Nergis Öztürk: Seda geçmişin hesabını sormaya geldi

◊ Sanat hayatınıza nasıl başladınız?
- Ortaokulda çocukluk arkadaşım Ayça Işıldar sayesinde başladım. Bursa Devlet Tiyatrosu’nun gençlik kursu açılmıştı. Birlikte sınavına girdik, kazandık ve sonrasında bir dönem hariç kopmadan devam ettim.
◊ Sizi dizi ve filmler haricinde sıkça tiyatro oyunlarında da görüyoruz. Peki kamera önü mü, tiyatro sahnesi mi daha ağır basıyor?
- Benim için fark yok. Mesleğim oyunculuk; kamera önü ya da tiyatro diye ayırmıyorum. Teknik olarak farklılıkları var elbette ama ruhu aynı.
◊ Altın Portakal Film Festivali ve Adana Altın Koza Film Festivali’nden kazandığınız “en iyi kadın oyuncu” ödülleriniz var. Sizin için ödüller ne ifade ediyor?
- Ödüllendirilmek çok güzel. İnandığınız, oynamaktan keyif aldığınız bir işin içinde, hele ki bir de ödüllendiriliyorsanız sizden mutlusu olmuyor. “Kıskanmak” filmi benim hayatımda ve mesleğimde çok ayrı bir yerde duruyor.
SEMA ERGENEKON’LA
OKUL ARKADAŞIYIZ
◊ “Yargı”dan teklif aldığınızda, diziyi takip ediyor muydunuz?
- Çok sıkı olmamakla birlikte ediyordum. Sonrasında bütün olarak takip etmeye başladım.
◊ Ekranın en beğenilen, en çok konuşulan projelerinden biri “Yargı”. Sizce bu başarının sırrı ne?
- Çok iyi yazılmış bir iş. Senaristimiz Sema Ergenekon’la okul arkadaşıyız. Daha önce çalışma fırsatımız olmamıştı. Şimdi onun yazdığı bir karakteri oynuyor olmak ayrı bir heyecan yaratıyor bende. Yönetmenimiz Ali Bilgin’le de ilk defa çalışıyoruz. Sette en önemli yol gösterici, yönetmeniniz oluyor. Bir oyuncu olarak güvende hissetmek istiyorum ve şu an çok güvenli bir yerdeyim. Tabii ikinci yönetmenimiz Beste Sultan Kasapoğulları da şahane bir göz. Yani; güçlü bir ekibin içinde ‘Seda’yla salınıyorum. Çok mutluyum bu projede yer aldığım için.

GÜÇLÜ BİR KADIN
◊ Karakteriniz Seda’yı anlatır mısınız? “Yargı”da dengeleri değiştirecek gibi gözüküyor. Sizden dinlemek isteriz onu...
- Geçmişin hesabını sormaya gelmiş güçlü bir kadın Seda. Geçmişiyle ilgili bir hesabı var. Sonrasında neler olacak, hep birlikte göreceğiz.
◊ Sosyal medyada rolünüz için yapılan yorumları okudunuz mu? Gelen tepkiler nasıl oldu?
- Sürekli bir sosyal medya kullanıcısı değilim. Diziyle ilgili yorumlara biraz baktım, fakat çok takip etmemeyi tercih ediyorum.
◊ Çekimler dışında kendinize vakit ayırabiliyor musunuz? Hobileriniz var mı?
- Evet, her zaman. Bir oğlum var, onunla takılmak hoşuma gidiyor.

DİJİTALE ÇOK İYİ İŞLER YAPILIYOR
◊ Dijital platformlarda yapılan işler hakkında ne düşünüyorsunuz? Takip ettiğiniz diziler var mı?
- Çok iyi işler yapılıyor. Dünya böyle bir yere geldi ve biz de ayak uyduruyoruz sanırım. Takip ediyorum, neler yapılıyor merak ediyorum.

KISKANMAK’IN YERİ
AYRI
◊ Unutamadığınız, sizin için yeri çok ayrı olan bir rolünüz var mı? En çok sevdiğiniz, sizde en çok etki bırakan rolünüz hangisiydi?
- Oynadığım bütün rollerim bir dönemime tanıklık ediyor. Ama “Kıskanmak” çalışma süreci olarak ayrı bir yerde duruyor elbette.
Öğrenciliği hiç bitmeyen bir meslek oyunculuk. O süreç bir geçiş gibiydi. Şimdi ise bambaşka bir keşif.