Bölüm Sonu Dedikodusu: Hayatımın Aşkı 15. Bölüm

KİME NİYET KİME KISMET!

Geçen hafta Gökçe'nin başrolünde olduğu, Nil ve ailesinin önünde son perdesi sahnelenen rezaletten sonra Nesrin zaten pek sevmediği Gökçe'ye iyice diş biler hale geldi. Yeri geldiğinde Gökçe'yi bizzat hırpalayan oğlunun onu kendisine karşı koruduğunu görünce dışarıdan aldığı bir tüyoyla ikisinin arasını bozmaya karar verdi. İhtiyacı olan şey temiz kalpli, yardım isteyeni geri çeviremeyecek, masum bir kurbandı. Tabii ki aranan özellikler Gökçe'de fazlasıyla mevcuttu. Fakat Nesrin'in döndürdüğü dolap Demir'in kulağına gidince olanlar oldu. Demir annesine "Gökçe'yi mutsuz ederek mi beni mutlu edeceksin?" diyerek belki de ilk kez Gökçe'ye olan hisleri konusunda bu kadar net tavır koydu. Üstelik bölümün devamında da bu tutumunu sürdürdü. Önce ısrarıyla "Demir Bey"leri "siz"leri ortadan kaldırdı. Sonra da uçurtma jestiyle ilk defa Gökçe'yi önemsediğini ona hissettirdi. Bir temeli ve gerekçesi olduğu için ikilinin sahil sahneleri önceden yazılmış zorlama romantik sahnelere kıyasla daha etkili ve inandırıcıydı. Madem Demir'de bu kadar ısrarcı olunacaktı keşke en başından Demir neyi neden yaptığı anlaşılan, biraz daha duygusal, Gökçe'ye değer verdiğini belli eden ve empati kurabileceğimiz bir adam olarak yazılsaydı. İlk bölümlerde de olası Gökçe Kaan etkileşimine hiç göz kırpılmasaydı. Ne yazık ki tüm bunlar için çok geç kalındı. Bu yolun sonunun Demir'e çıkacağı artık kesin olarak belli oldu. Kime niyet kime kısmet derler ya hani, Gökçe o gelinliği Nil'e niyet giydi ama galiba kendisine kısmet olacak.

BEN DİYEYİM "KARMA" SEN DE "ETME BULMA DÜNYASI"

Bu hafta kısmetimiz uçurtmalardan yana olacak ki tıpkı Gökçe gibi Sema'nın da çocukluğuyla ilgili bir uçurtma uktesi varmış, onu öğrendik. Peki bunu duyan Bartu durur mu? Tabii ki hayır! Sema'nın yüzü gülsün diye Mustafa'yla birlikte başlar araştırmalara... Başlar başlamasına da bu işler para olmadan olmuyor. Para da Bartu'da bulunmuyor. O zaman ne yapılacak? Söz konusu Bartu Şenkal ise tabii ki bir alavere dalavere olacak. Bartu'yla Mustafa'nın pek çok sektörde fason üretime girdiğini görmüştük de bu kadarını biz bile tahmin edemezdik. Küçük bir çocuğun helikopterini yürütmek ancak Bartu'nun aklına gelebilecek bir çözümdü. Tabii ki bu hiç de etik olmayan bu davranış ünlü düşünür Demet Akalın'ın da dediği gibi yanlarına kalsa da yarına kalmadı. Bartu'yla Sema sırılsıklam mı olmadı? Sema kapkaca mı uğramadı? Bartu'nun telefonu mu kırılmadı, kafasına kuş mu pislemedi? Kısacası ikilimizin başına 24 saat içinde gelebilecek bütün aksilikler tek tek geldi. Adına ister karma deyin ister etme bulma dünyası! Sonuç olarak bu hafta dizimizin Bartu ve Sema çiftiyle vereceği kamu spotu buraya kadardı.

BİR AŞK DAHA BAŞLAMADAN BİTTİ!

Acıların çocuğu Kaan bu hafta da artık alışılmış biçimde acılar içindeydi. Dünya gözüyle şu çocuğun aşktan yana şansının döndüğünü bir türlü göremedik. Zalim senaristler bir güldürdülerse bin ağlattılar. Yazık değil mi Kaan'a? Önce içten pazarlıklı Duru'yla uğraştı. Şimdi de Gökçe'den aşkına karşılık bulamıyor. Resmen dram! Geçen bölümün sonunda şöyle bir dudaklarını değdirip kaçtı diye Gökçe'den yemediği azar kalmadı. Demir'in her türlü cefasına katlanan bin kere kovsa da bin kere peşinden giden Gökçe, ona hep destek veren ve zor gününde yanında olan Kaan'a azıcık anlayış gösteremedi. Çocuğun özrünü ve arkadaş kalma isteğini bile doğru düzgün kabul etmeyip zaman istedi. Biraz aşka saygı Gökçe! Demir'e deli gibi aşık olduğunu iddia eden Gökçe'nin Kaan'ın halinden biraz anlaması gerekirdi. Gerçekten büyük ayıp etti. Vebalı gibi Kaan'dan kaçmamalı ve önce onu dinleyip biraz medeni davranmalıydı. Zavallı Kaan da ne yapsın gitti içini Sema'ya açtı. Bu arada Şenkal ailesinin en aklı başında imalatı Sezenmiş, bunu da öğrenmiş olduk. Sezen, Kaan'ın Gökçe'ye olan ilgisini ilk fark edenlerdendi ve bunu her fırsatta ablasına söyledi. Bu bölümde de Gökçe'yi onu asıl seven ve ona asıl değer veren isme yani Kaan'a yönlendirmeye çalıştı. Hatta gidip Kaan'la konuşarak onu yüreklendirdi bile. Ama nafile! Seyirci olarak biz hiç böyle hayal etmesek de görünen o ki Gökçe çoktan kararını vermiş. Ağzıyla kuş tutsa bile artık dönüp Kaan'a bakmayacak. Böylece Kaan'a yazık olacak ve bir aşk daha başlamadan son bulacak. Tek suçun sevmekmiş Kaancığım, şansına küs ne diyelim. Tüm bu serzenişlerimiz bir yana üç başrolden biri olan Kaan'ın niçin böyle oyun dışına itildiği de aklımızda hep bir soru işareti olarak kalacak. Büyük bir potansiyele sahip bir karakteri bar tezgâhının arkasında bardak silmeye mahkum edenler utansın. Dua edelim de bu işin sonunda senaryo ekibi Kaan'la Sezen'den bir çift çıkarmaya kalkıp bize saç baş yoldurmasın.

noluyo.tv Tarafından hazırlanmıştır.