Stilim sadedir

Güncelleme Tarihi:

Stilim sadedir
Oluşturulma Tarihi: Haziran 08, 2009 00:00

Oyunculuk ve sunuculukla yetinmeyip farklı bir meslek arayışına giren, sonunda kendi adını verdiği modaevini açan Sibel Turnagöl, tasarımcılığın ruhuna çok uyan bir iş olduğunu söylüyor. Uzun yıllar sahne kostümlerini eski kayınvalidesi Çolpan ılhan’ın atölyesinde diktiren Turnagöl, tasarımcı olma serüvenini, hedeflerini ve yeni projelerini Hello! dergisine anlattı.

Haberin Devamı

Oyunculuk ve sunuculuk tamam ama modaevi açma fikri nasıl oluştu?
- Çocukluğumda, annem kendi elbiselerini hep özel olarak diktirirdi. O zaman bile dayanamazdım, kıyafetlerle ilgili fikrimi söylerdim. Çolpan Hanım’la (ılhan) tanışınca kıyafetlerim onun atölyesinde hazırlanmaya başlandı. Bu arada ben de kafamdakileri tasarıma dönüştürüyordum. Oradaki modelistlerle birlikte çalışıyordum. Provada da son fikrimi söylüyordum. Aslında yapılan iş çok zor ama aklınızdakini hayata geçirmek gerçekten müthiş bir duygu... Kendi çizgini kıyafetlere yansıtabiliyorsun çünkü...

Mesleğe ne zaman dönüştü peki bu iş?
- Çolpan Hanım’ın atölyesinde hazırladığım kıyafetler çok beğenilmeye başlamıştı. Mesela bir ceket yapıyordum, herkes beğeniyordu. Televizyonun dışında da bir meslekle uğraşmak istedim. Bana en yakın gelen bu işti, çünkü burada da sanatın bir dalıyla ilgileniyorsun. Sıradaki hedefim de güzel bir defile düzenlemek...

Haberin Devamı

Müşterilerinizi siz mi yönlendiriyorsunuz yoksa onların istekleri doğrultusunda mı tasarım yapıyorsunuz?
- Genelde ben yönlendiriyorum. Akıllarında bir modelle geliyorlar ama her model her kadına yakışmayabilir. Her vücudun taşıyacağı bir elbise vardır. Biz de tasarımlarımızı buna göre yapıyoruz. Hayatı boyunca siyah giymiş birine inanılmaz çarpıcı bir renkte tasarım yaparak onu ve etrafındaki herkesi şaşırtıyoruz. Ya da belli bir çizgide olan müşterilerimi bazen çizgilerinin dışına çıkarabiliyorum. Sonuçtan çok memnun kalıyorlar. Her kadın girdiği ortamda beğenilmek ister, biz de bunu sağlamaya çalışıyoruz işte... Teşekkür telefonları geldiğinde tüm yorgunluğum uçup gidiyor.

Kendi stilinizi nasıl tanımlarsınız?
- Benim stilim sade ve şıktır... Yani yaptığım abiye yasarımların bile bir yerinde spor detay kullanırım mutlaka... Bu sayede kıyafetlere farklılık kattığımı düşünüyorum. Kimisi daha şatafatlı şeyler sever ama ben pek öyle biri değilim.

Ne tür kıyafetler tasarlıyorsunuz?
- Daha çok abiye tasarımlar yapıyorum. Düğün ve mezuniyet kıyafetleri ön planda ama kış sezonunda daha spor bir koleksiyon hazırlamayı düşünüyorum.

Haberin Devamı

2009 ilkbahar-yaz sezonunda hangi renkler ön planda?
- Pastel renkler çok moda... Bunun yanında fuşya ve mor ağırlığını korumaya devam ediyor. Geçen sene zümrüt yeşili modaydı, bu sene ise nefti tonlar revaçta. Siyaha gelince; o her zaman kadınların favorisi...

Tasarımlarınızı oluştururken ilham aldığınız şeyler var mı?
- Her an aklıma yeni bir şey gelebiliyor. Mesela kıyafetin ana hatları ortaya çıktıktan sonra iş süsleme bölümüne geliyor. Benim en keyif aldığım bölüm bu diyebilirim. Tasarımı süslerken muhteşem şeyler ortaya çıkıyor. ıçimden gelen ses beni yönlendiriyor.

Örnek aldığınız isimler var mı?
- Valentino ve Armani’nin çizgisini çok beğeniyorum. Türkiye’de ise Vural Gökçaylı, Yıldırım Mayruk ve Cemil ıpekçi beğendiğim isimler arasında...

Haberin Devamı

Oyunculuk ve sunuculuk anlamında yeni projeler söz konusu mu?
- “Keyf-i Sibel” adlı programım devam ediyor. Programımı çok seviyorum. Bu iş yüzünden iki senedir tiyatro oyunlarını kabul edemedim. Yeni sezonda tiyatro oyununda rol alabilirim. Bu yaz için bir de sinema projemiz var. Tam belirlenmeden söylemek istemiyorum ama günümüz kadınlarını anlatan hoş bir proje diyebilirim.

ÇOLPAN HANIM BUTİK AÇMAMI ÖNERMİŞTİ

Bu işe başlarken Çolpan ılhan’dan destek gördünüz mü?
- Onun yanında çok şey öğrendim ama kendi fikirlerim ve katkılarım çok fazla. Kimseden destek görmedim. O bana zor bir işe gireceğimi ve çok yorulacağımı söyledi. Butik açmamı önerdi. Benim de aslında aklımda ilk o fikir vardı. Sonra birinin bir sözü beni kamçıladı. Tam butik açmaya karar vermiştim ve yurtdışına gidip ürün alacaktım ki, o dönem tanıştığım biri “Gelinlik de yapacak mısınız?” diye sordu. “Neden olmasın, tabii ki yaparız” diye cevap verdim. Hemen yurtdışını iptal ettim. Zaten mekanı tutmuştum. Tüm dekorasyonuyla kendim ilgilendim. Bu arada ilk siparişimiz de gelinlik oldu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!