Sibel ARNA
Oluşturulma Tarihi: Nisan 09, 2011 00:00
2003’te basit bir tişörtü minik bir kutunun içine sıkıştırma fikriyle ortaya çıkan T.box, bu aydan itibaren daha büyük mağazalarda geniş ürün yelpazesi ve yepyeni mağazacılık konseptiyle tüketicilerle buluşuyor. Tasarım ekibinin başına New York’ta yaşayan, kendi markasını dünyaya tanıtan genç, neşeli ve başarılı Aslı Filinta transfer edildi. Filinta dört kişilik ekibiyle renkli, neşeli, ulaşılabilir ve moda algısı yüksek bir koleksiyon hazırladı. T.box koleksiyonunda, kadın ve erkek kategorileri altında elbiseden ayakkabıya, pantolondan çantaya, aksesuvardan pijamaya ve kırtasiyeye kadar çok sayıda ürün ve pek çok sürpriz uygun fiyatlarla sizi bekliyor
Aslı Filinta ABD’de yaşıyor ama markasını Türkiye’de ürettiği için sık sık İstanbul’a geliyordu. Geçen yıl o gidiş gelişlerden birinde telefonu çaldı. Ay Marka’dan arıyorlardı. Eren Çamurdan görüşmek istiyordu. İlk randevuda bir projeden bahsettiler ama markanın adını sanını vermediler. Aslı’yı yakından tanıdılar ve ona ne yapmak istediklerini anlattılar. İlk başta yapamayacağından korktu sonra söz konusu markanın T.box olduğu ortaya çıkınca korkusunu yendi. Çünkü T.box ile Aslı Filinta çok benziyordu. İkisi de güleryüzlü, ikisi de fırlama, ikisi de farkı detaylarda arıyordu. Uydular.
Markadaki yenilenmenin adı Aslı Filinta’yla kondu diyebiliriz. Bu kadar enerjik bir marka kendini sıkıştırılmış ürünlerle ifade edemiyordu artık. O paketten çıkması gerekiyordu. Paketten çıkaracak kişi de Filinta oldu. Önce bir ekip kurdu. Birbirinden genç ve enerjik dört kadınla birlikte çalışıyor. Ama üretim ve pazarlama kısmında 10’dan fazla deneyimli isimden destek alıyor.
Aslında az zamanda çok şey başardılar. Önce haftanın yedi günü için kıyafet tasarımları yaptılar. Kendini genç hisseden herkesi hedef aldılar. Renkleri sevenleri, hayatlarından enerjiyi eksik etmeyenleri müşterileri bellediler. Ve onlar için üniversiteye giderken giyecekleri, ofis ortamında daralmadan üzerlerinde taşıyabilecekleri, konsere, partiye, pikniğe, sinemaya, koşuya çıkarken üzerlerine geçirebilecekleri şeyler tasarladılar.
KENDİ HİKAYELERİNİ YARATIYORLAR Tabii ki trendleri takip ediyorlar ama fast fashion (hızlı moda) rüzgarına da kapılıp gitmek istemiyorlar. Trendleri T.box diliyle anlatıyorlar. Mesela bu yaz çok popüler olan asker temalı tasarımların bir yerine çiçek ekliyorlar. Üstünde bomba grafiği olan bir tişört yapsalar bile, o bomba patladığında içinden kuş çıkarıyorlar.
Türkiyeli olmaya önem veriyorlar. Atasözlerimizi, deyimlerimizi ve değerlerimizi tasarımlara taşıyorlar. Bazı pantolonların cebindeki
akrep baskıları bu yüzden. ‘Cebinde akrep var’ sözüne gönderme yapıyorlar. “İstanbul tişörtlerinden bıktık, semt tişörtleri yaptık” diyor Filinta. Bu semt tişörtlerinin bir kenarına da İstanbul’un
fetih tarihi 1453’ü iliştirmişler. Neden? Çünkü erkekler üzerinde rakam olan tişörtleri çok seviyormuş.
ASLINDA YİNE ESKİSİ GİBİMarka eskisi gibi detaylara önem veriyor. Filinta diğer detaylardan şu örnekleri veriyor: “Ekoseli bir gömlek yaptıysak ekoseli papyonu ve mendili poşetin içinden çıkıyor. Sevdiğimiz şarkıların sözleri, mesela Army of Love, tasarımın bir köşesine yazılıyor, fiyonkların etrafına dikenli teller geçirebiliyor, bu sayede o kadar da cici kız olmadığımızı anlatıyoruz. Kalp şeklinde cepleri seviyoruz. Bir desenin tokası da, ayakkabısı da, kemeri de, elbisesi de bulunsun istiyoruz.”
İlk koleksiyon yaklaşık bin 500 parça. Bir yıl içinde mağazalara 28 minik koleksiyon girecek. 20’si genel trendlerle, sekizi sevgililer ve anneler günü gibi özel günlerle ilgili olacak. Ürün çeşitliliği marka için hala çok önemli. Defter, çorap, telefon süsü, kemer gibi saymakla bitmeyecek kadar çok kalem ürün var.
Müşterileri şaşırtmak ve eğlendirmek esas görev. Filinta fikir açısından zengin bir marka olmayı vurguluyor: “Bu mağazaya eğlenmek, kafa dinlendirmek, yine ne hınzırlık yapmışlar diye, bakmak için girebilirsiniz. Günümüzde her şey çok otomatik ve kolay tüketiliyor. Biz bu sürprizlerle kıyafetlere değer katmak istiyoruz!”
DİJİTAL AYNALARLA ANINDA PAYLAŞIM
T.box farklı mağaza tasarımıyla da sektöre yenilik getiriyor. İngiliz konsept ajansı ‘i-am’ Associates tarafından mağazacılık anlayışı yenilendi, şaşırtıcı detaylar var. Müşteriler soyunma kabinlerinde kendisini bir oyun dünyasının içinde hissedecek, sihirli aynalarda denedikleri kıyafetin fotoğrafını her yönden çekerek inceleyebilecek, karar veremezse arkadaşına MMS atabilecek ya da tasarım ekibine danışarak kendi stilini yaratma konusunda yardım alabilecek. Ürünü kendisine çok mu yakıştırdı, hemen Facebook ve Twitter’dan paylaşabilecek! Yardım için birilerine bakınmak da yok. Deneme kabinleri ve reyonlara serpiştirilmiş yardım butonlarına bastınız mı güler yüzlü ve sıcakkanlı bir arkadaş yardıma koşuyor. Ayrıca askılar hareketli, fiyat panoları dijital.
ASLI FİLİNTA MARKASINDA NELER OLUYORGörenlerin iki şekilde tepki verdiği bir marka bu. Birinci gruptakiler “A delinin yaptığına bak” deyip aşık oluyor. İkinci grup da aynı şeyi diyor ama son hızla olay yerinden uzaklaşıyor. Ürünlerin hepsi mutlu, renkli, canlı... Tıpkı T.box gibi. Şapka, elbise ve şallar özel ilgi alanları. İstanbul önemli bir ilham kaynağı. 2011 Sonbahar-Kış Aslı Filinta markasının beşinci sezonu. Koleksiyonun ismi ‘Bella’s Dream’. Bu koleksiyonunu altı ay boyunca gördüğü rüyalarini not alarak, hazırladı. Çini desenini ön plana çıkardı. Yeni koleksiyonuyla Paris’teki ‘Who’s Next’ karma defilesine davet edilen tek Türk genç tasarımcı oldu. Aslı Filinta markası en çok Japonya’da ilgi görüyor. ABD, İngiltere, İtalya, Fransa, Hong Kong ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde de satılıyor. Au Revoir Simone, Soko, Miho Hatori (Gorillaz), Marina and the Diamonds, Rodeo Massacre, Shout Out Louds ve Dum Dum Girls gibi ünlü müzisyenlere de özel tasarım yapıyor.
EKİP KİMLERDEN OLUŞUYOR Aslı Filinta - Tasarım Direktörü
Nigar Kalaycıoğlu - Erkek Tasarım Departman Yöneticisi
Ayşegül Haslaman Yüzbaşıoğlu - Kadın Tasarım Birim Yöneticisi
Evrim Küçük - Grafik Tasarım Birim Yöneticisi
Pelin Özak - Tasarım Asistanı