Güncelleme Tarihi:
◊ “Deli Ediyor” ilk solo projeniz. İlk kez bir şarkıyı kendiniz seslendiriyorsunuz. Neden daha önce değil de şimdi?
- Geçmişinde hiç şarkıcılığı hayal etmemiştim. Sadece müzisyenliğe, enstrümanistliğe ve şarkı yazarlığına merakı olan birisi olarak, şarkıcılık hiçbir zaman hayalim olan bir şey değildi. Nitekim ilk olarak 96 yılında konservatuvardan sınıf arkadaşım Gökhan Tepe’nin albümünü yaparak işe başladım.
O yaşlarda prodüktörlük yaptım. O albüm çok ses getirdi. Ve arkasından benim telefonum çalmaya başladı. Piyasadaki diğer insanlar benden şarkı istemeye başladılar. Onların albümlerinde de aranjörlük yapmamı istediler.
◊ Bu durum işe olan heyecanınızı da artırmıştır.
- Tabii. Yaptığınız şey takdir görünce arkası geliyor. Bu sefer çalıştığımız insanların yelpazesi genişledi. Aslında hedefime yavaş yavaş genç yaşlarda ulaşmıştım. Akademik olarak müzik eğitimi almamın da kariyerimde çok büyük artıları oldu.
◊ İlk yıllarda çok zorluk yaşadınız mı?
- O stüdyoya gitmek bile hiç kolay değildi. Cep telefonları yok, bilgisayarlar yok, internet yok... Sadece müzik aşkıyla stüdyoya gidiyorduk. Yol belki 3 saat sürüyordu. Büyük aşkla, sevgiyle, samimiyetle yaptığımız için hep karşılığını aldık. Zaten müzik öyle bir şey ki; içinizden geldiği gibi yansıtırsanız insanlar samimiyeti algılıyor.
Ama eğer bir matematikle yaparsanız, sakızlardan çıkmış gibi şarkı sözü yazarsanız kısa ömürlü oluyor. İdealim de her zaman kaliteli şarkılar yapmak oldu. 1-2 ayda unutulan sabun köpüğü gibi şarkılar yapmak istemedim. Keza öyle de oldu. Bugün hâlâ radyoda 12-13 sene önce yaptığım şarkılar çalıyor.
SESİMİ YAPAY ZEKA İLE DEĞİŞTİRDİM
◊ Müziğin kirlendiğini düşündüğünüz için mi solo çalışma yapmaya karar verdiniz?
- Teknoloji geliştikçe yeni şeylerle karşılaşıyorsunuz. Önümüzdeki senelerde daha da sık rastlayacağımız bir yapay zeka furyası var. “Deli Ediyor” şarkımdan bahsediyor olursak sesimi kullandım ama tam Erdem Kınay vokali değil. Yapay zeka ile sesime başka bir karakter verdim. Ben tabii müzik üretirken her zaman yeniyi sunmayı hedefliyorum. Bu şarkıyı da güncel, şu an dinleyenlerin sevdiği ritimlerde, melodilerde hazırladım. Sözlerini Deniz Erten yazdı, müzik ve düzenlemesini ben yaptım. Seslendirmesi de bana ait. Biraz işin içine yapay zeka kattım, günümüzün modası.
◊ Yapay zekanın müziğe bu kadar dahil olması müziği bitirmez mi?
- Kesinlikle mukayese edilemez ama bunun da bir dinleyicisi olacaktır. Bunun önüne geçemezsiniz. Müzikte de gerçekten teknoloji o kadar ilerledi ki insanları natürel sesleriyle duymuyoruz albümlerde.
◊ Klibinizi de yapay zeka ile yapmışsınız...
- Evet. Videomdan, fotoğrafımdan biraz beni modifiye ettiler. Tamamen animasyon değil de gerçek görüntüm biraz deformasyona uğradı.
◊ Bu çalışmaların devamı gelecek mi?
- Bir aranjör ve besteci olarak en çok zorlandığınız şey bir şarkı yaparken onu konumlandırmak oluyor. Bir şarkı yapıyorsunuz ve bazen onu hayal ettiğiniz kişide tam duyamıyorsunuz. Bir şarkıyı her sanatçı hit yapamaz. Doğru şarkıyı doğru kişiyle buluşturmak gerekir. Mesela bazı şarkılarım hak ettiği değeri görmedi.
Bu teknolojinin avantajı şu olacak; ben artık bir şarkı yaptığımda doğru kişiyi bulamıyorsam en kötü ben söyleyeceğim ve yapay zeka ile istediğim karakteri verip bu şekilde sunacağım.
ŞARKICI OLMA İDDİAM YOK
◊ Artık kendiniz ön planda olacaksınız yani. Sahnede tek olmak nasıl bir his?
- Tek olmaktan da kendi yarattığım şarkılarla sahne almaktan da keyif alıyorum. Tamamen şarkıcı oluyorum diye bir iddiam yok. Ben müziğin her dalında varım. DJ’lik de, aranjörlük de, beste de yapıyorum. Ama bu tip solo çalışmalara kısa aralıklarla devam etmeyi düşünüyorum. Kenarda 2-3 şarkım daha var, onları da seslendirdim hatta.
SERDAR ORTAÇ İLE ÇALIŞMAK HEM ZOR HEM DE KEYİFLİ
◊ Bu zamana kadar çalışmaktan en keyif aldığınız ve zorlandığınız ünlüler kimler?
- Hem çalışması çok bereketli ve keyifli ve hem de zor olan sanatçı Serdar Ortaç. Onunla çalışırken gerçekten çok yoruluyordum. Bir günü bir gününü tutmuyor. Şarkıyı yapıyorsunuz, çok beğeniyor ama ertesi gün emin olamadım diyor. 3 gün geçtikten sonra bu sefer eski hali mi kalsaydı deyip insanı delirtiyor! Ama çok severim kendisini.
◊ Sorunsuz çalıştığınız kişi kimdi?
- Hem en rahat çalıştığım hem de en iyi anlaştığım Hande Yener. Çok üstün bir şarkıcı. Ses iyi olunca çalışması ayrı bir keyifli oluyor. Şarkılara can katıyor Hande Yener. Keza Kenan Doğulu da öyle. Mesela Hande Yener ile de bir küslük dönemimiz oldu. O dönemde yine bundan cesaret alıp “Olacak Olacak” şarkısını yaptım ve Demet Akalın’a verdim. Demet büyük bir ivme kaydetti. Küslükler bana başarı getiriyor. Tabii Hande ile de barıştık, çok iyi aramız.
SİMGE’Yİ İLK BEN KEŞFETTİM
◊ Birçok ünlü ismin hitine siz imza attınız. Sizce neden o isimler sizinle çalışmak istedi?
- Piyasada, bazı şarkıları birçok aranjör yapmayı dener ama bestecisi ya da sanatçı o şarkıdan memnun olmaz. En sonunda bana getirirler. Ben o şarkıyı hit yaparım. Aynı şekilde şarkıcılar için de aynı şeyi söyleyebilirim. Mesela “yok ya bu şarkıcıdan hiçbir şey olmaz” dedikleri şarkıcıları meşhur etme konusunda çok başarılıyımdır.
◊ Örnek verebilir misiniz?
- Mesela ilk Simge’yi keşfettiğimde Serdar Ortaç’a vokalistlik yapıyordu. Sahnede çok beğenmiştim. Ona bir albüm yapma fikri doğru kafamda. Hemen çalışmaya koyulduk. 6 şarkı yaptım, Simge’nin ilk albümünü aslında ben çıkardım. Tabii birlikteliğimiz çok kısa sürdü.
◊ Neden?
- Simge ile çalışmamız 1.5 yıl sürdü. Aramızda bir anlaşmazlık oluştu, proje havada kaldı. Ne bundan Simge memnun oldu ne de ben. Şarkıları doğru düzgün de duyuramadık. Ufak bir küslük dönemimiz oldu. Küslüğümüz bizden kaynaklı değil, daha çok etrafımızdaki insanların bizi birbirimize düşürme çabasından oldu. Yine sahnede bir gün Merve Özbey’i fark ettim. Benim “Proje 1” albümüm çıktı. Büyük ses getirdi. Merve’nin seslendirdiği “Duman” şarkısı ses getirdi.
◊ Simge ile hâlâ küs müsünüz?
- Hayır çok iyiyiz.