'Ya Çok Seversen'in Umut'u Aziz Caner İnan: Umut hepimizden daha bencil

◊ Dizinin senaryosu size ilk geldiğinde ne hissettiniz?

- Senaryoyu okuduğumda şaşkınlık yaşadım açıkçası. Daha önce de romantik komedilerde oynadım ama bu işi okuduğumda “Allah Allah, bir tuhaflık var” diye düşündüm. Baş kahramanların hadi “olumsuz” demeyelim ama “süper olumlu” olmayan nitelikleri var mesela ve bu gerçekçi bir hikâye yaratabilmek için çok değerli. Kahramanlarını insanlaştırmak için onlara bunu yapan senaristler, ne dünyalar kurar ümidiyle heyecanlandım.

◊ Rolü kabul etmenizdeki etken ne oldu?

- Öncelikle çok güzel bir senaryo okudum. Ay Yapım yapıyor, Ali Bilgin ve Beste Sultan Kasapoğulları çekiyor ve de bana iş teklif edilmiş. Daha önce birçok yanlış kararım olmuştur muhakkak ama bu şartlarda doğru tercih, ıskalanamayacak kadar belirgindi.

UMUT’UN BENCİLLİK DÜZEYİNİ ARTIRMAYA ÇALIŞIYORUM

◊ Umut karakterini nasıl tanımlarsınız?

- Umut tabii ki hikâyemizin kötü kişisi. Öte yandan esas oğlanımızın da öz abisi. Ve anne babaları hayatta olmadığı için Umut’un “büyük olma”, “büyüklük yapma” hevesleri var. Umut’u oynarken, onu kötüleştirmeye değil de, onun bencillik düzeyini artırmaya ve belirginleştirmeye çalışıyorum. Hepimizden biraz daha bencil ve dolayısıyla hedefleri için hepimizden daha çok şey yapmaya teşne. Bu da hırs ve gözü karalık dediğimiz şeye karşılık geliyor olabilir. Umut abilik ve patronluk heveslerinden vazgeçmedikçe daha çok çatışırlar Ateş’le.

◊ “Ya Çok Seversen” yurtdışında da çok konuşuluyor. Ne düşünüyorsunuz?

- Kerem’in (Bürsin) uluslararası bir star olmasının bu ilgide önemli bir etkisi olduğunu düşünüyorum. Sosyal medyada farklı dillerde ve hatta farklı alfabelerde mesajlar alıyoruz sürekli. Emojilerle destekli mesajlar oldukları için de sevgi dolu mesajlar olduklarını tahmin edebiliyoruz tabii. Ama şimdi bu soru sayesinde fark ediyorum ki; ben bu durumu normalleştirmişim. Ne büyük şımarıklık! Binlerce kilometre öteden birileri dizinizi izleyip zahmete giriyor ve size beğenisini iletiyor... Çok teşekkür ediyorum izleyen ve destekleyen herkese.

TUHAF ŞEYLER YAPABİLME  ÖZGÜRLÜĞÜNÜ SEVİYORUM

◊ Oyunculukta nerelerden besleniyorsunuz?

- Ben kendime göre sıkıcı bir insanım. Kendimden sıkılmıyorum tabii ki ama arkadaş gruplarımın eğlence kapasitelerini artıran bir enerji ve neşe kaynağı olduğum söylenemez. Ama oynadığım karakterler sayesinde edindiğim “tuhaf tuhaf şeyler yapabilme özgürlüğü”nü seviyorum. Bu çok büyük bir lüks.Genel olarak senaryodan beslenmeye çalışıyorum aslında. Karakterin en belirgin özelliğinin altının çizili olduğu bir sahne oluyor senaryoda.  Onu yakalayabilmek ve yakaladıktan sonra yer yer büyütmek falan filan...

◊ Oldukça yoğun bir çalışma takviminiz olduğunu tahmin edebiliyoruz. İlgi alanlarınız neler?

- İlgi alanı konusunda çok şanslı bir meslek grubuyuz vallahi. İşim de, zevkim de, ilgi alanım da oyunculuk. Sette olmayı, çalışmayı seviyorum. Setin yoğun geçmesi bu anlamda yorucu bir şey değil. Hatta tam tersine, oyuncu için çalışmıyor olmak daha yorucu bir süreç. Bir ara satranç oynuyordum, bir süredir bilardo sporuyla uğraşıyorum.

OYUN OYNAMA HALİNİN USTASI ÇOCUKLAR

◊ Sette çocuk oyuncularla bir aradasınız. Çocukların sizden destek aldığı oluyor mu?

- Oyun oynama halinin ustası aslında çocuklar zaten. Oyunculukta, kendimizi oyuna bırakma konusunda bizim onlardan öğreneceğimiz şeyler oluyor. Zaten teoride bildiğimiz şeyler olabilir ama tabii ama yine de onları izlemek, her seferinde yakın mesafeden tanık olmak öğretici oluyor. Onlar da bizde bu oyunların mesleki sınırlarını görüyorlar. Güzel bir alışveriş bence.

◊ Dışarıdan çok eğlenceli bir sette olduğunuz anlaşılıyor. Ekibin en komiği kim?

- Arven (Arven Ece Yavuz) tabii ki. Berit yani. Sette çok gülüyorum, haklarını yemeyeyim; reji ekibiyle de kostüm ekibiyle de epey eğleniyoruz. Genel olarak neşeli ve mutlu bir set olduğumuzu düşünüyorum. Ama Arven’in yeri ayrı tabii ki.

UMUT ARCALI ÜLKEMİZİN KENDALL ROY’U

◊ İyi bir seyirci misiniz? Son dönemde severek takip ettiğiniz diziler oldu mu?

- Fena bir seyirci sayılmam. Yerli yabancı birçok diziyi takip ediyorum. Kıvanç-Serenay ikilisini izlemeyi seviyorum. Dijital platformlardaki komedi işlerimizi de çok beğeniyorum ayrıca. Yabancı dizilerden yakın zamanda “Succession”ı izledim, büyük bir hayranlıkla. Biraz utanarak söylüyorum ama Kendall’la Umut’umuz arasında da bir benzerlik olduğunu düşünüyorum. Umut Arcalı, ülkemizin Kendall Roy’udur diyebilir miyiz?

TEZGAH’A DEVAM ETMEK İSTİYORUZ

◊ Tiyatroya gönül verdiğinizi biliyoruz, tiyatro sahnesinde mi yoksa setlerde mi olmayı daha çok özlüyorsunuz?

- Sahne ve set arasında kıyas yapmam mümkün değil. En son hangisini yapmışsam, daha önce yapmış olduğum diğerini özlerim. Son 1 yılda sahneye çıkmadım mesela. Erkan Kolçak Köstendil’in yazmış olduğu, eşim Elit (Elit Andaç Çam) ve kankam Haki (Haki Biçici) ile oynadığımız “Tezgah” oyunumuz vardı. 2019’da çıkardık, güzel güzel oynuyorduk ki araya pandemi falan girdi. Onu oynamaya devam etmek isterim.