Güncelleme Tarihi:
Karagülle, Türkiye'de şifalı 325 termal su, 225 maden suyu ve 75 içmece grubu bulunduğunu belirtirken, küresel ısınma nedeniyle su sıkıntısı çekilen bugünlerde Türkiye'nin maden suyunun değerini daha iyi anlaması gerektiğini ifade etti.
Türkiye'de 225 adet normal mineralli su kaynağının bulunmasına rağmen, bu kaynaklardan çıkan günlük 63 milyon litre doğal mineralli suyun 630 bin litresinin değerlendirilebildiğine dikkat çeken Karagülle, AB ülkelerinde yıllık 150 litre olan mineralli su tüketiminin Türkiye'de ortalama 4 litre olduğunu kaydetti.
Avrupalıların normal su yerine maden suyu içmeyi tercih ettiğini belirten Karagülle, suyun “kıymete bindiği” yaz döneminde daha fazla maden suyu tüketilmesi gerektiğini vurguladı.
Aşırı sıcak günlerde terleme ile büyük miktarlarda su kaybı olabildiğini, bununla orantılı olarak da günlük su gereksinimin 2 ya da 3 katına kadar çıkabildiğine işaret eden Karagülle, her gün bir litre maden suyu içilmesi önerisinde bulundu.
Maden suyunun sindirimi kolaylaştırdığını, vücudun mineralli su açlığı bastırdığını, yemek öncesi veya yemek sırasında içilmesi durumunda hızlı bir doygunluk sağladığını anlatan Karagülle, mineralli suların,içerdikleri kalsiyum oranı açısından da vücut için çok faydalı olduğunu söyledi.
Özellikle kadınlara, gerekli kalsiyumun alınması ve osteoporozun önlenmesi ile tedavisi açısından bol maden suyu içmelerini tavsiye eden Karagülle, mineralli suların kemik ve dişlerin büyümesinde de çok yararlı olduğunu kaydetti.
“MADEN SUYU, UCUZ GÜZELLİK İKSİRİ”
Maden suyunun insan vücuduna sayısız faydaları olduğuna işaret eden Karagülle, maden suyunun kalsiyum, sodyum, magnezyum mineralleri içerdiği için öncelikle mide, böbrek ve bağırsakların fonksiyonlarını sağlıklı bir şekilde yerine getirmesine yardımcı olduğunu ifade etti.
Maden suyunun sportif aktivitelerde terleme ile oluşan su ve mineral kaybını karşıladığını, büyüme çağında ve yaşlılıkta artan mineral ihtiyacını karşılayarak, kemiklerin güçlenmesini sağladığını anlatan Karagülle, her gün içilen maden suyunun sağlıklı olmayı ve sağlığı korumayı sağladığını belirtti.
Mineralli suyun ayrıca ucuz bir “güzellik iksiri” olduğunu ifade eden Karagülle, şunları kaydetti:
“İçilen mineralli su, yalnızca cilt için gerekli olan suyu sağlamakla kalmayacak, cilt fizyolojisini de destekleyerek gergin ve pürüzsüz bir cilt garantisi olacaktır. Mineralli su, içildiği sürece cilt pörsük, yorgun ve solgun görünmeyecektir.
Diğer yandan mineralli su, sadece içildiğinde değil aynı zamanda dıştan sürüldüğünde, serpildiğinde, püskürtüldüğünde de cildi canlandırır ve gençleştirir.
Maden suyu cildin gerekli olan su ve mineral ihtiyacını karşılayarak cilde gergin,pürüzsüz ve canlı bir görünüm sağlar, Çünkü küçük kan damarlarını ve cilt kan dolaşımını uyarır. Bunun için, mineralli suyu bir parça pamuğa emdirip yüz ve boyna serpiştirerek, birkaç dakika içinde cildin taze ve canlı bir görünüm alması sağlanabilir.”
MADEN SUYU YEMEKLERDE DE KULLANILIYOR
Karagülle, maden suyunun bazı yemeklerde de kullanıldığına dikkat çekerken, maden suyunun mutfakta hamur işi, kızartma ve yiyeceklerin hazırlanmasında sağlıklı bir karışım, ideal bir tat oluşturduğunu söyledi.
Doğal mineralli suların, yalnızca “olağan üstü susuzluk giderici” değil aynı zamanda yeniliklere açık aşçıların yetenekli bir yardımcısı olabileceğini belirterek, “Örneğin, krep hamuru karbondioksitli mineralli su ile yoğrulmuş ise tavada kızarınca, çok daha yumuşak olacaktır. Yağ yerine mineralli su kullanarak hafif ve az kalorili et kızartması hazırlanabilir. Ancak, tavaya konan mineralli suyun miktarı iyi ayarlanmalıdır” diye konuştu.