Tartışmacı yazar

Güncelleme Tarihi:

Tartışmacı yazar
Oluşturulma Tarihi: Haziran 21, 2003 00:00

Bazen kavgayla beslendiğimi düşünüyorum. Yani neredeyse ekmekle su kadar önemli oldu hayatımda. Seviyorum açıkçası.Nereden anladım?Hani bazen hakkımda bir yerlerde bir şeyler yazılıyor ya... Bakıyorum için için bir sevinç bende.Cevap verilecek ya...Laf oturtulacak...Haddini bilmeyenlere yardımcı olunacak...O tür yazıları şeyttirirken zevkin doruğundayım adeta. Dikkat ettim, en uzun yazılarım onlar. Doymak bilmiyorum.Keşke haftanın dört günü bunu yapabilsem. Köşeme isim de koyarım o zaman.‘‘Kodum mu oturturum.’’Tartışmacı yazar Pakize Suda.Bir sekreter alırım yanıma. Bütün dergileri gazeteleri taratırım.‘‘Var mı bana yan bakan?’’ diye sorarım, ‘‘Var’’ derse, ‘‘Kahrol düşman, al sana!’’ yaparım.Politikacılar böyle yapıyorlar değil mi?Basın danışmanları basını tarıyor fakat onlar ‘‘Taş atana ekmek atacaksın’’ misali gayet kibar açıklamalar gönderiyorlar cevaben. Düşünüyorum da... Çok zor işleri.Her sabah yine, yeni, yeniden, bütün gazetelerin bütün yazarları ağız birliği etmişçesine senin bir halta yaramadığını anlatıyorlar. Ağzınla kuş tutsan ‘‘Bu kuşun kanadı eğri’’ diyecekler neredeyse.Emekli oluyorsun, peşini bırakmıyorlar. On sene sonra biri çıkıp ‘‘Bu memlekete çok zararı dokundu’’ diyor.Demirel'in, Ecevit'in bu yaşa kadar sağsalim gelebilmesi mucize, bu açıdan bakınca. Ben onların yerinde olsam çoktan kalp sektesinden gitmiştim.Hakikaten nedir bu metin olma hali politikacılardaki?Hem de varlıklarını sürdürebilmeleri kendilerini halka beğendirmekle mümkünken...Herhalde vatandaşın basını takmadığı kanaatindeler. Veya sakinleştirici ilaç şişesinin içine düştüler.Ya da gerçekten zaman her şeyin ilacı. Hakarete varan eleştirilere dayanmaya bile iyi geliyor.Her neyse... İnsan her yaşta bir şeyin idrakine varırmış; politikacılar büyük adamlar vallahi, ben de bu yaşta bunu anladım.Doğal kadınŞu yukarıdaki yazı üzerine, bari benden yana bir sıkıntıları olmasın bugün politikacıların.Mesela, ‘‘Tayyip Erdoğan'ın Pakistan gezisi sırasında, Emine Erdoğan, eşiyle Türkiye'den oraya gitmiş gibi değil de, Pakistan'ın bağrından kopmuş, Tayyip Bey'i karşılamaya gelmiş gibi duruyordu’’ falan demeyeyim. Üzmeyeyim başbakanımızı.Başka yaralara parmak basayım.Gazetede okuduğum bir haber beni çok etkiledi.21 yaşındaki bir genç kadın, 17 yaşındaki kız arkadaşını, boğazını kesmek suretiyle öldürmüş.Artık kurban kesme alışkanlığından mıdır nedir, boğaz kesmek ülkemizde sıkça rastlanan bir cinayet şeklidir. Hakikaten dikkat edin, toplumların yaşam tarzıyla, gelenekleriyle çok yakın ilişkisi vardır cinayet şekillerinin.Diyeceğim sözkonusu haberin beni şaşırtan yanı boğaz kesme hadisesi değil.Kadın demiş ki, ‘‘Benden daha genç ve güzeldi, onun için öldürdüm.’’İşte bu itiraf etkiledi beni.İlk defa bir kadın, bütün kadınların gerçeğini bu kadar net bir biçimde ortaya koyuyor.Bütün kadınların aslında yapmak istediği budur. Kendinden genç ve güzel kadınları yok etmek. Ama işte eğitimdi, şuydu buydu derken bizi özümüzden uzaklaştırmışlardır. Fakat neyse ki kendimizden genç ve güzel kadınları ve de ilaveten başarılı kadınları, aşağılama, küçümseme, paçasından aşağı çekme hakkımızı ne eğitim, ne akıl, ne statü, ne şu, ne bu elimizden alabilmiştir.Gerçi sözkonusu kadın, kız arkadaşını durduğu yerde, sırf güzel diye öldürmemiş. Ortada paylaşılamayan bir erkek var. Fakat ilginç olan, sorulunca kadının ağzından ‘‘Benden daha genç ve güzeldi’’ sözünün dökülüvermesi.Aslında bir başka az rastlanır durum daha var bu olayda. Hiçbir kadın ikinci kadının kendinden daha güzel olduğunu kabul etmez. Bütün aldatılan kadınlar öteki kadın için ‘‘Bari güzel bir şey olsa’’ derler.Duyan da kendinden güzel bulsa helál edecek kocasını zanneder.Hakikaten dikkat edin, hiç kusur bulamasalar ‘‘Manasız bir güzelliği var’’ derler.Bu kadın cinayet işlemiş. Olacak şey değil elbet. Vahşet. Neresini savunacaksınız. Fakat diyeceğim şu ki, ben böyle doğal kadın görmedim. Olduğu gibi davranan...MIŞ-MUŞKürtçe konusunda hükümetin kafası karışıkmış.Sırf Kürtçe konusunda mı?İhtiyacımızın iki katı tuz kullanıyormuşuz.İnanmam. Bu kokuşmuşluk ne o zaman?Evlenmek ömre ömür katıyormuş.Tercihinizi yapın, ‘‘kısa ama mükemmel’’ ya da ‘‘uzun ama berbat.’’Sağlık Bakanlığı, Asmalı Konak'ı, Bahar tedavi için Amerika'ya gidiyor diye RTÜK'e şikáyet etmiş.Dram bitti, komedi verelim.Gül, ABD yolcusuymuş. Ay, Sağlık Bakanlığı gücenmesin!
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!