Güncelleme Tarihi:
Smithfield, St.Sepulchre, Marble Arch...
Üzerinden geçtiğim caddelerde insanlar yakılmış, asılmış, sürüklenerek, parçalara bölünmüş. Yemek yediğim barda (Viaduct Tavern) tutsaklara işkenceler yapılmış, üzerlerinde zıp zıp zıplanmış.
Ya ululuğu karşısında büyülendiğim kilisenin karşısındaki pansiyonda oturmuş, insanlar asılırken eğlenen, kadınlarla oynaşıp, kahkahalar atan soylular? Yol kenarlarında bile en iyi görüntü veren – asılma anını - yeri kapmak için birbirini yumruklayan, para alan halk?
Ortaçağ karanlığında İngiltere’de geçen buz kesen tarihi hikayeleri garip bir ilgiyle okudum hep, ama insan üzerinde yürüdüğü medeniyet topraklarına yakıştıramıyor yine de.
Ve bazen korkuyor.
İnsanoğlu eğer bu kadar vahşileştiyse zamanında, neden tekrar olmasın diye düşünüyor. Koşulların bizi nerelere sürükleyeceğini kim bilebilir ki diyor?
Koşullar deyince, insan bahane aramış gibi oluyor, suçlu hissettim kendimi birden.
Karanlık basınca, kimsesiz olanların yaşadıklarını düşünün. Onu da bırakın ya Irak’ta olanlar? Her gün pisi pisine ölen o insanlar, çocuklar....
Hangi dönem daha vahşı? Ortaçağ mı, 21’inci yüzyıl mı?
Yoksa aradaki tek fark burnumuzun artık koku almaması mı?
Şenay
<ımg>ımg>