Filmde düşmandık ama çok iyi anlaştık

Güncelleme Tarihi:

Filmde düşmandık ama çok iyi  anlaştık
Oluşturulma Tarihi: Nisan 16, 2023 09:20

Doğa Rutkay ve Ege Kökenli ile “Hava Muhalefeti” filminin galasından hemen önce bir araya geldik. Oyuncular hem film heyecanını paylaştı hem de iş ile özel hayatlarıyla ilgili sorularımızı yanıtladı. Oyuncular, filmde iki düşmanı canlandırdıklarını ama çok iyi anlaştıklarını söyledi ve ekledi: “Herkesi gülmeye davet ediyoruz.”

Haberin Devamı

Hava Muhalefeti”ne  nasıl dahil oldunuz?

Doğa Rutkay: Filmin uygulayıcı yapımcısı Elif Yakarçelik’in aramasıyla başladı her şey. Elif, “Doğa, yazın film çekmeye hazır mısın” dedi. Ben şoke oldum. Çünkü yazları çocuklarımla olurum ve iş almam. Çünkü bütün kış çocuklarımı göremiyorum. 3 ayı bütün kış iple çekiyorum. Fakat Elif’in telefonu ve Ali’nin (Sunal) işin içinde oluşuyla hemen kabul ettim. Senaryoyu gönderdiler, çarpıldım. Ardından Ege’nin de ekibe katıldığını öğrendim. Daha önceden tanışmıyorduk. Çok büyük bir şans ki yıllardır tanıyormuş kadar sevdim. Başarılı, disiplinli, halden anlayan birisiyle çalışmak ayrıca beni çok mutlu etti.

Ege Kökenli: Doğa, o kadar tatlı konuştu ki... Filmde Ali Sunal ve Doğa Rutkay olacağını söylediklerinde “Tabii ki geliyorum” dedim. Hem komedi çok seviyorum hem de onların ne kadar iyi olduklarını biliyorum. Bana böyle bir teklif gelmesi beni ancak onore ederdi. Sonrasında çok eğlendik.

Haberin Devamı

Doğa Rutkay: Filmde aslında hiç anlaşamayan iki karakteriz. Çatışması olan iki karakterin özel hayatta bu kadar iyi anlaşması bingo oldu.

Filmde düşmandık ama çok iyi  anlaştık


HATİCE, YARADILIŞIMA AYKIRI BİR KADIN

Biraz da canlandırdığınız rolleri konuşalım...

Doğa Rutkay: Ben şeref yoksunu, fırsatçı, menfaatçi, üç kağıtçı, yalancı, hırslı, hile peşinde, her türlü rezilliği bekleyebileceğiniz, hayatın sillesini yemiş ve bunun intikamını almak üzere yaşayan Hatice’yi canlandırıyorum!  Çekimler boyunca onunla yattım kalktım, bir uzvum oldu Hatice. Aslında toplumun da çok iyi tanıdığı bir kadın.  O kadınlardan her yerde var. Kuaförde de var, alışverişte de mağazada da... Kadınları çok seven, hemcinslerine düşkün bir kadın olarak Hatice’yi hepsinden ayırıyorum. Akıl hastası denebilecek kadar komplocu ve manipülatif bir karakter.

Böyle bir karakteri canlandırmak nasıl bir deneyimdi?

Doğa Rutkay: Benim için ilkti. Hatice ruhuma, yaradılışıma çok aykırı bir kadın. Fakat etrafta izlediğim kadınların toplamı.

Haberin Devamı

Ege Kökenli: Benim karakterim de sosyal medya işiyle ilgileniyor. Cemil Yıldırım’ın yanında çalışıyor ama siz ona çalışmak derseniz tabii! Çok kötücül bir karakter değil. Fakat gerçeklik algıları biraz farklı. Kendine fazla güveniyor.

2023 VERSİYON
“ZÜBÜK”Ü ÇEKTİK

Seyirci bu filmi neden izlesin...

Doğa Rutkay: Seyirci bu filmi toplumsal bir hiciv izlemek duygusuyla izlesin. Yıllar evvel rahmetli Kemal Sunal’ın “Zübük” filmi vardı. Bu 2023’ün “Zübük”ü bence. Ve Ali Sunal da filmde gerçekten Kemal Abi’nin 2023 versiyonu gibi. Eminim bir yerlerde izliyorsa Ali ile gurur duyuyordur. Vodvil oyun izlemek vardır tiyatroda, bir kapı açılır bir kapı kapanır. Biz bu filmde bunu denedik. Sadece oyunculuk ve roller üzerine bir film değil bu. Çok interaktif ve salonda filmle seyircinin konuşabileceği bir yapım. Seyircimiz için değişik bir tecrübe olacaktır.

Haberin Devamı

Ege Kökenli: Gördü-ğümüzden dolayı alışmak zorunda kaldığımız ama düşünmeyi unuttuğumuz bir şeyleri bulacaklar bu filmde.

Filmde düşmandık ama çok iyi  anlaştık


SİNEMA SEYİRCİSİNE BORCUMUZ VAR

Sette sahneleri gülmeden nasıl çekebildiniz?

Doğa Rutkay: Film bir uçağın içinde geçiyor. Ben, Ege, Ali ve Burak (Hakkı) ile kokpitin içinde sıkıştığımız sahneler var. Ege ile topuklu ayakkabılar giymişiz, küçücük bir atmosfer... Orada çok gülmüştük. Herkes rolünü o kadar iyi giymişti ki set aralarında bile Hatice karakteri gibi Ege’ye “Gel kız şuraya” diye sesleniyordum. Sette birlikte gülüp eğlendiğimiz çok şey oldu.

Çekilen filmler çoğunlukla dijital platformlarda seyirciyle buluşuyor. Ama siz beyazperdede yer aldınız...

Haberin Devamı

Doğa Rutkay: Yapımcımız Necati Akpınar, “Bizim sinema seyircisine bir borcumuz var çünkü biz sinemayla büyüdük. Sinema hayatımız oldu. Her ne olursa olsun orada yer almalıyız” dedi. Evet, seyirci belki sinemayı pandemiden dolayı aslında bıraktı. Ama bizim sinema seyircisine borcumuz var. Onları çok seviyoruz. İnsanlar bizim vesilemizle sinemaya gitsinler, aileleriyle sosyalleşsinler diye düşündük.

Filmde düşmandık ama çok iyi  anlaştık


EN ÇOK DURUM KOMEDİLERİNE GÜLÜYORUZ

Doğa Hanım, bir röportajınızda “komedi hiç izlemiyorum” demişsiniz. İzlemeyip bu kadar başarılı olmanızın sırrı nedir?

Doğa Rutkay: İzlemediğim için! Şaka bir yana tercihen komedi izleyen izleyici sınıfında değilim. İlgi alanım, gerçek hayat hikayeleri, belgeseller, tarihi işler, polisiyeler, dedektiflik hikayeleri. Bir akrep burcu olarak çocukluğumdan beri daha karanlık, daha gizemli şeyler izlemeyi seviyorum. Komedyen olmakla komedi izlemek ve sevmek arasında çok fark var. Ben sadece bu tip işler izlediğimde kafamı boşaltabiliyorum.

Haberin Devamı

Siz sever misiniz komedi izlemeyi Ege Hanım?

Ege Kökenli: Ben de komedi oynamayı izlemekten daha eğlenceli buluyorum.

Aile hayatınızda komik olan taraf siz misiniz?

Ege Kökenli: Eşim (Lior Ahituv) komik bir adam. Ama ben de komiğim bence. Benzer bir espri anlayışımız var.

Doğa Rutkay: Eşim daha vakur, ağırbaşlıdır. Çok nadir espri ve şaka yapan bir adamdır. Evin komiği ben ve bana çok benzeyen 2 evladım. Özellikle oğlum. Şaka yapmayı seviyor. Kızım da komik ama o babası gibi biraz daha ciddi. Evde o dengeyi kurduk, ikiye ikiyiz.

Sizi bu hayatta en çok ne güldürür?

Doğa Rutkay: Durum komedileri.

Ege Kökenli: Beni de öyle.

Doğa Rutkay: Mesela ben düşen insana gülmem, çok rahatsız olurum.

ADIM SOYADIM KOMEDİ FİLMİ GİBİ

Hayatınız bir komedi filmi olsa adı ne olurdu?

Ege Kökenli: Benim adım, soyadım zaten komedi filmi gibi; Ege Kökenli! O yüzden hayatım komedi filmi olsa adı “Ege Kökenli” olurdu.

Doğa Rutkay: Ben geç anne oldum ve bu sayede bambaşka yönlerim ortaya çıktı. O yüzden “Matruşka” olabilirdi ya da “Anayım ben ana!”... (Gülüyor)

Sizi bu hayatta en çok ne üzer?

Ege Kökenli: Ben sevdiğim insanlar tarafından aptal yerine konduğumu hissedersem çok üzülürüm.

Doğa Rutkay: Şaşıracaksınız ama ben zaten çok üzülen bir insanımdır. Bu pozitif görünen tarafımın ardında başka bir Doğa var. Fazla merhametli, fazla vicdanlı... Bir insanın üzüntüsünü alıp o üzüntüyle 5 gün hasta yatarım. Eşimin benim için en üzüldüğü şey de o.

Takıntılarınız var mı peki?

Doğa Rutkay: Çok takıntılı bir insanım. Obsesifim.

Ege Kökenli: Batıl inançlarım var. Mesela hayatta birinin elinden bıçak almam. Kendimce düzen takıntılarım var. Mesela bir şeyi bir yere koyduysam hep oraya konsun isterim.

Doğa Rutkay: Aynı senin gibiydim bebeğim, çocuğun olsun göreceğim seni! (Gülüyor)

Ege Kökenli: Herkes öyle diyor.

Doğa Rutkay: Ben çok disiplin takıntılıyım. Mutlaka çok çalışmam, bir işe yaramam lazım. Çok planlı bir insanım. Tabii ki çalıştığım ekipler için hayatı kolaylaştırıyor ama beni çok yıpratan bir şey. Anne olduktan sonra aynı Ege’de olan düzen takıntım da değişti.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!