Taklitleri bile seksi geliyor

Eşim benimle fantazi yapıyor
MARILYN MONROE (CLAUDIA KOOIJ)

Hollandalıyım ve 40 yaşındayım. Marilyn’i ilk kez 7 yaşımdayken izlediğim bir filmde gördüm. Sonra onunla ilgili kitaplar okumaya başladım ve yaşadıkları ona saygı duymamı sağladı. Bu sırada caz eğitimi almaya başladım ve geçen yıllar içinde profesyonel bir şarkıcı oldum. Marilyn de hep aklımdaydı. Kendime kötü bir peruk alarak Marilyn üzerinde çalışmaya başladım. Bütün şarkılarını repertuvarıma aldım. Önemli ve zor olan onu karikatürize etmeden seksi ve saf yanını bir arada gösterebilmekti. Ona benzemek için hiçbir operasyon geçirmedim ama saçlarımı kızıldan sarıya boyattım. İyi de oldu, saçlarım sarı olduktan sonra erkeklerden daha çok ilgi görmeye başladım. Meşhur uçuşan etek şovu için bacaklarıma dikkat etmem gerekiyor. Bir haftadır bacaklarıma Güney Afrika’dan gelen güzellik yakıları yapıyorum. Bu sene Cannes Film Festivali’nin teması Marilyn’di. Ve orada Marilyn’i canlandırdım. Bütün dünya basını benimle röportajlar yaptı. Marilyn gerçekten çok akıllı bir kadındı ve en iyi oynadığı rol aptal sarışındı. Zor zamanlar geçirmişti. Bazen şizofrenik şeyler yaşardı. Ayrıca manik depresifti. Manik depresif olmasam da bazen ben de öyle hissebiliyorum. Onun içinde kaybolmadan Claudia gibi yaşamaya çalışıyorum. Evliyim. Eşim de Claudia olmamı istiyor ama makyajla eve gittiğimde bazen fanteziler kurulabiliyor.

Erkekler de hoşlanıyor
DEAN MARTIN (MARK ADAMS)

İngilizim ve 50 yaşındayım. 30 yıldır aktörüm. Aslında beni Kevin Costner’a benzetiyorlar. Ama Dean Martin’in iyi kişiliği beni etkiledi. 10 yıl boyunca onu canlandırmak için çalıştım. Bir gün Dean Martin’in kızı geldi ve beni sahnede izledikten sonra “en iyisi sensin” dedi. Martin’in sahnesindeki içkisi ve kadınları birer oyundu. Gerçekten sarhoş olansa Frank Sinatra’ydı.
İnsanlar benimle değil ama canlandırdığım Mark Adams’la birlikte olmak istiyor. Kadınlar onu karşı konulmaz bulurken erkekler de Dean Martin’den hoşlanıyor. Bu yüzden bana da erkekler ilgi gösteriyor ama bu benim için sorun değil. Sadece randevularımın sayısı ikiye katlıyor. Dean Martin gençken boks yapıyormuş. Bu yüzden elleri çok kötü durumdaydı. Ellerinden çok utanır ve saklardı. Ben de o kendine has duruşunu videolar izleyerek çalıştım. Onu canlandırırken en zorlayan şey sesimi cool, karizmatik ve sakin hale getirmekti. Şimdi Marilyn yanımda. Size şunu anlatayım. Marilyn son filmini Dean Martin ile çekiyordu ama Marilyn hayatını kaybedince Dean Martin başkasıyla oynamak istemedi ve o film hiç bitmedi.

Beni de yaşlılar çekici buluyor
FRANK SINATRA (STEPHEN TRIFFITT)

İngilizim ve 50 yaşındayım. Frank Sinatra’yı 13 yaşımda çevrem sayesinde keşfettim. Onun başarısı beni şarkı söyleyemeye yönlendirdi. Aslında 18 yaşımda plastik fabrikasında çalışıyordum. Sonra hava yollarında trafik kontrolü işine girdim, hatta devremülk satışı bile yaptım. Ama 38 yaşımda girdiğim bir yarışma sonrasında bu işi yapmaya karar verdim. Zaten herkes beni Sinatra’ya benzetirdi. Sahneye çıkarken sadece onun gibi saçımı tarayıp takım elbise giymem yetiyor. Özel hayatımdaysa kesinlikle kendimi onun gibi hissetmiyorum. Genç kadınlar çok ilgi göstermiyor ama İngiltere’de 80 yaşındakiler Sinatra’ya dönüp dönüp bakıyor. Dean Martin’i canlandıran Mark Adams ile bir grubumuz var. Adı ‘The Rat Pack Show’. Birlikte çalışıyoruz. Bu sayede iki yıl boyunca neredeyse tüm dünyayı dolaştım.