Stone’le buluÅŸmak için taksiye 1 milyar ödedi

Ãœnlü yönetmen Oliver Stone’un ‘Şarkın yeni Ömer Åžerif’i ve Armani giysisi içinde bir ÅŸarklı’ dediÄŸi Türk aktör Erol Sander, Kelebek’e konuÅŸtu.Büyük Ä°skender filminde Prens Pharnekes’i canlandıran Erol Sander, ‘Rolü almamda filmin yönetmeni Oliver Stone’un kuzeniyle evli olmamın hiçbir etkisi yok. O kadar ki, ‘Bir saat içinde büromda ol’ dediÄŸinde, hayatımın en pahalı taksi ücretini ödemek zorunda kaldım’ diyor.Önce fotomodel olarak uluslararası ün kazanan, ardından sinema oyunculuÄŸunda adını duyuran Erol Sander, dünyanın en ünlü oyuncularıyla birlikte oynadığı ‘Büyük Ä°skender’ filminde kamera arkasında yaÅŸanan birbirinden ilginç olayları anlattı. Oliver Stone’nun kuzeni ile evli olan Sander, Colin Farrell, Anthony Hopkins, Angelina Jolie gibi dünyaca ünlü oyuncuların oynadığı ‘Büyük Ä°skender’ filminde bir Türk oyuncu olarak oynamaktan gurur duyduÄŸunu söyledi.BeÄŸenmese oynatmazdıErol Sander, Büyük Ä°skender filmine nasıl seçildiÄŸini şöyle anlattı: ‘Uçakla Londra’ya inmiÅŸtim. Havaalanında cep telefonumu açtığımda Oliver Stone’dan bir mesaj vardı. Mesajda ‘Erol bir filmde sana rol vermeyi düşünüyorum. Ä°lgi duyuyorsan bir saat içinde büroma gel’ diyordu. Çok heyecanlandım ve hemen taksiye atlayıp büronun yolunu tuttum. 400 Ä°ngiliz Sterlini’yle hayatımın en pahalı taksi ücretini ödedim. Büroda çekim yapıldı. Altı hafta cevap alamadım. BeÄŸenmedi diye çok üzüldüğüm bir sırada yine Stone aradı, bana filmde güzel bir rol seçtiÄŸini söyledi. Ama akrabayım diye deÄŸil! Alman Futbol Milli Takım Antrenörü Klinsmann da, müdafaayı yapamayacak birisini oÄŸlu bile olsa milli maçta oynatmaz. Oliver Stone oyunculuÄŸumu beÄŸendiÄŸi için rol verdi. Stone benim için bir Van Gogh, filmi bir tablo, bense bu tabloda bir rengim. Oliver Stone beni ‘Şarkın yeni Ömer Åžerif’i ve Armani giysisi içinde bir ÅŸarklı’ olarak niteliyor.’50 derece sıcakta çalıştıkÇekimlere baÅŸlamadan önce Fas’ta çölün ortasında iki buçuk hafta medeniyetten uzak, çadırda filmin çekimi için hazırlandıklarını anlatan Erol Sander, burada ata binmeyi, Makedonyalıların savaÅŸ tekniÄŸini öğrendiklerini söyledi. Münih’te bir otel lobisinde Almanca konuÅŸtuÄŸumuz Erol Sander sorularımızı şöyle yanıtladı: - Çölde yaÅŸam çok maceralı olmuÅŸtur herhalde...- Oliver Stone, Fas’ta resmen askeri bir kamp kurdu. 50 derece sıcağın altında, akreplerin arasında çalıştık. Kahvaltı etmeden sabah saat altıda kalkıp saatlerce koÅŸtuk, egzersiz yaptık. At binmeyi öğrendik. Ãœnlü bir Ä°spanyol binici bize nasıl at binileceÄŸini öğretti. Saat 12.00’de 50 derecede erimiÅŸ peynirler ve reçellerle öğle yemeÄŸi yedik. Ardından Makedonların savaÅŸ tekniÄŸini öğrendik. Büyük Ä°skender ve komutanının askerlerini nasıl motive ettiÄŸi dersini aldık. 16 saat çalıştığımız günler oldu. - Dünyanın en ünlü oyuncularıyla kamera önüne çıkarken, korktunuz mu?- Oynarken korkunun yeri yok. Kamptan sonra çekimler 144 gün sürdü. Gerçekten de benim için Colin Farrell, Anthony Hopkins, Val Kilmer gibi dünyanın en büyük yıldızlarıyla, en iyi Ä°ngiliz tiyatro oyuncularıyla oynamak çok gurur vericiydi. Anthony Hopkins’le çok iyi anlaÅŸtım ve çok iyi arkadaÅŸ oldum. Onların zengin deneyimlerinden çok ÅŸeyler öğrendim. Unutulmaz anlar yaÅŸadık. Ama kamera önüne çıkarken, korkunun yeri yok. Zaten Büyük Ä°skender filmde ‘Korkuyu yen, ölümü yeneceksin’ diyor. Kamera önüne çıkınca ben böyle bir ünlüyle oynuyorum, ya yanlış yaparsam diye düşünmemek ve role tamamen kendini vermek gerekiyor.Çekimlerde attan düştüm- Ne tür sorunlar yaÅŸadınız?- BaÅŸlangıçta ata motosiklete biner gibi biniyordum. Anthony Hopkins de orada at binmeyi öğrendi. Ben ilk bindiÄŸimde ata bacaklarımla vurarak dört nala sürmek istedim. Ama at bir türlü gitmiyordu. Oliver beni gördü ve ‘Hey sen, gel buraya, in attan aÅŸağı ve ÅŸu ata bin’ dedi.Atla iletiÅŸim kurmayı öğrendik. Tayland’ta çekimler esnasında ormanda düştüğümüz sahneler oldu. Ben kamera önünden geçtikten sonra at bir çukurdan hoplayınca çok kötü biçimde kolumun üzerine yere düştüm. Kolum kırıldı diye korktum. Ama bir ÅŸey olmadığını anlayınca tekrar ata binip devam ettim. Atla aÄŸaca çarpanlar oldu. Sanki bir film çekiyormuÅŸ gibi deÄŸil, gerçekten bir savaÅŸ meydanındaymış gibi oynadık. Sette beÅŸ bin kiÅŸinin olduÄŸu günler oldu. Bu nedenle filmi objektif olarak deÄŸerlendiremem ben. Subjektif olarak görüyorum. Çünkü her sahnesini bizzat yaÅŸadık.Film tarihi gerçeÄŸe uygun- Ya filmde Büyük Ä°skender’in komutan Hephaestion ile iliÅŸkisi ve öpüşme sahnesine ne diyorsunuz? Bu sahneler Büyük Ä°skender’in eÅŸcinsel olduÄŸu tartışması yarattı.- Bu milattan önce yaÅŸanmış bir olay ve o zaman bugünkü ahlak anlayışı yoktu. Bir erkekle yatmak o zaman bir kadınla yatmak gibi normaldi. Bu filmi sadece bu yüzden eleÅŸtirmek çok saçma. Filmde bu izlenimi uyandıran sadece iki sahne var. Birinde Büyük Ä°skender ile komutan Hephaestion birbirlerine olan duygularını kelimelerle dile getiriyor. Bir baÅŸka sahnede ise öpüşüyor. Bu tarihi gerçeÄŸe uygun. Abartma yok. Bu tarihi bir destan. Oliver Stone’un vizyonuyla tarihi gerçeÄŸe uygun. Büyük Ä°skender ve komutan Hephaestion birlikte büyümüş. Aristoteles’in öğrencileri. Ben bunu ikisinin bir gençlik aÅŸkı olarak görüyorum. Ama filmi bir bütün olarak almak lazım, çok öğretici bir film. Hayat üzerine çok zengin bir ders veriyor. Türkiye Stone’a kucak açtı- Zorba filmi Yunanistan’ın dünyada çok güzel bir imaj edinmesini saÄŸladı. Yunanistan’a turist akını bu filmle baÅŸladı. Oliver Stone’un senaryosunu yazdığı Geceyarısı Ekspresi ise Türkiye hakkında çok olumsuz bir imaj bıraktı. Stone ile hiç bu konuyu konuÅŸtunuz mu?- Stone’un ÅŸimdi bir Türk akrabası var. Ne güzel bir kader deÄŸil mi? Stone ile bu konuyu konuÅŸmadık. Bana hep Türkiye’ye çok gitmek istediÄŸini söyledi. Ben de kendisine ‘Türkiye harika bir ülke, mutlaka gitmelisin’ dedim. Nitekim gitti. Köln’de Büyük Ä°skender filminin galasında görüştük. Türkiye’den çok memnun döndüğünü söyledi. Ä°nsanların kendisini ne kadar sıcak karşıladığını anlattı. Stone bir yönetmen. Her yönetmen, her sanatçı eserinde özgürdür. Türkiye, Stone’a kucak açarak, bunu kabul ettiÄŸini gösterdi.- Gelecek projelerin?Ben Almanya’da sinema oyunculuÄŸuna baÅŸladım. Kendimi Avrupalı bir oyuncu olarak görüyorum. Amerika’ya da gideceÄŸim ama, asıl Avrupa’da oyuncu olarak kalacağım ve güzel filmlerde oynamaya devam edeceÄŸim.- Ä°stanbul’a gidiyor musun?Aralıkta oradaydım. Annemi ziyaret ettim. Çok sevdiÄŸim Ä°skender, lahmacun yemeklerini tattım. Taksim’de Ä°nci Pastanesi’nde profiterol yedim. Orası benim ana vatanım ve çok seviyorum.Modellikten oyunculuÄŸaAlman RTL televizyonunun reyting rekorları kıran polisiye dizisi ‘Sinan Toprak’’ ile adını duyuran Erol Sander, 1968-Ä°stanbul doÄŸumlu. 1973’te Almanya’ya yerleÅŸen Sander, siyasal bilgiler okudu. 1990 yılında Paris’te modellik yapmaya baÅŸladı ve 2000 yılı başına kadar aralarında Armani ve Dior’un da bulunduÄŸu ünlü markaların defilelerinde boy gösterdi. Paris’te oyunculuk dersleri alan Sander, Türkçe’nin yanı sıra Almanca, Fransızca ve Ä°ngilizce biliyor. Oliver Stone’un kuzeni olan Fransız eÅŸi Caroline’le birlikte 2000 yılının başında Almanya’ya dönen genç oyuncu, Alman televizyonlarında dizi filmlerden sonra Prenses Süreyya filminde Åžah Rıza Pehlevi’yi oynadı. Sander, sinemada iddialı olduÄŸunu ‘Büyük Ä°skender’ ile kanıtladı.Â