Sorunlar ve çözümleri

Aynı evde büyüyen kardeÅŸler arasında bile kiÅŸilik farklılıkları ve görüş ayrılıkları olur. Ama evli çiftler bu gerçeÄŸi görmezden geldikleri için huzursuzluklar, anlaÅŸmazlıklar mutluluklarına gölge düşürüyor. Dikensiz gül olmayacağı gibi, sorunsuz bir evliliÄŸin de varlığı düşünülemez. Önemli olan sorunları büyütmeden çözümleyebilmek...Mutlu bir evliliÄŸin püf noktalarını sıralayan Amerikalı yazar Susan Cheever söze şöyle baÅŸlıyor: ‘Salatalık turÅŸusunu, yeniden salatalığa dönüştüremezsiniz.’ Belki hoÅŸ bir benzetme deÄŸil ama birbirlerini deÄŸiÅŸtirmeye çalışan eÅŸler için çok yararlı bir uyarı. Evet, genç evliler, birbirlerinin onlara ters gelen, hoÅŸlarına gitmeyen huylarını deÄŸiÅŸtirmek için hiç zaman kaybetmeden harekete geçerler. ÖrneÄŸin kadın, kocasının eve dönünce sırtından çıkardığı giyecekleri rastgele oraya buraya atmasından ve pijamalarını giyip televizyonun karşısına geçmesinden ÅŸikayetçidir. Genç adam, baba evinde böyle davranmaya alışmıştır. Åžimdi de babaevindeki davranışlarını kendi evinde sergilemektedir ve bunun sorun olabileceÄŸi aklına gelmez.Bu erkeÄŸin eÅŸi, kocasının sırtından çıkardığı giyecekleri ortada bırakmaması konusunda önce bir uyarıda bulunur. Daha sonraki günlerde aynı durumla karşılaşınca, yavaÅŸ yavaÅŸ öfkelenmeye baÅŸlar ve bu kez giyeceklerin ortada bırakılması, karı koca kavgasına yol açar. Genç kadın, kocasının savrukluktan vazgeçmesinin kolay olmayacağını kabul ederse, kavga büyümez. Kadın yumuÅŸak bir dille kocasına kendi evini bu ÅŸekilde dağıtmasının doÄŸru olmadığını, evin derli toplu görünmesi için ikisinin de çaba harcaması gerektiÄŸini belirtebilir. Fakat erkekten bir günde savrukluÄŸu bırakması asla beklenemez.Bazı ailelerde, bu anlattığımız olayın tam tersi yaÅŸanır. Genç kadın evin tek çocuÄŸudur, evleninceye kadar elini sıcak sudan soÄŸuk suya sokmamıştır. Evin tek kızı artık kendi evinin düzeninden sorumlu olduÄŸunu kabul edinceye kadar, bazı aksaklıklara göz yumulmalı.ANNELER SORUNUYeni evli çiftler arasında yaÅŸanan en önemli sorunlardan biri de annelerdir. Erkek annesini yere göğe sığdıramaz. Annesinin piÅŸirdiÄŸi yemeklerin lezzetini anlata anlata biteremez. Kadın da bu durumda kendi annesinin özelliklerini sıralama gereÄŸini duyar. Anneler, kadın için de erkek için de eleÅŸtirilmemesi gereken kiÅŸilerdir. Yeni evli bir çiftin karşılıklı oturup birbirlerine annelerini övmeleri, evliliÄŸi yanlış bir yola çeker. Anne ve babalar, kendi evlerinde kalmışlardır. Gençler, yeni kurdukları yuvada, geçmiÅŸte kalan hayatlarını, onları yetiÅŸtiren anne ve babalarını tartışma konusu yapmamalılar. Tabii annelerin de yeni evlenen çocuklarını her zaman rahat bıraktıkları söylenemez. Bazen anneler istemeden huzursuzluk yaratırlar. Genç kadının annesi, damadın vurdumduymazlığından dem vurup kızına, ‘Senin baban beni el üstünde tutardı. Evde her iÅŸime yardım ederdi. Biz seni damat beye hizmetçi diye vermedik’ ÅŸeklinde kışkırtıcı sözler söylerse, genç kadının etkilenmemesi imkansızdır. ErkeÄŸin annesi de oÄŸluna, ‘Sen bu kadının kölesi misin? Åžu hale bak, giyeceklerin ütülenmemiÅŸ. Önüne koyduÄŸu yemekler yenir yutulur gibi deÄŸil. Hanımefendinin kibrinden yanına varılmıyor’ ÅŸeklinde sözler söyleyerek oÄŸlunun huzurunu bozabilir.Genç evliler kendi anne ve babalarının evlilikleri hakkında fikir yürütmelerine izin vermemeliler. ‘Biz birbirimizden ÅŸikayetçi deÄŸiliz. Bir yuva kurduk ve bunu kendi yöntemlerimizle idare edeceÄŸiz’ gibi açıklamalarla büyükleri susturabilirler.Bir gelin, asla kocasının annesiyle kavga etmemeli. Kayınvalide ne kadar sert konuÅŸursa konuÅŸsun, gelin onun sözlerini duymazlıktan gelip, tartışmaya meydan vermemeli. Böyle zamanlarda kadının yapacağı en tehlikeli iÅŸ, eÅŸine ‘Ya annen ya ben’ diye meydan okumaktır. Bir erkeÄŸin de yapacağı en büyük hata, karısını annesiyle mukayese etmeye kalkışmak ve kayınvalidenin hatalarını eÅŸine sıralamaktır. Evliliklerde, anne ve babalar, eÅŸlerin tartışma malzemesi olmamalı. Herkes diÄŸerinin ailesine yeterince saygı göstermeli ve yuvanın yönetimine, annelerin karışmasına izin verilmemeli.Kötü alışkanlıklarBoÅŸanmaya kalkışan bir kadından söz edilirken ‘Adamın içkisi yoktu, kumarı yoktu, çapkın da deÄŸildi. Bu kadın bulmuÅŸ da bunamış... Yaptığı şımarıklıktan baÅŸka bir ÅŸey deÄŸil’ hükmü verilir. İçki, kumar ve çapkınlık, evlilikler için gerçekten büyük bir tehlike oluÅŸturur. Bu özelliklere sahip bir erkekle evliliÄŸi sürdürmeye çalışmak her kadının harcı deÄŸildir. Ancak bu tür alışkanlıkların varolup olmadığını, flört ya da niÅŸanlılık döneminde saptamak pekala mümkündür. Ä°ÅŸ iÅŸten geçtikten sonra yapılacak pek fazla ÅŸey kalmaz.Çapkın erkeÄŸi evine baÄŸlamanın yolları vardır. İçki tutkunu erkeÄŸi de bir ÅŸekilde bu alışkanlığından vazgeçirebilirsiniz. Kumar da öyle... Ancak bu kötü alışkanlıklar, kavga konusu olmamalı. Kadın, kocasına anlayışlı bir yaklaşımla, alışkanlığının kötü sonuçlar verebileceÄŸini anlatmalı. Onun bu alışkanlıklarının altında yatan nedenleri bulup, bunları ortadan kaldırmaya çalışmalı. Kavgayla, patırtıyla, tehdit ile hiçbir sorun çözümlenemez.Kıskançlık krizleri hem kadını, hem erkeÄŸi etkiler. Kıskanç kadın, kocasına göz açtırmamaya kararlıdır. Kıskanç erkek de karısına hayatı zindan eder. Evli çiftlerin öncelikle her konuda birbirlerine güvenmeleri gerekir. Güven duygusu olmayınca, huzursuzluklar baÅŸlar. Kıskançlık gösterileri, yuvanın geleceÄŸini karartır. Bazen kadın, eÅŸinin saçma kıskançlık gösterilerine katlanamaz. Bazen de erkek, karısının onu uçan kuÅŸtan bile kıskanmasına anlam veremez ve durup dururken hayatı ona zehir eden kadından kopmak ister.Evliliklerde her sorunun çözümlenmesi, iki tarafın karşılıklı anlayış içinde olmasına baÄŸlıdır. kadın da erkek de önce eÅŸine her konuda güvenmeli. Ä°kinci önemli mesele ise belirttiÄŸimiz gibi, tarafların ailelerinin yeni yuvaya müdahale etmelerini önlemek... Genç çiftler birbirlerine sevgi ve güven duygularıyla baÄŸlanırlarsa pek çok sorun giderilir.- BÄ°TTÄ° -Â