Gökçe Yanardağ: Ayazın Sonu Güneş’in heyecanı artacak

Güncelleme Tarihi:

Gökçe Yanardağ: Ayazın Sonu Güneş’in heyecanı artacak
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 07, 2024 08:22

Gökçe Yanardağ, Kanal D’nin hafta içi her gün ekrana gelen “Ayazın Sonu Güneş” dizisinde Gülden karakterine hayat veriyor. Yanardağ, dizinin gün gün ritminin artacağını söyledi ve ekledi: “Heyecanı artacak bir dizi izlediğinizi bilmenizi isterim.”

Haberin Devamı

◊ Kanal D’nin günlük dizisi “Ayazın Sonu Güneş” ile ekrana geri dönüş yaptınız. Neler hissediyorsunuz?

- Bu yıl yaz projeleri yapılmadı. Yeni bir oluşum olarak günlük dizi projeleri artmaya başladı ve sanırım daha da artacak. Ben hikayesini sevdim. Kendi halinde samimi sıcak işleri seviyorum.

Uzun zamandır dinlendiğim için günlük dizi yapabilirim diye düşündüm. Çünkü tempo olarak haftalık diziden biraz daha yoğun. Keyfim yerinde çok şükür. Yaptığınız işi bir hafta beklemeden her gün izlemek güzel oluyormuş.

◊ Dizinin senaryosunu okurken ne hissettiniz?

- Okuduğuma inanmak en önemlisi benim için. Bir derdi ve mücadelesi olan karakterler tercih sebebim oluyor. Ayrıca Kanal D’yi ve Güneş’li hikayelerini seviyorum. Daha önce çalışmadığım bir yapımla ve genç oyuncularla çalışmak, heyecanlarına ortak olmak o işi benim için cazip kılıyor.

Haberin Devamı

Gökçe Yanardağ: Ayazın Sonu Güneş’in heyecanı artacak

GÜLDEN KARAKTERİNİ SEVİYORUM

◊ Dizide Gülden karakterine hayat veriyorsunuz. Nasıl biri Gülden?

- Gülden, her şeye yetmeye çalışan, çalışkan, becerikli, dürüst, iki çocuklu bir anne. Kocasının beceriksizliği ile katmerlenen zorlu hayatında mücadeleden ve hakkaniyetli olmaktan vazgeçmeyen bir kadın. Eğilip bükülmeyen net biri. Seviyorum Gülden’i. Biliyorum ki bu ülke Gülden’lerle dolu.

◊ Canlandırdığınız Gülden karakteri bugüne kadar oynadığınız diğer karakterlerden nasıl farklılaşıyor?

- Her hikayenin kendine özgü dinamikleri ve ritmi var. O sebeple hepsi birbirinden farklı oluyor. Yıllar içinde aldığınız yaşla beraber, gelişiyorsunuz ve bakış açınız değişiyor. Siz değişince oyununuz ve hikayeyi algılama şeklinizde değişiyor.

İKİ AYDIR KEYİFLE ÇALIŞIYORUZ

 İlk kez bir günlük dizi ile seyirci karşısına çıkıyorsunuz. Sizi zorlayan tarafları oldu mu?

- Görüşmeye gittiğimde tedirgin olduğum tek konu buydu sanırım. Acaba yetişebilir miyim? Ama düşündüğümden çok daha iyisi oldu diyebilirim. Günlük dizi süreleri elbette haftalık diziye göre daha kısa oluyor. Daha sistemli ve daha organize olmak durumundayız ki bu da benim en sevdiğim çalışma şekli. Disiplinli ve sistemli biriyimdir. İki aydır gayet keyifli çalışıyoruz.

Haberin Devamı

◊ Set ortamınız nasıl?

- Güzel, bahçeli bir evimiz var. Genelde çekimler evde oluyor. Set ortamı hızlı ve koşturmalı oluyor.

Gökçe Yanardağ: Ayazın Sonu Güneş’in heyecanı artacak

ZEYTİNLİK ALDIM TOPRAKLA UĞRAŞIYORUM

◊ Set dışında neler yaparsınız?

- Fotoğraf çekmeyi çok seviyorum. Bir süredir başka bir alana kaydım. İlgi alanı sürekli değişen biriyim. Geçen yıl küçük bir zeytinlik alıp biraz toprakla meşgul oldum. Çok öğretici oldu benim için. Toprakla ilgilenince suya olan ilgim arttı. Su kaynaklarını hızla yitiren bir ülke olarak su tüketimime artık çok dikkat ediyorum.

Tüm bunların içinde emek vererek heyecanla yetiştirdiğiniz zeytinleri toplayıp kendi zeytininizi yapıp yemeniz inanılmaz güzel bir duygu. Toprağa ve toprak emekçisine büyük bir saygı ve ilgi duyuyorum. Hepimizin mutlaka öğrenmesi, mutlaka ilgilenmesi gereken bir konu olduğu kanaatindeyim. Bununla ilgili bir belgesel veya bir program yapmak niyetindeyim. Yediğimiz yiyecekler için verilen emeği, çiftçiler dışında kimse bilmiyor bence.

Haberin Devamı

EN BÜYÜK MOTİVEM DOĞA

◊ Hayattaki en büyük motivasyon kaynağınız nedir?

- Hayattaki en büyük motivasyon kaynağım doğa. Allah’ın yarattığı tüm canlılar. Evimdeki ve sokağımdaki kediler, köpekler, kirpiler, bitkiler, ağaçlar. Her zaman bu çeşitlilik için şükrediyorum. Onlardan öğrenecek çok şey var. Dilerim bunu görmek, hissetmek ve anlamak herkese nasip olur.

◊ İzleyicilerinize neler söylemek istersiniz?

- Gün gün ritmi ve heyecanı artacak bir dizi izlediğinizi bilmenizi isterim.

MÜCADELEDEN VAZGEÇMEYİN

◊ Mankenlikten oyunculuğa geçiş süreciniz nasıl gerçekleşti?

- Gelen teklifler oluyordu ama tekstil sektörünün en parlak zamanlarıydı ve vakit yoktu mankenlikten. 93-94 yılıydı, tek özel kanal varken Ünal Küpeli ile 4 bölümlük bir dizi çalışması yaptık. Sonra yoğunluk sebebiyle yapamadım. Gelen teklifleri geri çevirmek zorunda kaldım. 97 yılında Gold filmden Faruk Turgut’un “Deli Divane” dizisinde oynadım ve uzun yıllar başka projelerde çalıştık.

Haberin Devamı

◊ Oyuncu olmak isteyen gençlere ne tavsiye verirdiniz?

- Ahkam kesmek hiç istemem. Çünkü benim zamanımdan çok farklı bir oluşum içinde büyüdüler. “Şöyle olun, böyle olun” demek çok zor ve faydasız. Onlarla sette olmaktan inanılmaz keyif alıyorum. Gençler, güzel ve heyecanlılar. Anlamaya çalışıyorum sadece ve yardım istedikleri zaman yardımcı olmaya çalışıyorum. Mutlaka bir şey söylemem gerekirse, mücadele etmekten vazgeçmesinler, disiplinli ve çalışkan olsunlar.

BAKMADAN GEÇME!