Kenan Bal: Bu kadar kurgusu güzel olan başka bir dizi görmedim

◊ Kanal D’nin sevilen dizisi “Yargı”nın yeni sezonunda izleyici karşısına çıktınız. Reyting rekorları kıran bir diziye dahil olmak nasıl bir his?

- Çok keyifli bir his. Niye derseniz de birkaç yıldır çok az dizi seyrediyorum. “Yargı”, o kadar iyi yazılmış bir dizi ki... Benim bütün ailem “Yargı” izliyordu, hepsi hastası. Ben de pazar günleri televizyonda rastlıyordum.

Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, senaristimiz Sema Ergenekon bu proje ile kendini aşmış. Ben şimdiye kadar bu kadar güzel kurgusu ve zeki bir masa çalışması olan dizi görmedim. Malum bizim dizilerimizin süresi çok uzun fakat geçen sene diziyi izlerken hiç yorulmadım, sıkılmadım. Çok iyi çekmişler gerçekten. Dizi formatının dışına çıkmışlar, bir sinema filmi seyreder gibi izledim.

◊ Diğer rol arkadaşlarınızla ilişkiniz nasıl?

- Oyuncu kadrosu mükemmel, hayran olduğum oyuncu arkadaşlarımla çalışıyorum. Son derece özenle seçilmiş bir kadro. Oldukça sade ama güçlü karakterler yazılmış. Hiç iddialı bir karakter yok. Polis, çok sıkı bir polis olmuş. Savcı, çok sıkı bir savcı olmuş. Öğrenmenin yaşı yok, hâlâ bir şeyler öğreniyorum.

Dolayısıyla çok keyif alıyorum bu projede çalışırken. 4 yıldır ara vermiştim, yorulmuştum çünkü. Gelirken hesapladım son 17 yılda, 570 bölüm dizi çekmişim... Dolayısıyla “Yargı” ile buluşmamız bana çok iyi geldi.

GERÇEK HAYATTA DA BÖYLE SAVCILARIMIZ VARSA KORKULACAK BİR ŞEY YOK

◊ Dizide Haluk karakterine hayat veriyorsunuz... Sizce nedir Haluk’un hayatta karşı olan hırsı ve öfkesi?

- Aslında Haluk’un kişisel bir hırsı ve öfkesi yok. Torunun başına gelenler sebebiyle bir nefret oluşturuyor fakat düzgün ve otoritesi olan bir adam. Burak dışında tüm ailesini kaybetmiş, dolayısıyla dramatik bir geçmişi var. Hayatta var olan tek varlığı da kaybedip bir de üstüne torunu cinayetle suçlanınca öfkeleniyor çünkü torununun suçlu olmasına ihtimal vermiyor. Bu nefret nereye gider hiç bilmiyorum...

◊ Haluk’a neler söylemek isterdiniz?

- “Hayat devam ediyor” derdim. İntikam iyi bir duygu değil, insanı yer, köreltir. Her türlü acıyı göğüslemeli insan çünkü bu şekilde güçlenir.

◊ “Yargı”yı tür olarak nereye koyarsınız?

- Tabanı polisiyeye oturuyor ama her polisiye olayın başka bir ucu vardır; “Yargı”. İkisini çok iyi harmanlamışlar. Hayatın tamamını gösteriyor bize. İşlenen suçlar ve suçların karşılığı... Gerçek hayatta böyle savcılarımız varsa korkacak bir şey yok diyorum.

◊ Peki “Yargı”yı kariyerinizde nereye koyarsınız?

- Bu zamana kadar çok fazla projede yer aldım. “Asmalı Konak”, “Çemberimde Gül Oya”, “Asi”, “Hırsız Polis”, “Lale Devri” hatta bu diziyi de Sema Ergenekon yazmıştı. Benim için özel olan projelere şimdi “Yargı” da eklendi. Gerçekten müthiş bir dizi.

Kendimi seyretmekten çok keyif almıyorum

◊ Yıllarını bu sektöre vermiş usta bir oyuncu olarak sizinle bir kariyer muhasebesi yapsak neler söylemek istersiniz?

- Ben alaylı bir oyuncuyum. 1978 yılında başladım. Ahmet Mekin beni dahil etti sinema dünyasına. Bu kadar çok çalışırsanız doğal olarak ustalaşıyorsunuz. Eğitimimi oynayarak aldım. Ülkemizde çok değerli oyuncular var, örneğin Uğur Polat olağanüstü bir performans sergiliyor, bayılıyorum.

◊ Kendinizi televizyonda izler misiniz?

- Kendimi seyretmekten çok keyif almıyorum ama daha iyi oynamak için izliyorum.

Ringe çıkar gibi yaşlılığıma hazırlanıyorum

◊ İlgi alanlarınız nelerdir? En çok ne yapmaktan haz alırsınız?

- Tatil adamıyımdır. Çok gezerim, tatil yapmaya bayılırım. Hatta 12 ay tatil bana yetmiyor. Geçtiğimiz pandemi döneminde 9 ay yazlığımda kaldım. Yürümeyi, yüzmeyi, bisiklete binmeyi çok seviyorum.

Kendimi yaşlılığa hazırlıyorum. Yaşlılığımı sağlıklı geçirmek istiyorum. İstanbul beni yormaya başladı, insan kendine zaman ayırmalı. Ringe çıkar gibi yaşlılığıma hazırlanıyorum.

◊ Şu an hayatınızda nasıl bir dönemdesiniz?

- Emekliliğime hazırlanma dönemimdeyim. 73 yaşındayım, bu zamana kadar iyi geldim ama bundan sonrası için hazırlanmam lazım...