St.Tropez partileri

Fransa’nın güneyindeki tatil cenneti St. Tropez, aynı zamanda en çılgın partilerin yapıldığı beach club’lara ev sahipliÄŸi yapıyor. Bunların en ünlüleri ise ‘La Voile Rouge’ ile ‘Nikki Beach’. Brezilya müzikleriyle coÅŸan kalabalık, gün sonunda ÅŸiÅŸe ÅŸiÅŸe ÅŸampanyalarla birbirini yıkıyor.St. Tropez diye yazılıyor, ‘Sen Trope’ diye okunuyor. Fransa’nın güneyindeki bu eÅŸsiz tatil cenneti, her yaz magazin dergilerinin kapaklarını süsleyen ünlülerle, isimleri saygın ekonomi gazetelerinin satır aralarında geçen iÅŸ adamlarının, avrupa jet-set’iyle zengin rus ve arapların buluÅŸma noktası oluyor. Bir kilometrelik limanı her gün ilginç bir merasime tanık oluyor: Süper lüks bir yat yanaşırken limandaki tatilciler, ellerinde kameralarla toplanmaya baÅŸlıyor. Bu arada temmuz ve aÄŸustosta St. Tropez’yi mesken tutan paparazziler de yerlerini alıyor. ‘Acaba kim geldi’ merakı, yatın sahibinin güvertede görünmesiyle son buluyor. Mesela yanaÅŸan yat ünlü modacı Roberto Cavalli’nin yatı, yolcusu da Real Madrid’li futbolcu David Beckham’ın eÅŸi Victoria olabiliyor. (Tıpkı geçtiÄŸimiz hafta olduÄŸu gibi...)St. Tropez’nin dar sokakları ve liman, özellikle akÅŸam saatlerinde çok kalabalık. Herkes bir Avrupa filminden çıkmış gibi. Åžehirde kiralık araba bulmak çok zor. Otomobillerin arasında motosikletler vızır vızır dolaşıyor. Ancak bir tane bile ‘kask kafalıya’, yani kasksız motosiklete binene rastlanmıyor. STAR WARS MÃœZİĞİYLE IÅžIK OYUNU OLUR MUHava kararıyor ve limandaki yatların birçoÄŸunda ÅŸampanyalar patlamaya baÅŸlıyor. Geceyarısı olunca da istikamet St. Tropez’nin en güzel otellerinden Byblos’un, hálá Michael Jackson parçalarının çalındığı, Star Wars filminin müziÄŸiyle ışık oyunlarının yapıldığı kapalı diskosu ‘Les Caves du Roy’. İçeri girmek için öncelikle 40 kiÅŸiden az olmayan sırayı aÅŸmak lazım. Tabii masasında soÄŸutulmuÅŸ ÅŸampanyanın ve ÅŸiÅŸe ÅŸiÅŸe diÄŸer içkilerin beklediÄŸi özel bölümden rezervasyonunuz varsa iÅŸiniz kolay... Hilton otellerinin varisi Paris Hilton’un da favori mekanlarından olan V.I.P Room da oldukça popüler. Peki bu ‘çok zengin’ insanlar gündüzleri nerede eÄŸleniyor, denize girip, yemek yiyor?St. Tropez içinde ve çevresinde pekçok halk plajı var. Piknik sepetini, ÅŸemsiyesini kapan buralara koÅŸuyor. Ancak zenginlerin tercihi Pompelonne koyundaki 30’a yakın özel plaj. Fakat bunların içinde bir tanesi var ki, Fransız Rivierası’nın şüphesiz en özel mekanı: ‘La Voile Rouge’ yani Kırmızı Bayrak. PLAJDA MASAJLA YORGUNLUÄžU UNUTBu beach club’da her gün bir karnaval havasında geçiyor. Özellikle de hafta sonları... Rezervasyon yapmadan yer bulmanın imkansız olduÄŸu plajda ÅŸezlong parası kiÅŸi başı 30 euro (50 YTL). Herkes bir önceki gece gün ağırana kadar eÄŸlendiÄŸi için, plaja 11.30’dan önce gelen olmuyor. 11.30 ile 14.00 arası ise güneÅŸlenme, yüzme ve masaj yaptırıp güne hazırlanma zamanı. Sahilde dolaÅŸan UzakdoÄŸulular yine 30 euro karşılığı yarım saatlik bir masajla ayak parmağından baÅŸa kadar tatilcileri yoÄŸuruyor ve rahatlatıyor. Yine upuzun sahil boyunca yürüyüş yapmak için en uygun zaman aralığı bu... Nudistlerin plajı Liberty ve gay’lerin gittiÄŸi Coco’nun önünden de geçen bu alışılmadık yürüyüş parkuru hayli renkli!Saat 14.00’te açıklara demir atan lüks yatlardan artık ufuk çizgisini göremiyorsunuz. Yatlar öğle yemeÄŸi ve eÄŸlence için yolcularını botlarla sahile yollamaya baÅŸlıyorlar. Sadece botlar mı? Helikopterler bile inip kalkıyor, o çok özel müşterilerini öğle yemeÄŸine yetiÅŸtiriyor. Kadınlar birbirinden şık, ÅŸapkalar en önemli aksesuarları. Erkekler ise ÅŸort üzeri gömlek; tercihleri genelde 30 yıl önce St. Tropez’de doÄŸan, Beymen’de 295 YTL’ye satılan mayo markası Vilebrequin’in üzerine keten gömlek. Beyaz manÅŸetli gömlek giyenler de var; bu kiÅŸiler büyük ihtimalle partiden direkt plaja geçenler...MÖNÃœDE HAVYAR DA VAR FÄ°YATI 1.250 EUROLa Voile Rouge’un kırmızı güllerle süslü masalarında yer bulmak ise hayli zor. Yemekler ise Ä°stanbul’un en lüks restoranlarında iyi bir akÅŸam yemeÄŸiyle paralel. Kapağını beach club’ın eski sahibi Paul Tomaselli’nin süslediÄŸi mönüde, salatalar 15-20 euro, baÅŸlangıç yemekleri 35-45 euro (59-75 YTL), ana yemekler ise 45-100 euro (75-167 YTL) arası. Mönüde havyar da unutulmamış; Beluga havyarın porsiyon fiyatı 1.250 euro, yani 2 bin YTL’den biraz fazla.Åžaraplar 55 euro’dan baÅŸlıyor, 350 euro’ya kadar çıkıyor. Masaların içiçe, gösteriÅŸin de ön planda olduÄŸu restoranda ÅŸiÅŸelerin konulduÄŸu kovalar da ÅŸeffaf olunca listenin ucuz ÅŸaraplarına yanaÅŸan çıkmıyor.Masaların arası dar dedik ancak, mankenlerin geçemeyeceÄŸi kadar deÄŸil. Evet, herkes yemek yerken birbirinden güzel ve yakışıklı mankenler masaların arasında dolaşıp, La Voile Rouge’daki butiklerin giysilerini tanıtıyor.Yemekler masalara gelmeye, ÅŸarap ÅŸiÅŸeleri birer birer boÅŸalmaya baÅŸlayınca, müziÄŸin sesi ve ritmi de artıyor. Ä°ÅŸte bu sırada davul sesleri eÅŸliÄŸinde sambacı kızlar çıkıyor sahneye. Masaların arasında dolaşıp herkesi dansa kaldırmaya baÅŸlıyorlar. Olay bundan sonra kopuyor. Deniz kenarındakiler hayretler içinde masaların üzerinde dans eden insanları izlerken, üç bodyguard da sahilden sızmaları önlüyor.DANS EDEN ÃœSTSÃœZ SEVGÄ°LÄ°YE PARABu zengin kalabalığın çoÄŸunluÄŸunu Ä°talyanlar, Amerikalılar, Araplar ve tabii Ruslar oluÅŸturuyor. Bir Rus genç, bir ara masasında dans eden üstsüz kız arkadaşının tanga mayosuna 50 euro’luk banknotları dizmeye baÅŸlıyor. Hızını alamayıp, biraz da espriyle, iki tane de kredi kartı sıkıştırıyor. Çalan ÅŸarkılar da bu zengin kalabalığın sloganı gibi... En çok çığlık ‘Easy Love Generation’ (Kolay aÅŸk kuÅŸağı) ile ‘World is Mine’ (Dünya benimdir) ÅŸarkılarında yükseliyor.Saat 17.00 olduÄŸunda da masalara ÅŸampanyalar gitmeye baÅŸlıyor. 500 euroluk Cristal, aynı fiyata satılan Dom Perignon’dan daha fazla tercih ediliyor. Ama içmek için deÄŸil; masalarda dans eden kızları yıkamak için. Åžampanya savaşı baÅŸladığında manzara inanılmaz. Garson kızlar bademli, nane yapraklı 40 euro’luk karpuzları ıslanmadan servis etmeye çalışıyorlar. Bu çılgınlık bir saat daha böyle devam ediyor. Bundan sonra ‘La Voile Rouge’un müşterileri, Miami, New York ve St.Barts’ta da kulüpleri olan Nikki Beach’e geçiyorlar. Burada daha genç ve çılgın bir kalabalık, ellerinde ÅŸampanyayla havuza atlıyor, çimlerin üzerine kurulan jakuzide rose ÅŸaraplarını yudumluyor. Barın üzerinde dans edecek yer kalmıyor, içkinizi bacakların arasından alabiliyorsunuz. Åžampanyayla duÅŸ faslı, Nikki Beach’te de moda. Bazı günlerde La Voile Rouge’da olduÄŸu gibi burada da samba partileri yapılıyor. Hava kararırken herkesin yüzü gülüyor. Kapıda yan yana dizili onlarca Ferrari ve Porsche’lerine binerken birbirlerini yatlarda düzenlenen partilere davet edip plajdan ayrılıyorlar.Â