Kutnu nasıl kurtulur?

Güncelleme Tarihi:

Kutnu nasıl kurtulur
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 13, 2016 12:21

Gaziantep’in ipek ve pamuklu karışımı kumaşı ‘kutnu’ tekrar diriliyor. Zamanında İpekyolu’nun en değerli ürünlerinden biriymiş. Günümüzde sadece halkoyunlarında kullanılıyor. Şimdi küllerinden doğarken kanatlarına bir de barış misyonu eklenmiş. Rabia Yalçın’ın tasarladığı ‘Işığını Kutnu ile Yansıt’ koleksiyonunun dünya tanıtımı Sare Davutoğlu himayesinde, 10 Mayıs’ta Doha, Katar’da yapıldı. Biz de oradaydık.

Haberin Devamı

Haute couture moda tasarımcısı Rabia Yalçın’ı ilk tanıdığımda yıl 2007’ydi. New York Moda Haftası’nda Darfur yararına bir defile düzenlemiş ve dünya basınının ilgisini çekmişti. Çünkü türbanlıydı ama elbiseleri çok ama çok seksiydi. Time dergisi, Rabia Yalçın’ı haber yaptı. Haberde Paris Hilton ve Britney Spears gibi ünlülere Rabia Yalçın markasından giymelerini önerdi. Haberden sonra kapısını çalıp, “Türbanlı bir modacı, seksi kıyafet tasarlayarak kendini bir günaha aracılık yapıyor gibi hissetmez mi?” diye sormuştuk. “Ben din âlimi değil, tasarımcıyım. Tüccar ve terziyim. Giyenin günahını üstlenmiyorum” demişti. Ve aradan altı yıl geçtikten sonra Katar, Doha’da Rabia Yalçın ile yollarımız tekrar kesişti.

 

Haberin Devamı

Kutnu nasıl kurtulur

 

Bu kez podyumda dekolte yoktu. Kendi görüntüsüne daha yakın kıyafetler vardı. Çünkü geleneksel bir kumaşı yeniden yorumlamaya ve diriltmeye çalışıyordu. Şöyle anlatıyor: “Anadolu Selçuklularından Osmanlılara geçen ve 16. yy’dan bu yana Gaziantepli ustaların dokuma tezgâhlarında hayat bulan bir kumaş kutnu. Elde dokunduğu için katma değeri çok yüksek. Elde dokunan kumaşı, elde dikerek elbise yaptık. Bence bu ‘Couture’ün Nirvanası’ gibi bir şey...”

 

ÇIKIŞ NOKTASI FATMA ŞAHİN VE SARE DAVUTOĞLU

Kutnu nasıl kurtulur

 

Rabia Yalçın 45 parçalık koleksiyonunda 50’li yılların kadınlarından ilham almış: Kabarık etekler, dar paça pantolonlar, minik ceketler... Feminenliği ön planda tutmuş: “Dişiliğini kaybetmeden kişiliğini ön plana çıkarmayı seviyorum. Kadın dişidir ama hayatta varoluşu dişi olma sebebi değil.”

Haberin Devamı

Yalçın’dan hikâyeyi başa sarmasını istiyorum. “Ne oldu da kutnu Tim destekli bir devlet projesi haline geldi?” diye soruyorum. Cevaplıyor: “Ben yıllardır kutnu kullanırım. Fatma Şahin ve Sare Davutoğlu çok eski müşterilerim. Hatta Sare Davutoğlu ile 20 yıldır çalışıyorum. Bu insanlar pozisyonlarından ötürü müşterim değil. Uzun süredir dostuz ve birlikte çalışıyoruz. İkisine de kutnudan çok kıyafet diktim. Uzun sohbetler sonucu bu proje şekillendi. Ama koleksiyonun bana emanet edilmesinin sebebi asla dostluğumuz değil. Ben sanatın bir başka ismin arkasına gizlenmeye ihtiyacı olduğunu düşünmüyorum. Sanat sanatsa zaten fark edilir.”

 

Kutnu nasıl kurtulur

Haberin Devamı

Modacı Rabia Yalçın defilenin sonunda davetlileri selamladı.

 

Rabia Yalçın proje üzerinde bir buçuk yıl titizlikle çalışmış. Eski ustalara yeni yorumlanan kumaşları dokutmak hiç kolay olmamış. Kostümlerdeki nakışlar, ayakkabılar, çantalar ve diğer tüm detaylar kendi atölyesinde yapılmış. Her şey el emeği...

Kullanılan kutnuların ipek ve pamuklu oranı yüzde elli-elli. Kumaşın metre fiyatı 50 lira ama elde dokunduğu için hasar riskini de hesaplarsak çoğu zaman bir metrelik yere üç metrelik kumaş kullanılıyor, böylelikle metresi 150 liraya geliyor. Rabia Hanım kutnunun lüks ve konforu birleştirdiğini söylüyor: “Tok durması, kırışmaması, teri alması, naifliği ve parlaklığıyla bu kumaşı kadına benzetiyorum. Pamuk kadar yumuşak, ipek kadar asil ve parlak, çizgi kadar da sert.” 

Haberin Devamı

Peki koleksiyonda neden dekolte yok? Mini eteği sevmediğini, dekoltenin de kişiye özel olanını sevdiğini söylüyor. Ama “Ben kutnudan bir couture elbise istiyorum” diye atölyesine giderseniz, size dekoltenin âlâsını dikermiş.

 

CEBİMDEN DE ÇOK PARA HARCADIM

Kutnu nasıl kurtulur

 

Malum Türkiye’de eski değerleri tekrar kazanmaya çalışırken, bu tür hamleleler çoğu zaman bir atımlık kurşun gibi oluyor, arkası gelmiyor. Rabia Hanım bu kez geleceğini söylüyor, hatta onun kutnu kumaşını Valentino modaevine sokmak gibi büyük hedefleri var: “Biz Tim ile bu çalışmayı yaparken, ilk aldığım söz, bu projenin uzun soluklu olacağı sözüydü. Bunu yapmazsak, burada bugün harcanan parayı çöpe atarız. Ben vatanın ve milletin parasını çöpe atacak zihniyette ve vicdanda değilim. Bana garanti verdiler. Bu yüzden cebimden de çok para harcadım.” 

Haberin Devamı

Rabia Yalçın kumaşa gerçekten de çok güveniyor. Tanıtım olsun, kullanım alanının çeşitliliği belli olsun diye duvar kâğıdı olarak kullanıp duvar kaplatmış, hatta şemsiye yaptırmış. Antep’teki üreticilerle tek tek konuşmuş. “Bana destek olun, kumaşınızı dünya tanısın” demiş. Baba mesleğini devam ettirmeleri için gençleri motive etmiş.  

Buraya kadar her şey güzel de bu barış çağrısı nereden çıktı? “Kutnu niye barışı simgeliyor?” diye soruyorum. “Tamamen benim duygularım” diyor: “16. yüzyıldan kalma bu kumaşı günümüze taşımak için bu kadar emek harcıyoruz ama evlatlarımızın ölmemesi için hiçbir şey yapmıyoruz. Ülke faydası için yapılan bu tarz projelerin, ülkenin politik durumu ile değişmemesi gerekiyor. Politik sebeplerle değişirse maddi manevi bütün emekler çöp olur. Yazık olur.” 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!