Takım elbiseli imajdan biraz kurtuldum

Haiti’ye yardım konseri bitti, şimdi sırada Güldünya var... Pazartesi günü 2. Güldünya Konseri’nde olacaksınız. Temponuz epey yüksek...  �
 
- Evet... Güldünya Konseri benim için çok özel, çünkü geçen yılki konserde Sezen Aksu’ya eşlik etmiştim. Konserin ikincisinde yine sahnede olacak, Kadınlar Günü’nde kadınlar için şarkı söyleyeceğim. Tabii diğer arkadaşlarla aynı sahneyi paylaşmak da ayrı bir keyif. Cihan Okan, Kenan Doğulu, Yalın, Enbe Orkestrası...

Bizi nasıl bir sürpriz bekliyor o gece?

- Sahnede Cihan Okan ile düet yapacağım ama şarkı sürpriz olsun. şu kadarını söyleyeyim, bu şarkı ikimizin albümünden de değil... Cihan abi ile Sezen Aksu konserinde yan yana keman çalmışlığımız var ama ilk kez şarkıcı olarak aynı sahnede bir araya geleceğiz.

Bu arada albüm satışları nasıl gidiyor?

- Hedeflediğim şekilde devam ediyor. Albüm üçüncü ayını devirmeden iyi bir satış rakamına ulaştı. Durumdan memnunum.

SAÇIMI BİR DAHA ASLA SARIYA BOYATMAM

“Dön”e çektiğiniz klipte o oturaklı haliniz biraz kaybolmuş sanki, siz ne dersiniz?

- Arkadaşlarım “takım elbiseli, içe dönük adam” görüntümden dolayı serzenişte bulunuyorlardı. ılk kez klipte hikayeyi hem yaşayan hem de oynayan kişi oldum ve takım elbiseli imajımdan biraz kurtuldum. Haftaya salı da “Tenlerin Uyumu”na klip çekeceğiz, bakalım orada nasıl bir imaj olacak.

Sarı saçlı halleriniz hâlâ hatırımda... Nereden çıktı bu efendi adam imajı gerçekten?

- İmaj dediğimiz zaman sanal ve oynuyormuşuz gibi duruyor. Aslında böyle bir şey yok. Senin gördüğün gibi biriyim. şarkıların gerektirdiğini yapmaya çalışıyorum. şu ana kadar söylediğim şarkılar, aykırı görünmemi gerektirmedi hiç... Sarışın halimi de çok seviyordum ama bir daha boyatmam, bunu altını çizerek söylüyorum!

Gençken Manovar da dinlermişsiniz, doğru mu?

- Evet, liseye giderken dinliyordum. O dönemde gitar da çalıyordum ve muhakkak Metallica’dan “Nothing Else Matters” çalınmak zorundaydı. O gün ne dinlediysem aranjörlüğümde etkisi oldu. Ben arabesk de dinledim, metal de, klasik müzik de... Bunların hepsi bir cümbüş yaratır aslında. O yüzden hâlâ dinlemeye devam ediyorum, çünkü neler yapıldığını takip etmem gerekiyor.

ŞARKICILARI ARTIK DAHA İYİ ANLIYORUM

Kendinizi aranjörlüğe mi yoksa şarkıcılığa mı daha yakın hissediyorsunuz?

- 7 yıldır profesyonel olarak düzenleme yapıyorum. Aranjörlük bu anlamda hakim olduğum bir konu. şimdilerde bir yandan Sertab Erener albümünün mix’lerini yapıyorum, bir yandan Enbe’nin yeni albümündeki 7-8 parçanın düzenlemesini tamamlamaya çalışıyorum. Ayrıca Tarkan’a iki düzenleme yapıyorum. şarkıcılığa da günden güne hakim oluyorum. Özellikle canlı performanslarda aldığım reaksiyonlar bu konuda beni cesaretlendiriyor. Bir de artık şarkıcıları daha iyi anlıyorum.

Neden?

- Günlerce stüdyoda emek vermişsiniz, şarkıyı okumuşsunuz. Sonra bir bakıyorsunuz yüzlerce, binlerce kişi konserde size o şarkıda eşlik ediyor. Bu gerçekten çok güzel bir duygu... Solistliğim günden güne gelişiyor.

Sezen Aksu destek verdi albümünüze... Peki şarkı okumalarında da yorumları oldu mu?

- şarkıcılık konusunda bildiğim birçok şeyi Sezen Hanım’dan öğrendim. Nefes tekniği dahil birçok tekniğini bana o öğretmiştir. Bir vokal koçu gibi değildi ama şarkı söylemek konusundaki doneleri ondan aldım.

Konser programınız ne durumda?

- 4 Nisan’da Amsterdam’da konser veriyoruz. Avrupa’da da konser turuna çıkacağız. Yurtdışında yaşayan dinleyicilerimizin istekleri bu yönde.

Peki ya Türkiye’de?

- 13 Mart’ta Mersin, 26 Mart’ta ıskenderun, 27 Mart’ta Adana konserleri var. Nisan ayında ise Bostancı Gösteri Merkezi’nde lansman konseri yapacağız. Birkaç ilde daha lansman konserleri olacak.

BİZ CİCİM AYLARI DEĞİL, CİCİM YILLARI YAŞARIZ

Eşiniz Sinem Hanım yoğun temponuz yüzünden hiç isyan etmiyor mu?

- Şimdilik etmiyor.

Cicim aylarında mısınız hâlâ?

- Cicim ayları değil, biz sonsuza kadar cicim yılları yaşayacağız.

Çocuk zamanı gelmedi mi?

- Daha değil. Tabii ki çocuk istiyorum, ama zamanı var.