Güncelleme Tarihi:
Günlük yaşantımızda sık sık istemediğimiz olaylarla karşılaşıyoruz. Sevdiğimiz, güvendiğimiz kişiler onlardan hiç beklemediğimiz davranışlarıyla bizi düşkırıklığına uğratabiliyorlar. Bu durumda ne yapabiliriz? Hiç kuşkusuz en doğru hareket karşımızdakine hatasını kabul ettirmek olmalı. Ama ‘‘Sen hatalısın’’ diye söze başlayıp bir tartışmaya girmek de çözüm değildir. Dikkatle seçilmiş sözlerle karşınızdaki kişinin hatasını anlamasını sağlayabilirsiniz. Size günlük yaşamdan alınmış birkaç örnek verelim:
Olay: En iyi arkadaşınız sizinle randevulaşmıştı, ama bir başkasıyla buluşmak uğruna sizinle olan randevusunu iptal etti.
Bunları söylemeyin: ‘‘Gerçek bir dost olmaya kendini hazır hissettiğin zaman beni ararsın.’’
Doğru ifade: ‘‘Senin bir suçun yok. Biraz yalnız kalmak bana da iyi gelecek. Kendimi oyalayacak bir şeyler bulurum.’’
Sonuç: Arkadaşınız bu sözleri duyunca hatasını anlayacak ve büyük bir olasılıkla sizi yemeğe ya da çay içmeye davet edecektir.
* * *
Olay: Anneniz, doğum gününüzü unuttuğunu farketti.
Bunları söylemeyin: ‘‘Sana inanamıyorum. Kardeşimin doğum gününü de başkalarının doğum günlerini de asla unutmazsın. Kabul et, beni sevmiyorsun.’’
Doğru ifade: ‘‘Önemi yok anne. Doğum günümü gene kutlayabiliriz.’’
Sonuç: Anneniz, kızının doğum gününü unutmaması gerektiğini kabul edecektir. Kendini bağışlatmak için de size değerli bir doğum günü armağanı verecektir.
* * *
Olay: Eşiniz arkadaşlarıyla buluşacaktır. O gece sabahın dördüne kadar eve dönmez ve gecikeceğini bildirmek için de telefon etmez.
Bunları söylemeyin: ‘‘Başına bir kaza geldi diye ne kadar korktuğumu biliyor musun? Öyle kızgınım ki seni öldürebilirim.’’
Doğru ifade: ‘‘Önemi yok sevgilim. Gece gözüme uyku girmedi, ama arkadaşlarınla bir arada olmaktan ne kadar hoşlandığını da biliyorum. Zamanın nasıl geçtiğini farketmemişsindir.’’
Sonuç: Kocanız bu davranışı bir daha tekrarlamaz. Eve geç döneceği zaman mutlaka telefon edip sizi uyarır.