Güncelleme Tarihi:
18 Mart 2019 tarihin hayatını kaybeden Sezai Harman’ın öz ve üvey kızı Müge Anlı’nın programına başvurmuştu. İddiaların odağındaki Ayşe Harman'ın hem öz kızı hem de üvey kızı, "Annem babamızı zehirleyerek öldürdü" diyerek ellerindeki sıvıyla savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu. Babalarından 17 yaş küçük olan annelerinin sevgilisinin de olduğunu iddia eden Eda Ünlükoç ve Canan Dağcı kardeşler, babalarını mal varlığı için öldürüldüğünü söylemişti. Sezai Harman olayıyla ilgili yeni gelişmeler yaşandı.
SEZAİ HARMAN OLAYINDA SON DURUM
Turgutlu Cumhuriyet Savcılığının yürüttüğü soruşturma kapsamında gözaltına alınan Ayşe Harman, yeterli delil olmadığı için sevk edildiği sulh ceza hakimliğince adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Sezai Harman'ın cenazesinden alınan örnekler ise kesin ölüm nedeninin belirlenmesi amacıyla İstanbul'daki Adli Tıp Kurumuna gönderildi.
Bu süreçte Manisa Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekiplerinin devraldığı soruşturma sürecinde Adli Tıp Kurumu, yapılan otopside "tarım ilacına bağlı zehirlenme bulgusu" saptadı.
Genişletilen soruşturmada kadının telefon kayıtlarının incelenmesi sonucu Ayşe Harman ile A.K. (36) ve H.S. (37) gözaltına alındı.
Emniyet Müdürlüğündeki işlemlerinin ardından sağlık kontrolünden geçirilen zanlılardan H.S, savcılık kararıyla serbest bırakıldı.
Nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edilen Ayşe Harman tutuklanırken, A.K. hakkında adli kontrol kararı verildi.
Daha önce de zehirlemeye çalıştığı iddiası
Öte yandan, Sezai Harman'ın kardeşlerinin verdikleri ifadede, Ayşe Harman'ın ağabeylerini olaydan yaklaşık bir yıl önce de zehirlemeye teşebbüs ettiğini, ağabeylerinin özel bir hastanede tedavi gördüğünü, ikinci zehirlenme vakası sonrası hastane kayıtlarında olayın ortaya çıkmaması için ağabeylerini ısrarla başka bir hastaneye götürmek istediğini öne sürdüğü öğrenildi.
Kendirlik Mahallesi Muhtarı Muzaffer Ünlükoç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Sezai Harman'ın dünürü ve komşusu olduğunu, olay günü Harman'ı otomobiliyle hastaneye yetiştirdiğini belirterek, "Gece rahatsızlanınca hemen beni çağırdılar. Hem dünürü hem de köyün muhtarı olduğum için hastaneye götürmemi istediler. Aldım, komşuluk görevimi yaptım, arabada aşırı bir şekilde terliyordu ve titriyordu. Biz kalp krizi geçiriyor sandık. Hastaneye yetiştirdim ama kurtarılamadı. Daha sonra bu olay derinlemesine araştırılınca farklı şeyler çıktı, ifadeler verdik." diye konuştu.