Güncelleme Tarihi:
◊ Yıllar sonra “Yıldız De Bana” ile ekrandasınız. Nasıl hissediyorsunuz?
- Sevdiğim ve hâkim olduğum bir alanda yeni oyuncuların ekranla buluşmasını sağlamak heyecan verici.
◊ Nasıl çıktı ortaya “Yıldız De Bana”? Sizden dinleyelim...
- Senelerdir yönetmen olarak imza attığım dizilerde hep yeni yüzlere ve yeteneklere yer vermeye gayret ettim. İçinde bulunduğum yapımlar birbirinden kıymetli ve popüler oyuncuların ilk kez ekrana çıkmasını sağladı. Onların birçoğu ilk kez benimle çalıştı. Bu anlamda aradan geçen zaman içerisinde yine böylesi bir projeyi başlatmanın büyüyen televizyon ve sinema sektörüne yeni bir heyecan, farklı bir soluk getireceğini düşündüm.
◊ Zihnimizde bu tarz projelerinizle de yer edindiniz artık. Kaçıncı program bu?
- Dördüncü programım. Ama bütün bu programların hepsinin birbirinden farklı olduğu yerler var. Farklı olmayan tek şey; yepyeni yüzlerin ilk kez ekranlarda görülmesi.
YARIŞMACILARI JÜRİYE KARŞI SAVUNACAĞIM
◊ “Yıldız De Bana”daki göreviniz nedir?
- Benim bu yarışmada görevim; yaratıcı yönetmenlik. Sahnelenen oyunların nasıl olması gerektiği, içeriği, kimlerin oynayacağı ve sahne arkasındaki her şeyden sorumluyum. Gençlerimiz oyuncu koçlarımızla çalışacak. Ben bu çalışmaları takip edeceğim ve aynı zamanda jürinin eleştirilerine karşı bir anlamda onların oyunculuklarını savunacağım. Tabii eksik oldukları yerde ben de onları eleştireceğim.
◊ Yarışmacılara oyunculuğu öğretiyor, yeni yetenekler yetiştiriyorsunuz. Bu sizin için ne ifade ediyor?
- Yeni yüzler; yeni hikâyeler, yeni projeler, yeni yapımlar demek. Bu tür projeler sektörümüzün derinleşmesinde ve marka değerinin güçlenmesi anlamında oldukça önemli.
◊ Hamdi Alkan nasıl bir oyuncu koçu? Olmazsa olmazlarınız neler?
- Bu yepyeni arkadaşlarımızı ekranla buluştururken, en zor olanla başlamaları beni çok heyecanlandırıyor. Canlı yayında oyunculuk yapacaklar, bu gerçekten çok zor ve cesaret isteyen bir adım. Kariyerlerinin başlangıcında onları doğru yönlendirmek için paha biçilmez bir deneyim. Zaten bütün çalışmalarımda oyunculuk ve yıldız olmanın nasıl zorlu bir yol olduğunu anlatıyorum. Başlangıç yolunda düzgün temeller atmalarına yardımcı olmaya çalışıyorum. Yarın öbür gün kariyerlerini sağlam yönetmeleri için onlara bütün tecrübelerimi aktarıyorum.
DÜNYAYA GELİŞ SEBEBİM İYİ İŞLERE İMZA ATMAK
◊ Çocukken de oyuncu olmak istiyormuşsunuz. Peki hayalini kurduğunuz o kişi oldunuz mu?
- Bu tür projelerde çocukluğumu, gençliğimi yaşıyorum ben de. Koşuyorum, sahneye çıkıyorum. Tekrar o sahneye çıkmak, bazen oyunları göstermek çok keyif verici. Çok seviyorum bu nedenle.
◊ Her insanın dünyaya gelişinin bir sebebi olmalı. Sizin gelme sebebiniz ne sizce?
- Dünyaya geliş sebebim; iyi işlere imza atmak. Bu iyilik duygusu dünyayı daha sevgi dolu, daha yaşanır bir hale getirecek. Her zaman buna inandım ve buna inanarak yaptığım bütün projelerde bu iyilik özünün değişmemesine çalıştım.
GENÇLERE TAVSİYEM ÇOK OKUYUN
◊ Tüm tecrübelerinizden yola çıkarak yolun başındaki gençlere bir öğüt vermenizi istesek, ne söylersiniz?
- Gençlere tavsiyem; okusunlar ama çok okusunlar. Üretilen yapımları, eserleri, sinemayı, tiyatroyu seyretsinler, seyrettiklerini eleştirsinler. Her gün yeni bir şey öğrensinler. O yeni şey; bir cümle olabilir. Bu cümleyi paylaşarak yaşamlarını sürdürsünler. Ama ne olur okusunlar. Kitap okusunlar.
HATAY’DAKİ ARŞİVİMİZ SAPASAĞLAM DURUYOR
◊ Siz aynı zamanda koleksiyonersiniz. Hatay Kurtuluş Müzesi için çalışmalarınız da var. Depremde zarar gördü mü?
- Şükürler olsun şu an Hatay şehir tarihi ve Hatay devlet müzesi arşivimiz, Antakya Sanayi ve Ticaret Odası binasının alt katında sapasağlam duruyor. O bina da sapasağlam ayakta. Bu kadar büyük bir felaketin içerisinde avunup mutlu olduğum küçük bir gerçek...