42 yıl sonra tiyatroya döndü
Güncelleme Tarihi:
Eski devlet bakanı Yüksel Yalova, Reşat Nuri Güntekin’in unutulmaz romanı “Yaprak Dökümü” ile tiyatroya döndü. Hakan Altıner’in romandan uyarlayıp sahneye koyduğu oyun, geçen pazartesi Trump Sahne’de perde açtı. 42 yıl aradan sonra tiyatro sahnesine çıkan Yüksel Yalova ile tiyatroya olan aşkını ve kendisi gibi oyuncu olan kızı Melike İpek Yalova’yı konuştuk.
◊ “Yaprak Dökümü”nde oynama fikri nasıl gelişti?
- Hakan Altıner, mükemmel bir uyarlama yaptı. Benim de konservatuvardan arkadaşım. 1975 yılı İstanbul Belediye Konservatuvarı Tiyatro Bölümü mezunuyuz ikimiz de. “Gel Reşat Nuri Gültekin’i oyna” dedi. Ben de “oynarım” dedim. Oyun harika. Bir kere oyuncular çok iyi.
◊ Reşat Nuri Güntekin’i oynamak sizde nasıl bir duygu uyandırdı?
- Türk edebiyatında sıra dışı bir yazar. 50 sene sonra bile güncel diyebileceğimiz büyüklükte bir yazar. Onunla ilgili çok makale var. Aristoteles’in “Retorik” eseri ile Reşat Nuri Güntekin’in “Acımak” romanı hep böyle mukayeseli yazılır. Dolayısıyla Reşat Nuri’yi oynamak büyük bir sorumluluk. Ama biz de eski mektepliyiz. Vaktiyle Kenter Tiyatrosu ve Şehir Tiyatrosu’nda oyuncu ve yönetmen yardımcısı olarak çalışmıştım. Sürekli sanatın içinde olduğum için kabul ettim.
BAKAN ROLÜ VARSA HEPSİNE TALİBİM
◊ Bir dönem bakanlık görevinde bulundunuz. Ekranlarda da bakan rollerini canlandırdınız. Sizin için siyasette bakan olmak mı yoksa ekranda bakan olmak mı daha keyifliydi?
- Bakan rolü varsa hepsine talibim, oynarım. Bugüne kadar içişleri bakanı oynadım. Kültür bakanı oynadım. Tabii tiyatro kuralları ayrı olan bir dünya. Sahnede varsan varsın. Kendi gücüne, kabiliyetine bağlı. Çalışmana bağlı. Öteki siyasiydi konjektüre bağlı. Dolayısıyla varsa teklif oynamaya hazırım.
◊ Siyaset sahnesi mi tiyatro sahnesi mi, hangisi daha zor?
- ‘Tiyatro bilimlerin anasıdır’ deriz. Dolayısıyla tiyatro ayrı bir dünya, zordur. Bakan olmak için her şart her zaman aranmayabilir. Fakat tiyatroda sahnede varsan varsın yoksan yoksun. Onun için tiyatro daha mühimdir, önemlidir.
Çetin İpekkaya, Neşe Erçetin, Hakan Altıner, Yüksel Yalova ve Orhan Hızlı, İstanbul Belediye Konservatuvarı Tiyatro Bölümü’nden 1975’te mezun oldu.
UĞUR GURUR DUYDUĞUM BİR ARKADAŞIM
◊ Uğur Yücel’le aynı konservatuvardan mezun olduğunuzu biliyorum. O döneme ait neler söylemek istersiniz?
- Uğur’u epeydir göremedim ama uzaktan izliyorum. İftihar ettiğimiz bir arkadaşımız. Geçen yıllar içinde son derece başarılı oldu. Gurur duyduğum bir arkadaşım.
◊ O dönemden popüler olan başka arkadaşlarınız var mı?
- O dönemden birçok arkadaşım var. Suat Özturna, Nilgün Akçaoğlu, Hakan Altıner, Necati Bilgiç, Orhan Hızlı... Ben de yeni bir hayata yelken açıyorum. Yıldız Kenter, Melih Cevdet Anday ve Çetin İpekkaya’nın öğrencisiyim. Onlardan aldığımız terbiyeyle sahneye çıkmışken bir iki tane daha oynayalım diye niyetimiz var.
◊ “Yaprak Dökümü”nün Türkiye turnesi olacak mı?
- 6 Kasım’da İzmir’deyiz. 6 Aralık’ta Ankara’dayız. Adana, Mersin, Gaziantep, Urfa ve Kayseri diye devam ediyoruz. Sonra tekrar İstanbul’a dönüyoruz.
Kızımla iftihar ediyorum
◊ Kızınız Melike İpek Yalova, Türkiye’nin sevilen oyuncularından... Ekranda izliyor musunuz? Bir baba olarak ne hissediyorsunuz?
- Eskiden bakanın kızı derlerdi, şimdi Melike’nin babası diyorlar. Melike son derece disiplinli, çalışkan, iş ahlakı olan biri. Kendisine çok saygı duyuyorum. Zaman zaman yabancı rejisörlerden bile gidip dersler aldı. Konservatuvar mezunu değil ama inanılmaz çalıştı. “Bir Zamanlar Çukurova” şu an İtalyan televizyonunda oynuyor. İftihar ediyorum çocuğumla.