OluÅŸturulma Tarihi: Ekim 05, 2004 00:00
Çocuk sahibi olunamadığında problem kadında da olsa erkekte de olsa değişmiyor. Çileyi çeken hep kadınlar oluyor. Kadın gün aşırı takip ediliyor, yumurtaları toplanıyor.Toplanan yumurtalar transfer ediliyor, gebe kalırsa düşük ihtimali izleniyor... Doğuma kadar hep böyle. Yine de erkekler doğum- kontrol yönteminde bile inisiyatifi almak istemiyorlar. Hem de rahim içi araç kullanımı hamilelik şansını %8-10 oranında azaltırken.Her şey kısmet ve hayat çok güzelÇocuk, anlatılması zor bir şey. Yüce Allah, her isteyene nasip eylesin. Şuna da inanıyorum ki, çocuk kariyeri kötü değil, iyi yönden etkiliyor. Çünkü hayata bakışımız, sorumluluklarımız değişiyor. İşinize, arkadaşlıklarınıza daha ciddi bakıyorsunuz. Yediklerinize bile dikkat ediyorsunuz. Sigarayı bırakıp daha sağlıklı görünüyorsunuz. Diyelim ki, çocuk sahibi olamadınız, ama bu da bir hayırdır ve bu sebepten dolayı mutsuz olmanıza gerek yok diye düşünüyorum. Hayatta mutlu olacak çok şey var. Yeter ki görmeyi bilin. Allah kimseyi çaresiz bırakmasın, her derde şifa versin ama en önemlisi doktor hasta ilişkisi. Doktorumuzu sevin ve güvenin. Zaten yolun yarısına geldiniz sayılır. Sevgilerimle...Prof. Dr. Hasan Serdaroğlu(İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi)Hülya Avşar: Uzun süre çocuk sahibi olamamak, yapılan yanlış tedaviler, çocuk sahibi olmak isteyen insanların harcadıkları paralar ve daha sonra bu paraların boşa gittiğinin anlaşılması çok büyük bir problem. İzlenmesi gereken kısa yollar varken, o kadar çok uğraştırıyorlar ki... Bunlardan birisi de bendim, çocuk sahibi olana kadar! Prof. Dr. Hasan Serdaroğlu (İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi): Toplumun ortalama %10’unda kısırlık ve hormon bozukluğu görünüyor. Kısırlık azalmadı, günden güne artıyor. Türkiye’de evli 10 çiftten bir tanesi çocuk sahibi olamıyor. Hanımlar genel olarak yaşla birlikte ya da cinsel ilişkilerin başlamasıyla birlikte bazı hastalıklara meyillidir ve bu hastalıkların bir kısmı sessiz seyreder. Yani hastanın ateşi olmaz ağrısı olmaz özellikle bizim toplumda sağlık bilincimiz azdır.HA: Şimdi bir şeyin altını çizmemiz lazım, cinsel ilişki başladığında bayanların hastalığa açıklığı hastalığı kabul etme oranı artıyor.HS:Evet, yaşla birlikte artıyor. Hanımlarda yumurtlamanın en sağlıklı olduğu dönem 20-30 yaş dönemidir. 30’dan sonra bir duraklama, 35’ten sonra bir azalma, 40’tan sonra bir bayanda yumurtlama oranı iyice düşer. HA: Bu da şunu gösteriyor bir kadın kendisini o yaşlarda anne olmaya hazır hissediyor. Bu psikolojik açıdan olsun ekonomik açıdan olsun manevi açıdan olsun demek ki o yaşta aklı başına geliyor. Ben aynı şeyi yaşadım yani şimdiki aklım olsaydı daha erken anne olurdum ama yine şimdiki aklım diyor ki iyi ki bu yaşta anne olmuşum çünkü hazırmışım.HS: Ya olamasaydınız aynı şeyleri söylemeyecektiniz. Niye geç kaldım diyecektiniz o zaman. Artışın önemli nedenlerinden birisi geç yaşta evlenmek Kaldı ki, bir bayanın en sağlıklı yumurtlama dönemi 20-30’lu yaşlar bilemediniz, 32-33’lü yaşlardan sonra sağlıklı yumurtalama yapma yeteneği azalıyor. HA: Toplumun %10’luk bölümünde kısırlık ve hormon bozukluğu var dediniz. Bu bölüm gençlerden de oluşuyor mu yoksa sadece yaşı geçmiş insanlardan mı bahsediyorsunuz?HS: Şimdi doğrusu elimizde öyle bir istatistik yok. Her 10 çiftten birisi çocuk sahibi olamıyor. Fakat şunu biliyoruz ki yaşlandıkça doğurganlık oranı azalıyor. HA:Biraz da erkek hastalardan bahsedebilir misiniz?HS: Genel olarak çocuk sahibi olamayanlarda bu çok önemli. %45’lik oran kadına ait %35 erkeğe ait bir problemden işin en garip yanı %20’lik oranda ikisinde de problem oluyor bu gerçekten çok önemli. Neden önemli şimdi bazen bu konu da tabii ki bir psikolojik yön vardır. Psikolojik yönünde de çocuk olmayan ailelerde erkek daha suçlu hisseder kendini. Bundan çok daha fazla etkileniyor çünkü onda erkeklik potansiyeli azmış gibi hissediyor. Fakat erkeklik potansiyeliyle çocuk olmamasının bir alakası yoktur. Öyle algılıyor, iyice eziliyor. HA: Tahminimce birçok erkek problem bende değil diyerek geç kalıyor. Bunun oranı nedir? HS: Bizim toplumumuzda özellikle kültür seviyesi düşük olan kısımda 1 senedir evliler çocuk istiyorlar, fakat olmamış hemen ilk akla gelen hanımda bir problem var. Erkeğe toz kondurmuyorlar. Ben genel olarak çiftlerden başkasını almam. Yıllar önce biraz daha genç ve tecrübesizken ebeveynleri de birlikte giriyordu. Anneler özellikle erkeğin annesi, eğer sorun erkekteyse, söylediğimiz anda müthiş bir feryatla, ‘Benim oğlumda böyle bir şey olamaz’ diyordu. Bu nedenden dolayı çocuk sahibi olamayanlar da çıkmıştır karşımıza. Geç kalınmış olarak! HA: Ben aman şu
film bitsin aman bu reklam filmini çekeyim derken derken 34 yaşımda doÄŸum yaptım. Åžimdi düşünüyorum da doÄŸum yaptıktan sonra daha fazla çalıştım, hamileyken daha fazla çalıştım. Ãœstelik iÅŸimin engelleneceÄŸini düşünen biriyken hamileyken daha çok iÅŸimin olduÄŸunun, kariyeri daha da hoÅŸ etkilediÄŸinin farkına vardım ama bunu yaÅŸadıktan sonra anladım.HS: Ben de eÅŸlere diyorum ki bir yıl boyunca birbirinizi tanıyın, çocuk sahibi olmayın. EÄŸer evlilik güzel yürüyorsa daha fazla beklemeyin kariyerle birlikte pekala çocuk sahibi olabilirsiniz. Ama yıllar geçerse çocuk sahibi olmazsanız korunursanız sonra istediÄŸiniz zaman korunamayabilirsiniz. Ciddi paralar harcadıkSevim-Mustafa Soylu: Bizim kızımız, 6,5 aylık, 900 gram doÄŸdu. Ä°kizdi, biri yaÅŸamadı. Prematüre doÄŸan çocukların daha akıllı ve zeki oldukları söyleniyor...HA: Tabii, ben de prematüreyim.Sevim-Mustafa Soylu: Öyle mi?HA: Tabii, belli olmuyor mu? Ben de sekizinci aya girerken doÄŸmuÅŸum. Siz bir daha anne olmayı düşünüyor musunuz?Sevim Soylu: Hayır düşünmüyorum. 37 yaşındayım, 36 yaşında anne oldum. Bir çocuk daha düşünmüyorum.HA: Bence düşünün.Sevim Soylu: Öyle ama, ben geç kaldığımı düşünüyorum.HA: Siz ne kadar çocuk sahibi olamadınız?Sevim-Mustafa Soylu: 17 sene...HA:Sömürüldüğünüze inanıyor musunuz?Sevim-Mustafa Soylu: Çok ciddi paralar harcadık ve sömürüldüğümüzü düşünüyoruz. BoÅŸa giden paralarımız çok oldu. AÅŸağı yukarı bir daire parası harcadık.HA: Peki siz, tüp bebek sahibi olmadan önce nasıl yöntemler uyguladınız?Sevim Soylu: Mesela hacdan getirirler ve deve eti yedirirler. Bana da yedirdiler hatta. Hocalara gidersiniz, size türlü ÅŸeyler söylerler. Her tarafa gidersiniz yani. Bu konuda insanlar çok sömürülüyor.YARIN: ÇOCUK OLSUN DÄ°YE TAVÅžAN KUYRUÄžU YAÄžI KULLANAN VARÂ
button