Bölüm Sonu Dedikodusu: Hayatımın Aşkı Final

YORGUN SAVAŞÇI!

17 bölüm süren Hayatımın Aşkı macerası boyunca izleyenleri ikiye bölen, çoğu seyircinin Demir'e tercih ettiği lakin yine de bu hikâyenin üvey evladıydı Kaan. Çoğumuz çok büyük bir ışık ve potansiyel gördük onda. Bazılarımız Gökçe'nin kalbini kazanıp günün sonunda kızı kapan olmasını bekledik. Ne yazık ki bu açıdan beklentiler karşılanmadı. Hayal edilen sahneler Kaan ve Gökçe'ye bir türlü yazılamadı. Hatta dizinin üç başrolünden biri olan Kaan, ilginç bir şekilde arka planda bırakıldı. Asla dizginlenemeyen saçları, stil sahibi cafesi, deri ceketi ve motoruyla sıradışı bir ikinci adamdı Kaan... Böyle söyleyince kulağa çok bilindik geliyor aslında. Tüm bu sayılanlar klasik bir sert çocuk imajı çiziyor. Ama Kaan'a baktığımızda bu imajın çok daha ötesinde birini gördük. Biraz içine kapanık azıcık kalbi kırık hafiften duygusal ve iyi yürekli bir adam tanıdık. Öyle bir ikinci adamdı ki Kaan ne entrika çevirmeye kalktı ne de ara bozmaya çalıştı. Tek yaptığı öyle uzaktan uzaktan hiç konuşmadan Gökçe'yi sevmek ve elinden geldiğince ona yardım etmekti. Yeri geldi başını onunla birlikte belaya sokmaktan çekinmedi. Önce kendisine bile itiraf edemedi aşkını. Sonrasında ise belki bir şeylere geç kaldı. Sonuç olarak günün birinde terkisine Gökçe'yi atacağını tahmin ettiğimiz motoruna tek başına atlayıp ruhu, kalbi yorgun bir savaşçı olarak ufka doğru uzaklaştı. Bizleri onu düşündükçe elimiz böğrümüzde kalacak şekilde bıraktı. Hoşça kal Kaan! Her şeye rağmen seni tanımak güzeldi. 

SEMA, SON KARARIN MI?

Final bölümü boyunca boynu bükükler şeklinde gezen Bartu sonunda mutluluğa kavuşan isimlerden oldu. Bartu'nun bir türlü iş bulup sorumluluk alamaması ve bir baltaya sap olamaması sonunda Sema'nın canına yetti. Bartu da Şenkal ailesinin kadınlarından aldığı ufak tüyoyla Sema'ya evlilik teklifinde bulunmaya karar verdi. Belki Bartu terlikleriyle gitmemişti ama Sema pijamalarıyla gelmişti. Üstelik Bartu'nun ne bir hazırlığı ne de yüzüğü vardı teklif için. Haliyle Bartu'nun kararını alelacele aldığı pek de üzerine düşünmediği teklifi, Sema tarafından reddedildi. Bunun üzerine her zaman kısa yoldan köşeyi dönmek ve bir şekilde yırtmak hevesinde olan Bartu sırf Sema için radikal bir değişikliğe gitti. Değişime sigortalı ve maaşlı bir iş bulmaya çalışmakla başladı. Gökte aradığı işi biraz tepeden inme ve absürd bir şekilde de olsa Demir'in ajansında buldu. Metin yazarı oldu. Her ne kadar Bartu bordrolu olma yoluna gittiyse de huylu huyundan vazgeçmez derler. Sema'ya ettiği ikinci evlenme teklifinde Demir'in çiçeklerini kullanarak yine yapacağını yaptı. Şimdi Şenkal ailesinin tüm fertleriyle birlikte soruyoruz Sema. Emin misin? Eh günah bizden gitti madem! Sizi de iki evetle dünya evine doğru uğurluyoruz.

ONLAR ERMİŞ MURADINA...

Gelelim final bölümünün esas odak noktasına yani Gökçe ve Demir'e... Öncelikle geride bıraktığımız 17 bölüme şöyle bir baktığımızda özellikle Demir'i ilk bölümlerde de son bölümlerdeki anlayışlı, tatlı haliyle izleseydik; Gökçe ile Demir'in romantik ve sevimli hali bu kadar sona saklanmasaydı demekten kendimizi alamıyoruz. Belki de o zaman bu çifti benimsemek, sevmek ve aşklarına inanmak daha kolay olacağından Hayatımın Aşkı'nın ekran ömrü de daha uzun olabilirdi. Bizler de birbirinden yetenekli oyunculardan oluşan bu güzel kadroyu daha başarılı bir senaryoyla daha çok izleyebilirdik. Final bölümünün konuyu toparlama telaşından olsa gerek pek merakımızı cezbetmediği halde bizi haftalarca oyalayan Demir'in gerçek ailesini bulma hikâyesi oldu bittiye getirilerek kapatıldı. Demir bir anda onları artık bulmak istemediğine kanaat getirip pes etti. O anda kendisine vahiy inmiş olacak ki apar topar Gökçe'ye evlenme teklif etmeye karar verdi. Üstelik bu konuda Şenkal ailesinden de yardım istedi. İlk kez kızlarını vermeye bu kadar hevesli hatta evlenme teklifi hazırlıklarını damat adına bizzat yürüten bir kız tarafı görsek de bunu da Şenkal ailesinin topluca kafadan kontak oluşuna verip hoşgördük. Sonuç olarak Kaan'la hesabını kapatıp onu elinde biletlerle uzaklara yollayan Gökçe nihayet hayaline kavuşarak Demir'e gönül rahatlığıyla evet dedi. Binlerce başarısız girişime rağmen bir şekilde Demir'in kalbini çaldı ve sabrın sonunun selamet olduğunu hepimize kanıtladı. Hayatımın Aşkı da kendince toz pembe bir tablo çizerek bizlere veda etti. Ne diyelim? Onlar ermiş muradına biz çıkalım kerevetine...

noluyo.tv Tarafından hazırlanmıştır.