TAAHHÜT EDÄ°YORUM; BAYILACAKSINIZ! En çok fotoÄŸrafı çekilen…GüzelliÄŸi tescilli…Gece de gündüz de güzel…Yedi düvele ün salmış…Yedi veren gülleri gibi cömert...

TAAHHÃœT EDÄ°YORUM; BAYILACAKSINIZ! En çok fotoÄŸrafı çekilen…GüzelliÄŸi tescilli…Gece de gündüz de güzel…Yedi düvele ün salmış…Yedi veren gülleri gibi cömert... Hani bazı "özel" kadınlar vardır; nerede olursa olsun bakılan, ne anlatırsa anlatsın dinlenilen, ne isterse istesin yapılan ve ne yaparsa yapsın affedilen... Onlar, çuval giyse seksi olur, baÅŸlarını örtse yakışır, her zaman sevilir, özlenir... Bunun nedenini tam bilmiyorum ama onları "özel" kılan, içlerinden yayılan, tenin ve giysilerin örtmeyi baÅŸaramadığı birÅŸey olsa gerek. Ä°ÅŸte "Antalya" hep bu kadınları anımsatır bana. Körfeze boylu boyunca, narsist bir edayla sereserpe uzanıvermiÅŸ özel bir kadın gibidir Antalya. Onu ilk görüşünüz deÄŸilse, Toroslar'ı geçip de Çubuk Beli'nden aÅŸağıya inmeye baÅŸladığınızda içinizi tatlı bir heyecen ve telaÅŸ sarar. Turunçların genzinizi yakan kokusunu duyumsar, hiçbir yerde olmayan o baygın bergamut kokusunu özlemiÅŸ olduÄŸunuzu farkedersiniz. Antik çaÄŸa uzanan mazisi, ikibinlik yıllık güneyin iskelesi unvanına sahip olmasına raÄŸmen onun hakkında öylesine az ÅŸey bilinirki… Belki de onu bu denli cazibeli kılan bürünmüş olduÄŸu bu gizemdir. Aspendos, Side, Phaselis, Olympos, Termessos, Perge, Silyon... Bilmeyen, görmeyen yok gibidir ama öylece bakılır, gezilir, bol bol hatıra fotoÄŸrafı çekilir bu mekanlarda. Ben Phaselis'e gittiÄŸimde, tuhaf bir sevinç ve heyecan kaplar içimi. Sanki birden tarih canlanacak, koya bir gemi yanaÅŸacak, agoraya doÄŸru insanlar akın edecek gibi gelir. Side'de gün batımını izlerken, o dünyada eÅŸi az bulunur manzara karşısında ise bana yabancı gelen bir tedirginlik ve sıkıntı hissederim. Buna karşın Konyaaltı sahilinden, Kemer-Ayışığı plajından ufka bakıp hülyalara dalmak ise sadece benim deÄŸil, yerli yabancı binlerce ziyaretçinin en sevdiÄŸi zamanlardır. 'Eski Åžehir' de denilen 'Kaleiçi'ni gezerken de büyük bir merak duyarım; "o daracık sokaklarda; koskoca konaklarda kimler uyumuÅŸ uyanmış, sevmiÅŸ sevilmiÅŸ" diye düşünürüm. Hayranlık, merak, heyecan, korku, tedirginlik, huzur, arzu ... gibi varolan tüm hisleri uyaran bu ÅŸehrin, bu cazibeli ve gizemli kadının sırlarını merak ediyorum. "AÅŸk öldü, yaÅŸasın sevgi" sloganlarının atıldığı ÅŸu zamanlarda bile her yaz yepyeni aÅŸklara kucak açan, nice "ikinci baharlar" yaÅŸatan, akÅŸamlarına ÅŸarkılar bestelenen bu ÅŸehirde, aÅŸkların savaÅŸ nedeni sayıldığı, aÅŸklar uÄŸruna imparatorlukların yıkıldığı zamanlarda neler yaÅŸandı? Kimler kimlerle aÅŸk yaÅŸadı ve bu uÄŸurda nelerden vazgeçildi, nelere kavuÅŸuldu?? Hepsini çok merak ediyorum ve ben bu esrarlı ÅŸehrin tüm sırlarını öğrenmeye niyetliyim. Tabii ki paylaÅŸmaya da... Taahhüt ediyorum; bayılacaksınız! Yasemin GÖKSOY - 23 Åžubat 2000, ÇarÅŸamba Â