Güncelleme Tarihi:
◊ Yeni kitabınız “Kaldırım Taşı” raflardaki yerini aldı. 9 öykü yer alıyor kitabınızda. Neleri anlattınız o öykülerde?
- Hayatı anlattım. Yanlış bulduklarımı, doğru gördüklerimi, özlem duyduklarımı, değer yargılarımı... En çok da içimdeki çocuğu anlattım galiba.
◊ Kitabınızın editörü, “Işın Özdemir, yüzlerde buruk bir gülümseme, kalpte hüzünlü bir esinti bırakan hikâyeler anlatıyor” diyor. O hüznün kaynağı ne?
- O hüzün farkındalığı temsil ediyor sanırım. Bazı gerçeklerin farkında olarak hüzünlenmemek mümkün değil. Hayata baktığım yerde hüzün de var umut da. Üstlendiğim görev nedeniyle bir gün bir gencin derdiyle dertleniyor bir diğer gün bir çocuğun kocaman gülüşüyle hayat buluyoruz. Bu iki duygunun etkisi ister istemez tüm öykülere siniyor demek ki.
DRAMATİK BİR OLAYLA YAZMAYA BAŞLADIM
◊ Eserin adı neden “Kaldırım Taşı”?
- “Kaldırım Taşı” hepimizin üzerinden geçtiği bir yol. O yolda çocuk da olduk yetişkin de yaşlı da... Hem her türlü insan geçti o kaldırımdan, hem her halimizle yürüdük. Mutluluğumuzla, ıstırabımızla, sevdiklerimizle, sevmediklerimizle. İnsan olmaktan kaynaklı her halimizle... Yürüdüğümüz o kaldırımda birbirimizi ezmemek ancak kültürle mümkündü. Bu bakımdan kültüre çok geniş anlamıyla baktım “Kaldırım Taşı”nda. Konuşmaktan yürümeye, dayanışma kültüründen nezakete kadar, insanın hayat kalitesini yükselten, insanca yaşama zeminini tesis eden bir kavram olarak ele aldım kültürü.
◊ Edebiyatla tanışmanız nasıl oldu?
- Yazma serüvenim dramatik bir olayla başladı. 2000 yılında aniden annemi kaybettim. Arkasından bir not, bir yazı bulmak umuduyla evi aradık. Sonunda bir çekmecede bir şiirini buldum. Bunun üzerine ben de ona ithafen yazmaya başladım.
GENÇLER İÇİN BURS İMKANI SAĞLIYORUZ
◊ Siz aynı zamanda YEKÜV’ün (21. Yüzyıl Eğitim ve Kültür Vakfı) başkanısınız. Anadolu’dan üniversite eğitimi için büyük şehirlere gelen gençlere karşılıksız eğitim bursu sağlıyorsunuz. Yaşadıklarınızın bu kitapta kaleme aldığınız hikâyelere etkisi oldu mu?
- YEKÜV, başkanlığını yaptığım bir iyilik hareketinden çok daha fazlasını ifade ediyor. Yıllardır emek verdiğim bir yaşam biçimi. Bir kararlılık ve inanç meselesi. Bu ülkenin tüm çözümlerinin çocuk ve gençlerin eğitim haklarından gerektiği gibi yararlanabilmelerine bağlı olduğuna duyduğum inanç. Gençlerin hayatlarının en güzel, en verimli çağında yüzlerinin güldüğünü görmeye gönlümü bağlamak... O gençlerin yüzündeki mutlu ya da mutsuz ifadede sorumluluk hissetmek... Öykülerimin her satırında “Bir çocuk daha okusun diye...” diyorum.
SERÜVENİME ÖYKÜYLE DEVAM EDECEĞİM
◊ Gündeminizde başka bir kitap projesi var mı?
- Öykü dalında devam edeceğim gibi. Etkili ve öz cümleleri seviyorum. Evet bu aralar yazmaya devam ediyorum. Yazmak anlatmaktan çok anlamaya yönelik bir serüven benim için. Anlamak adına daha yazacağım çok şey var.
◊ Geleceğe yönelik hedeflerinizi neler?
- İstanbul’da yaşayan bir kadın olarak gerçeklerimle, sorunlarımla, tutkularımla bir parçası olduğum noktadan bu şehrin ruhunu, benim ruhumu tüm dünya duysun istiyorum. Hedefim ise eğitime destek çalışmalarının içinde olmak.