Yeni Şampiyon

◊ Öncelikle yeni diziniz “Şampiyon” hayırlı olsun. Bu sezon sizi TRT 1 ekranında izleyeceğiz, neler hissediyorsunuz?

- Çok güzel bir projeye imza attık. Çekimler çok keyifli geçiyor. Projeyle ilgili çok pozitif hissediyorum.

◊ “Şampiyon”da sizi çeken ilk nokta ne oldu?

- Dizi, gelecek vaat eden bir boksörün, yaşadığı talihsiz olay sonrası canından çok sevdiği oğluyla hayata tutunma mücadelesi konu alıyor. Bu senaryo, beni diziye âşık etmeye yetti.

◊ Hikayesi ve oyuncu kadrosu son derece güçlü gözüküyor. Bunun yanı sıra yönetmen koltuğunda da Ketche var. Daha önce beraber çalışmış mıydınız?

- Hikaye ve oyunculuklar gerçekten güçlü. Seyirciler de bundan keyif alacaktır. Ketche ile daha önce çalışmamıştım. Onunla tanıştığım ve çalıştığım için çok mutluyum. Daha önce onun çektiği filmleri izlemiştim. Şimdi birlikte çok güzel bir iş çıkarttığımızı düşünüyorum.

◊ Bu projeden önce boksa ilginiz var mıydı? Takip eder miydiniz?

- Boksa daha önce de ilgim vardı, takip ederdim. Ama tabii bu kadar işin içinde değildim.

◊ Ne sıklıkta antrenman yapıyorsunuz? En sevdiğiniz ve en çok zorlandığınız hareket-çalışma nedir?

- Bu rolü aldıktan sonra yoğun bir çalışma programına başladım; hem fitness hem de boks idmanları yaptım. Haftada en fazla bir gün dinlenebildim. Günde çift idman yaptığım zamanlar oldu. En çok kuvvet idmanlarını seviyorum. Beni en çok zorlayansa boks idmanından sonra yaptığım çalışmalar ve kardiyo egzersizleriydi.

EFEHAN İLK KEZ SETTE “BABA” DEDİ

◊ Fırat’tan bahsedelim biraz. Nasıl biri Fırat? İzleyici Fırat ile nasıl bir bağ kuracak sizce?

- Fırat, Kafkas lakaplı eski bir boks şampiyonu. En büyük hayali Altın Kemer’in sahibi olmak. Bu hayalini gerçekleştiriyor fakat o gece hayatı alt üst oluyor. Çünkü çok sevdiği eşi hayatını kaybediyor. Yeni doğmuş olan oğlu ile baş başa kalıyor ve Artvin’deki babadan kalma evlerine yerleşiyor. Aradan geçen 7 sene, Kafkas’a sadece acı getiriyor. Oğlu, annesinden gelen ölümcül bir hastalıkla mücadele ediyor. Oğlunu yaşatması için para bulması gerekiyor. Biz bu yolculukta bir babanın, oğlu için neler yapabileceğini izleyeceğiz. Bu yüzden seyirciyle Fırat arasında güçlü bir bağ olacaktır.

◊ Dizide oğlunuzu Emir Özyakışır canlandırıyor. Onunla ilişkiniz nasıl?

- İyi ki Emir’le beraber çalışıyoruz çünkü Emir, pırlanta gibi harika bir çocuk. Onu çok seviyorum. Beraberken çok eğleniyoruz, çok gülüyoruz. Çok sempatik ve cana yakın bir çocuk. Allah onu nazardan saklasın.

◊ Hem evde hem sette baba oldunuz. Geçtiğimiz günlerde Efehan çekimlerde de yer aldı. Neler hissediyorsunuz?

- Bu, tarifini veremeyeceğim bir duygu. Çok mutluyum. Efehan’ın dizide oynaması benim fikrim değildi. Dizideki oğlumun bebekliği için o düşünüldü. Almeda (Abazi) başlarda bu duruma sıcak yaklaşmadı ama güzel bir anı olacağını düşündüğümüz için sonradan kabul etti. Bir de inanılmaz bir olay yaşadık. Efehan, ilk kez sette ve kayıt esnasında “Baba” dedi. O an kulaklarıma inanamadım. Hatta böyle bir sahne için biraz daha büyük bir bebek getirilecekti ama Efehan hepimizden rol çaldı, bir anda “Baba” dedi. Benim için tarifsiz bir andı.

ARTIK BAMBAŞKA BİR TOLGAHAN VAR

 ◊ Baba olmanın sizi değiştirdiğini hissediyor musunuz?

- Hissetmez miyim! Beni tamamen değiştirdiğini söyleyebilirim. Düşüncelerim, olaylara bakış açım, gelecekten beklentilerim... Kısacası her şeyim değişti. Bir karar vermeden önce Efehan’ı düşünüyorum. Bambaşka bir Tolgahan oldum.

◊ Bize ev hayatınızdan da söz edebilir misiniz?

- Mütevazı bir hayatımız var. Biz de sevgi saygı çerçevesinde, her ailede yaşanan şeyleri yaşıyoruz. Birbirimize çok bağlıyız. Çekirdek ailemizin dışında annelerimiz, babalarımız, kardeşlerimizle beraber büyük bir aile olmak için özen gösteriyoruz. Efehan doğana kadar Almeda’yla daha maceraperest bir çifttik. Şimdi biraz daha evcimen olduk. Efe büyüyünce gezip tozmalarımıza üç kişi olarak devam edeceğiz artık.