Güncelleme Tarihi:
ÇUKUROVA’DAN
Y.Sinan TANYILDIZ
Adana Müzik Merkezi’nin sahibi Faik Kasapoğlu ve eşi Güleç Hanım, “Bu gece toplanıyoruz…” demeseydi başkanın sırrını da öğrenemeyecektim. Geceye istek üzerine katıldım ve günlerin stresini o gece attım…
Gecede Müteahhit Cumali Ünal ve eşi Seher Hanım, Öğretmen Savaş Oytun ve eşi Gönül Oytun, Dr. Selahattin Toktaş ve eşi Figen Hanım, Oktay Yasavur ve Semiha Hanım, Ümit Çelik ve Sevgi Hanım, Seyhan ilçemizin eski belediye başkanı Yıldıray Arıkan ve eşi Gülay Hanım, Ercan Horozgil ve eşi Hatice Hanım’la Çukurova Üniversitesi Bütçe Daire Başkanı Mehmet Demirciooğlu vardı…
Bu grup kendilerine “Mavi Yolculuk Grubu” adını taktı. Grubun diğer üyeleri ise CHP milletvekili Kemal Sağ ve eşi Elif Hanım, Adana Ticaret Odası Başkanı Şaban Baş ve eşi Sibel Hanım’dı lakin onlar geceye katılamadı…
Ticaret Odası Başkanımız Şaban Baş’la ilgili hikayeyi de o gece öğrendim…
Efendim, lise yıllarında Şaban Bey bir kızdan çok hoşlanıyormuş. O nereye giderse Şaban Bey de orada oluyor, bu kızımıza yakın olmak istiyormuş.
Kızın sesi çok güzelmiş ve okulun korosuna seçilmiş. Şaban Bey’in kulağı iyi de, sesi yok… Korodan sorumlu öğretmene yalvarmış:
“Hocam n’olur beni de koroya al!..”
“Olmaz!..” demiş hoca ve açık açık “Senin sesin koroyu bozar…” diye de eklemiş…
Ama Şaban Bey durur mu, allem etmiş kalem etmiş, aracılar bulup hocaya göndermiş, sonunda koroya girmeyi başarmış…
Yalnız Koro hocası Şaban Bey’i ikaz etmiş:
“Sen koronun kenarında duracaksın ve şarkılara katılmayacaksın, sadece solo kısımları söyleyeceksin…”
“Olur…” demiş Şaban Bey…
Ve konser günü gelip çatmış… Koro sahnede yerini almış… Şaban Bey orda, hoşlandığı kız orda… Yani her şey mükemmel… Ve koro başlamış şarkıları söylemeye…
Herkes söylüyor, Şaban Bey’de ses yok…
Sonunda başkanımızın da katılacağı şarkı başlamış:
Su sızıyor, sızıyor, taşların arasından, taşların arasından
Eğil bir yol öpeyim, kaşların arasından, kaşların arasından…
Şarkının bu bölümü koro söylüyor, nakarat bölümünde Şaban Bey de görev alacak…
Sıra nakarat bölümüne geliyor tabii:
Oğlan mailem oğlan, sözüne de kailem oğlan,
Enişte bana şişşşttt demiş, yalan aslanım yalan…
Nakaratın sadece “Şişşttt” bölümü Şaban Bey”e aitmiş… O gece Şaban Bel üç kere “Şişşşttt” demiş ama ikisinin yerini tutturamamış, sonuncusunu tam zamanında söyleyerek görevini yerine getirmiş…
Ve ertesi gün okuldaki kızlar Şaban Bey’in arkasından “şişşttt” diye bağırır olmuşlar…
İşte hikaye böyle… İnsan sevdiği için korist bile oluyor!!!