Güncelleme Tarihi:
1969’da Harlem, New York’ta doğan şarkıcının babası Melvin Combs uyuşturucu satıcısıdır ve 1974’te öldürülür.
Babasını kaybettiğinde Sean ilkokul öğrencisidir annesi (Janice Combs) babasının araba kazasında öldüğünü söyler. Amacı oğlunu o kötü dünyadan korumaktır.
Sean altıncı sınıftayken Harlem’den Mount Vernon’a taşınırlar. Anne Janice oğlunu özel Katolik erkek okuluna gönderir.
Son derece zeki ve karizmatik Sean okulda lider olur.
Ergenlik dönemini Mount Vernon yaşayan zengin ailelerin arasında geçirir ve lisedeki başarısı sayesinde saygın Howard Üniversitesi’ne kabul edilir.
Üniversite hayatı onun iş hayatının da başlangıcı olur. Sean Combs okulun en iyi partilerini düzenlemesiyle tanınır. Bununla da kalmaz partilerindeki sarhoş öğrencileri güvenli bir şekilde evlerine götürecek taksi hizmeti de sunar.
Zekâsıyla herkesin dikkatini çeken Sean, 1989’da henüz birinci sınıftayken Mount Vernon’dan çocukluk arkadaşı Dwight Meyers ile bağlantı kurar ve ilk büyük fırsatını yakalar.
Yetenekli bir rap’çi olan Dwight Meyers 1989’da Uptown Records’la büyük bir anlaşma imzalamıştır ve arkadaşı Sean’ı Uptown Record ile tanıştırır.
Uptown’ın sahibi Andre Harell saygın bir müzik prodüktörüdür. Sean’a karşı özel ilgi duyan Andre 1989 yazında onu stajyer olarak işe alır. Yaz boyunca Uptown Records’ta stajyer olarak çalışan Sean stüdyo kayıtlarında ve ülkenin en önemli müzisyenleriyle toplantılarda bulunur. Bu, üniversite birinci sınıf öğrencisi için çok büyük bir hayalin gerçekleşmesidir.
Sonbaharda okul açılınca Sean kampüse geri dönmek zorunda kalır.
Andre onun gitmesini istemez ve şirkette kalması konusunda ikna etmeye çalışır. Anne Combs bunu kabul etmez ve Sean annesinin rızasıyla Washington DC’deki okulundan haftada iki kez trenle New York’a giderek işini tutar.
Washington-New York arası yolculuk kolay olmaz. Andre Harell, 20 yaşındaki Sean Combs’u Uptown Records’un başkan yardımcısı yaparak bu duruma son verir.
Okulu bırakan Sean başkan yardımcısı olarak ilk sanatçısını 1991’de Long Island’da keşfeder (Craig Mack). Mack başarılıdır ama Sean büyük patlama yapacak bir isim arıyordur.
1992 yılında yeteneğiyle Uptown Records’u uçuran Notorious BIG’i bulur.
Big aynı yılın sonlarına doğru ilk albümünü tamamlar. Lakin Uptown’ın yatırımcıları şarkıların çok müstehcen sözler içerdiğini söyleyerek albümü çıkarmayı reddeder.
Sean çıldırır, bu kararı kabul etmez ve Uptown plaktan kovulur.
Kovulsa da Uptown’ın sahibi Sean’ın arkasında durur ve Sean 1 ay sonra Bad Boy Records adında kendi plak şirketini kurar.
En zor sektörlerden birinde bu konumlara ulaşmak için insanlar yıllarca çalışıyor peki Sean Combs 20 yaşında başkan yardımcısı, 23 yaşında plak şirketi sahibi nasıl oluyor derseniz?
Andre Harell’in Sean Combs’a çok benzer bir hikâyesi var. O da Bronx’ta üniversite öğrencisiyken efsanevi müzik imparatoru Clive Davis tarafından keşfedilir.
Clive, Andre’yi kanatları altına alır ve 1985’te Uptown Records’u kurması için para verir. İşin aslı Clive Davis’in Andre’den özel istekleri olur. Sonra sus payı olarak Andre’ye yardım eder ve kendi şirketini kurdurur.
Sean Combs da aynı şeyleri tekrarlayıp ve 23 yaşında kendi şirketini kurar.
Ayrıca Clive Davis’e yakınlaşıp Andre’nin yerini alır ve Uptown Record’un bünyesindeki Big’in kontrolünü de eline geçirir.
Bad Boy’u kurduktan Sean Combs adını Puff Daddy yapar ve kapalı kapılar ardında Puff’un kontrol delisi ve şiddet dolu dönemi de başlar.
P Diddy’nin arkasında olduğu iddia edilen cinayetler ve silahlı saldırılar
1994’te Kaliforniya’nın Death Row Records’u Tupac’ı rap’in en büyük yıldızı haline getirir.
30 Kasım 1994’te Tupac, Manhattan’da gece kulübünde vurulur. Bu saldırının arkasındaki isim Puff Daddy’dir. Pac öldürülmek için tuzağa düşürülür ama plan başarılı olmaz.