Güncelleme Tarihi:
“Bu bir sansür, haksızlık! İtiraz Edeceğiz”
Konuyla ilgili programda konuşan Uslu; “Maalesef talihsiz olaylar yaşıyoruz. İçim kan ağlıyor ama bu ülkeye bu filmi kazandırdığım için gurur duyuyorum, pişman değilim. Bu 5 yıllık bir proje ve tam 17 bin kişi emek verdi. Bu filmde sadece Neşet Ertaş değil, Neşat Ertaş’ı anlatırken abdallık kültürünü de anlatıyorum. Onların yaşadıkları acıları, dışlanmalarını. Bu filmde iddia edildiği gibi hiçbir yasa dışı olay yok. Engellenebilecek bir konu yok.” dedi. Aile ile her konuda anlaştığını dile getiren Uslu; “Ailenin benden son bir talepleri oldu. Prof. Dr. Erol Parlak’ın bu projeden uzaklaştırılmasıydı o talep. Ben de ‘Neşet Ertaş’a yakışır bir film çekmek istiyorsak bunu Erol Parlak ile yapmalıyız’ dedim. Bu talebi reddettim, çünkü yola Erol Hoca ile çıkmıştım, mesleğime ihanet edip birini yolda bırakamazdım. Öyle yapsaydım, sadece onların istediği gibi bir film çıkardı.” şeklinde konuştu.
Sözlerine biz büyük usta Neşet Ertaş'ı asla incitecek bir şey yapmadık diye devam eden yapımcı Uslu “Ona yakışan bir film yaptık. Ben zaten bu kitabın haklarını almıştım, aileyle görüşme nedenim de gönülleri almak istememdi. Ben hak hukuk tanımaz bir zorba gibi gösteriliyorum. Alınan mahkeme kararı ile filme tedbir konuldu. Yani filmimiz bugün itibariyle sansüre uğradı” dedi.