Hazırlayan: Mesude ERŞAN
Oluşturulma Tarihi: Eylül 29, 2005 01:27
60’lı yıllarda cinsel yolla bulaşabilen hastalıklar başlığı altında sadece beş hastalık yer alıyordu. Bunlar, frengi, belsoğukluğu ve cinsel organ yaraları ile seyreden diğer üç hastalıktı. Bilgi artışı ve çok sayıda yeni akıntı etkileri saptandı.
HIV (AIDS) enfeksiyonu gibi yeni hastalıklar ortaya çıktı. Bulaşma yolları hakkında bilgi arttıkça yeni bazı hastalıklar, örneğin bulaşıcı sarılıklar da bu grup içine alındı.
Cinsel yolla bulaşabilen hastalık etkenleri de çeşitli. Çok sayıda bakteri, virüs, bazı mantarlar, iç ve dış parazitler... Bu hastalıkların bir kısım kadın ve erkek akıntılarıdır. Bir kısmı ise sadece deri belirtileri gösterir. Bazıları ise hem deri, hem de iç organlarda belirti verirler. Her yıl yaklaşık 300 milyon kişinin cinsel yolla bulaşan bir hastalıkla enfekte olduğu tahmin ediliyor.
l Bu hastalıklar neden bu kadar yayıldı?
60’lı yıllarda başlayan cinsel devrim, doğum kontrol hapları ve turizm patlaması ana nedenler. Gebe kalma tehlikesinin ortadan kalkması, cinsel ilişkilerde toplum baskısının azalması ve dünyanın değişik yörelerindeki insanlarla ilişkiler kurulmasıyla, hastalıkların yayılması çok kolaylaştı.
l Hastalıktan korunma yöntemleri de arttı mı?
Pek değil. Bu konuda tek koruyucu prezervatif. Onun da koruyucu etkisi bir yere kadar. Akıntılar konusunda yüksek oranda etkilidir. Ancak günümüz seks anlayışında yetersiz kalabildiği durumlar oluyor.
l Prezervatif kullanmak her zaman yetmiyor mu?
Prezervatif kullanmak elbette doğru. Ancak korumada yetersiz kalabilir. Sadece cinsel organların devrede olduğu sekste, sadece penis ve vajina direkt temastan korunmuş olur. Geri kalan bölgeler bulaşıcılığa açıktır. Tüm vücudu prezervatif ile örtemeyiz. Çok yaygın bir ilişki çeşidi olan oral seksin prezervatif ile yapılması pek olası değildir. Bir çok hastalık öpüşme yoluyla da geçer.
l Peki güvenli seks yok mu?
Gerçek anlamda güvenli seks yok. Ancak risk oranının azaltıldığı seks vardır. Bunun için de bazı kurallara dikkat edilmesi gerekir. Önemli olan riskli davranış şekillerinden uzak kalmaya çalışmak.
l Riskli davranış nedir?
Günümüzde birçok insana sempatik görünmese de riski azaltmada en önemli adım tek eşlilik. Cinsel ilişkiyle bulaşabilen hastalıklar konusunda, ilgili uzmanların bir öngörüsü var: Bir hastada cinsel yolla bulaşan hastalık bulunması, bunun üç ile çarpılması demek. Yani birinci kişi hasta, ikincisi onun hastalığı aldığı kişi. Üçüncüsü de hastalığın verildiği kişi. İşte tek eşlilikte bu risk büyük ölçüde ortadan kalkıyor.
l İlişki tipiyle ilişkisi var mı?
İster heteroseksüel (kadın-erkek ilişkisi), isterse de homoseksüel (aynı cinsle ilişki) ilişkide, tek eşlilik riski çok azaltır. Herhangi bir cinsel partnerin ikinci veya daha çok partneri olması riskleri katlayarak artırır. Bu durumda paralı ilişkilerin de ne kadar yoğun risk taşıdığı çok açık olarak bellidir.