Güncelleme Tarihi:
◊ Çalışmalarınızı takip ettim, genç meslektaşlarınıza ders verdiğinizi ve mesleki rehber niteliğinde kitaplara danışmanlık yaptığınızı biliyorum. Genital estetiğin Türkiye’deki yaygınlığı hakkında ne söyleyebilirsiniz?
- Genital estetiği son 10 yıldır aktif biçimde anlatıyorum. Tüm gelişmeleri takip ediyorum. Türkiye’de talep düşündüğümden de hızlı artıyor aslında. Çünkü önceden kadınlar, genital bir anomalinin düzeltilmesi, deformasyonun giderilmesi için gerekli teknik imkanların varlığını bilseler de çok büyük bir lüks olduğunu düşünüyorlardı. Oysa genital estetik lüks değil, ihtiyaçtır. Bunun anlaşıldığını düşünüyorum artık. Kadınlar bilinçleniyor ve kendileri için en iyiyi isteme haklarına sahip çıkıyorlar. Fedakârlık yapıyor ya da talep ediyorlar. Mutlu kadınların sayısı artıyor ve artacak diyebilirim.
◊ Kadın sağlığı konusunda miyomlar da takip edilmesi gereken önemli bir başlık. Sosyal medya hesabınızda bakmanın bile zor olduğu görseller yer alıyor. Oldukça büyük miyom ve kitlelerin görselleri. Miyomlar kadın sağlığında nasıl bir yer tutuyor?
- Miyomların büyüklüğü herkesi şaşırtıyor. O görseller büyük farkındalık yarattı. Çünkü insanlar miyomların her zaman ufak kitleler olduğunu ve tehlike arz etmediğini düşünüyor genelde. Oysa çok büyük miyomlar görülmüştür. Ürkütücü geliyor biliyorum, ancak gerçeklerin fark edilmesi ve vakitlice muayeneye, tedaviye gidilmesi için tetikleyici unsurlar bunlar. Her 5 kadından 1’inde miyom olduğunu biliyor muydunuz mesela? Ve bunların önemli bir kısmının belirti vermediğini? Rutin jinekolojik muayene konusunun önemine çok sık değinme nedenim de bu. Rahim kanseri türlerinden korunmanın en etkileyici yolu da bu, rutin jinekolojik muayene.
◊ Miyom operasyonları kadar sık rastladığımız bir diğer başlık da idrar kaçırma. Bu da miyomlar kadar yaygın bir sorun mu acaba?
- Dünyada 300 milyon kişide idrar kaçırma sorunu var desem? Öksürürken, hapşırırken, seks sırasında ya da ortada belirgin hiçbir eylem yokken. Evde, işte, yolda, her an olabilen bir şey. Yaşamınızı ne kadar olumsuz etkileyeceğini düşünebiliyor musunuz? Bu nedenle sokağa çıkamayan hastalar var. İnsanın yaşam kalitesini ve daha önemlisi sevincini yok eden bir rahatsızlık bu. Ancak çözümü mümkün.
◊ Açıkçası bunun bu kadar büyük bir sorun olduğunu bilmiyordum. Kaç yaş aralığında kadınlar yaşıyor bunu en çok?
- 18 yaşında hasta da var, 70 yaşında da. Ancak yaş ilerledikçe görülme sıklığı epey artıyor tabii. İdrar kaçırmada en büyük sorun tetikte yaşamak ve anı kaçırmak. Ama hayat bunun için çok kısa.
ÖZGÜVENİ YÜKSELTİYOR
◊ Genital estetiğin hızla yükseldiğini gözlemliyoruz. Bunu neye bağlıyorsunuz? Kadının cinsel farkındalığıyla doğrudan ilgili mi?
- Kadının ruhuna ve bedenine yaptığı yatırımdan söz ederken aklınıza genital estetiğin gelmesi bile öyle büyük bir ilerlemenin kanıtı ki. Genital estetik, bir kadının cinsel özgüvenini yükselten belki de en önemli şey. Ve hem genital anomalilerin çözümündeki büyük ve yadsınamaz etkisi hem de kadın ruhunda kırılan şeyleri onarma gücüyle, genital estetik son yılların en büyük katma değeri. Yeter ki doğru hekimle ve doğru amaçla yapılsın. Siparişle değil, birileri emretti, istedi diye değil. Kendin için, kendini düşünerek ve severek, ikili yaşamına da katkı sunmak için olsun.
◊ Bugüne dek karşılaştığınız vakalar arasında sizi çok şaşırtan bir anekdot paylaşmanızı istesem, neler anlatabilirsiniz?
- Hasta gizliliğinin ne denli önemli bir prensip olduğunu biliyorsunuz. Elbette isim ve vaka detayı vermeyeceğim. Ancak çaresizliğin, korkunun ve üzüntünün hepimiz için aynı ölçüde yıpratıcı olduğunu söyleyebilirim. Karşılıklı oturduğumuzda, ağrıları sızıları, olasılıkları ve çözümleri konuştuğumuzda eşitleniyoruz. Tedavi için farklı olanaklara sahip olduğumuz doğru ama bu, insanın kendi yaşamı için duyduğu kaygının düzeyini o kadar da etkilemiyor. Bir daha çocuk sahibi olamamak, rahim ağzı kanseri olmak, erken menopoza girmek; bunların hepsi hepimizi aynı derecede etkiliyor. Ama inanın erken teşhis hayat kurtarıyor.
◊ Tıbbi tedavi ve cinsel terapi alanında da çalıştığınızı biliyorum. Hastalarınız özellikle kimler?
- Türkiye’nin ve dünyanın her yerinden çok sayıda insanla tanıştım, çalıştım. Her sosyo ekonomik sınıftan insanla. Tedavi için ineğini satıp gelen köylüler de vardı, başka bir ülkenin akademisyenleri de. Hepsi ortak sorunlar yaşıyor. Ama tekrar söylüyorum; çözümü var. Bütün mesele bu. Sizin aracılığınızla çözümün varlığını hatırlatmak istiyorum. Cinsel sorunların da dalak, böbrek sorunları gibi çözülebilen sorunlar olduğunu herkes öğrenmeli. Öğrenmek, yaşamın her alanında olduğu gibi cinsel sağlık konusunda da çözüme giden yol. Kadınların kendi ruh ve bedenlerine yaptıkları yatırımın artması da haklarını alma gayretlerinin bir parçası.
◊ Hastaların artık sosyal medya üzerinden de hekimlere ulaşma şansı var, bu imkânı nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Hayatında hiç jinekoloğa gitmemiş, kendi genital anomalisini ya da cinsel hastalığını şüphe boyutunda dahi düşünmemiş, anlamamış, bir doktora hiç soru soramamış çok sayıda kadın var. Kanser olduğunu öğrenmek için gecikmiş, hayatı erken solmuş çokça kadın... Neden birileri hâlâ şansı olanlara ulaşmasın? Neden birileri onlarla konuşmasın? Hekimler olarak bakabileceğimiz hasta sayısı belli, gün 24 saat, hafta 7 gün. Ancak sorunlarını konuşmaya özlem duyan milyonlarca kalp var ve onlara sosyal medya üzerinden de ulaşabilmek mümkün ve bu çok değerli.
◊ Kitaplarınızı yazma motivasyonunuzu da merak ediyorum.
- Çeşitli geçmişlerden gelip mutsuz bir bugünde buluşan ve yarınlarda buluşacak olan insanların en büyük sorunu; yalnız olduklarını düşünmeleri. Yeniden başlayacak gücü bulamamış olmaları.
Özellikle cinsel travmalar yaşamış ve bugünü onlardan etkilenmiş kişilere “Yalnız değilsiniz” demek çok önemli ve bir çözüm olduğunu, çıkış bulunabildiğini anımsatmak...
Kitaplarım gerçek yaşam öyküleriyle ortak kümelerde dertleşmek gibi.