Güncelleme Tarihi:
◊ Çocukluk yıllarında bu yaşları düşündüğünde nasıl biri olmayı düşlüyordun?
- Bunu düşününce de mutlu oluyorum, çünkü ben hayallerine çok düşkün bir çocuktum. Kendi kendime çok eğlenirim; oldum olası ve belki bilinçdışı bir yerden kendimi inşa etmemde bunun faydasını çok gördüm.
Çocukluğum şu anki hayatımı görse mutlu olurdu eminim. Bağımsız, eğlenceli, kendi kendine yeten bir hayat inşa etmek istedim kendime; tabii o zamanlar bu kelimelerle tanımlayamazdım ama şimdiden geriye baktığımda, izlediğim filmlerden, okuduğum kitaplardan, oynadığım oyunlardan hatırımda kalanları böyle ifade etsem yanlış olmaz.
◊ Kendini nasıl dengeliyorsun, nasıl uyum sağlıyorsun ya da böyle bir çaban var mı?
- Genel olarak biraz içe dönük biriyim. Dışa dönmeyi, doğru sosyal adaptasyonu ve sosyalleşirken kendimi içeriden yorup hırpalamamayı terapi ile öğrendim. Kendi sınırlarımı, nerede ve kiminle mutlu ve rahat olduğumu bildikten sonra da açıkçası hem özel hayatımda hem de profesyonel yaşantımda denge biraz kendiliğinden kurulmuş oldu sanırım. Kendime vakit ayırmak benim soluk borum diyebilirim.
BANA İYİ GELECEK YOLU BULURUM
◊ İlişkilerdeki duruşun nasıldır? Zaman zaman hislerimizde dalgalanmalar oluşabiliyor. Sen bu durumda nasıl bir yol izliyorsun?
- O an bana ne iyi gelecekse onu bulup yapmaya çalışıyorum. Bu ağlayıp zırlamak da olabilir, uzun yürüyüşlere çıkmak da. Deli gibi dans etmek, arkadaşlarımla dertleşmek; her şey olabilir. Önceden kararını verdiğim ve mutlaka çalışır dediğim bir yolum yok. Yolum ben harekete geçince şekilleniyor.
◊ Hakkında çıkan bir söylenti karşısında neler hissediyorsun, nasıl davranıyorsun?
- Açıkçası eskiden daha kişisel algılardım ve kırılırdım. Bazen cevap vermemek için kendimi zor tutardım hatta. Ama artık hakikat sonrası denen bu çağda hem bunun sonu olmadığını idrak ettim hem de gerçekten bu biraz bir hipodromun, hatta birkaç hipodromun ortasında durup herkesi tek tek dinlemeye benziyor. Çılgınlık yani. Elimden geldiğince görmezden gelmeyi öğrenmeye başladım. Kendi dünyama sokmuyorum. Güzel, sevdiğim ve olabildiğince gerçek şeylere odaklanıyorum.
KİŞİSEL HASET BAŞKA REKABET BAŞKA
◊ Oyuncular arasında kimi zaman iyi bir dostluk kazanılırken kimi zaman tam tersi durumlar olup rekabet ortamı ortaya çıkabiliyor. Sana en çok hangisi denk geliyor?
- Bana çok şükür ki dostluk denk geldi ya da ben aksini görmek istemedim, işimi yapmaya odaklandım. Siz nasıl bir yaklaşım içinde olursanız çevreniz de öyle şekilleniyor ve insanların yaklaşımı da o şekilde oluyordur belki, bilmiyorum. Rekabet aslında çok fena bir şey değil, bazen insanın kendisinin en iyi versiyonunu ortaya çıkarması için faydalı bile olabilir ama işte bunu dengelemek gerek. Yani kişisel haset başka, rekabet başka bir şey. Belki de ben ilgilenmediğim, insanları meslektaşım olarak gördüğüm için yaşamamışımdır senin bahsettiğin manada haset bir durum.
◊ Yaz tatilini nasıl geçireceksin?
- Ben bu yaz çalışıyorum, o yüzden tatilimi zaman bulduğum anda kaçmak olarak şekillendiriyorum ve denize ilk gireceğim anın hayalini kuruyorum. Çevresi mutlaka güzelce şekillenecektir. Sevgilimle, köpeğimiz Lokum’la ve arkadaşlarımla, güzel yiyip içip, gülüp eğlenebileceğimiz, sakin bir yerde görüyorum kendimi tatilde.