Sokaklar eviydi yuvaya kavuştu

Nedim BUBİKSOKAKLAR onun evi gibiydi... Hemen bizim sokağın başını, dört yol ağzını mesken tutmuştu. Siyah, beyaz, dik kulaklı... Bir ayağı da aksar. O dört yolun bekçisiydi, özellikle çöp konteynerlerinin... Çünkü çöpler arasında dişine dokunan şeyleri yiyerek yaşamını sürdürüyordu. * SU gereksinimini de birikintilerden gideriyordu. O çevrede oturan herkesi tanırdı sanki. Yabancılar sesinden ürker olmuştu. Evet, o bir sokak köpeğiydi. Hálá da öyle sayılır. Ama çok önemli bir farkla... O artık gerçek bir gözetimde.... * HAYDUT, sen de hatırlarsın onu. (Efendim, Haydut bizim aileye 8 yıl önce konuk oldu. Geliş o geliş. Artık bizden biri. Sadece dört ayaklı, siyah kıvırcık tüylü ve havlıyor) Önceleri pek geçinemezdin onunla... * BİR gün baktık bizim sokak dostumuz bir alımlı, bir çalımlı, sormayın gitsin. Adeta kasılıyor, hava atıyor. İlk bakışta görülen bir değişiklik var. Boynuna kırmızı bir tasma takılmış. Merakımız giderek arttı, sonunda olayı çözdük. * O DÖRT yolun köşesindeki apartmanın girişinde oturan genç bir çift sahiplenmiş onu. Apartman bahçesinde içi minderli, nem geçirmeyen hazır bir köpek yatağı. Mama ve su kapları ayrı ayrı. Kuru mamayla besleniyor, en önemlisi okşanıyor, seviliyor. * HANİ Kemalettin Tuğcu romanlarında, sokak çocukları bazen zengin bir koruyucu bulur da yaşamları değişir ya... Aynı onun gibi... Onun da yaşamı bir anda değişti, daha doğrusu kolaylaştı... * SEVGİLİ Haydut, bugün biraz hayvan sevgisinden söz edelim, ne dersin? Ama sözde, göstermelik ve moda diye olanından değil. ‘‘Bu da nasıl oluyor’’ diye merak edersin sen... Anlatayım da, öğren... * BAZILARI vardır ki, insan sevgisinden yoksundur, kalkar hayvan savunucusu olur. Derneklere falan katılır, ağzı devamlı laf yapar, atar tutar... Sonuç mu? (Hayvanlar için barınak yapılacak katkı gerekli... Sokak hayvanlarına nöbetleşe bakalım... Aşı kampanyası açalım) gibi çağrılarda ortada yoktur... Kılı kıpırdamaz... (Zaten kıpırdayan da bir avuç insan vardır) * GÖSTERİŞ için herhangi bir hayvan edinen de vardır. Haydut, inan modaya uyumdur burada amaç. Ne zaman ki heves geçer, hayvan sevgisi gündemden düşer... O zaman bir süre beslenen hayvan kapıdışarı edilir... Nasıl yaşıyacağı umurda değildir. * İŞTE Haydut, konu belki dağıldı, ama kapılarını o ‘‘Cesi’’ adlı sokak köpeğine açıp karnını doyuranlarınki gerçek hayvan sevgisidir. Sevgileri abartısızdır, katkısızdır. Cesi de çok mutlu... Bütün gün sokaklarda dolaşıyor, ama sonunda gideceği ve bekçisi kesildiği evi var. * HAYDUT, durup dururken köpeklere daldım gittim... Birkaç gündür görüşemiyoruz, özleştik herhalde. Sahi, sen ne yapıyorsun? Kybele'de Fatih'le Eray'la keyifte misin yine?