, o da benim kabulümdür. Onlar kabul etmişse iyi bir şey yapmışımdır. Kabullenememişlerse benim burada hatam vardır, daha iyisini yapmam gerekir diye düşünürüm.
- Selin Şekerci: Biz küçücük görünen ama kocaman bir yere dokunduk. Umarım ta kalplerinin en içinden dokunuruz.